İhlas Holding'e bağlı TGRT Haber'de yayınlanan Medya Kritik programında, Fuat Uğur ve Cem Küçük, patronları Mücahit Ören'in 19 yıldır paralarını ödemediği ifade edilen on binlerce 'İhlaszede'yi FETÖ'cü ilan etti. Bu iddiaya isyan eden İhlaszedeler Platformu Başkanı Fatma Şirin “Mağdurlar haklı olarak paralarının ödenmesini talep ediyor. Hem mağdur olup hem de FETÖ'cü olmakla suçlanıyoruz” dedi.
Sözcü'den Fatma Vurgun'un aktardığına göre Şirin, İhlas Finans'ın içinin İhlas Holding'in patronu, ABD vatandaşı Ahmet Mücahit Ören tarafından boşaltıldığını, tüm bunların ise banka murakıp raporları, SPK raporları, BDDK'nin kararı, Bakırköy 8. Ağır Ceza Mahkemesi hükmü ve Yargıtay kararında bulunduğunu hatırlattı.
Şirin sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hukuki gerçekler ortada. İhlas Finans'ın FETÖ tarafından batırıldığı iddiası tamamen yalandır. Mağdurların kâra ve zarara ortak olmuş olmaları, paralarının ödenmeyeceği anlamına gelmez. BDDK tarafından kuruma bütün borçlarını ödemesi gerektiği 10.02.2001 tarih ve 171 sayılı kararla tebliğ edildiği halde, kurum borçlarını ödemediği gibi tasfiyeyi de durdurmuştur. Kurumun herhangi bir nedenle ödememek gibi bir lüksü yoktur. İhlas'ın aktiflerinin borçlarını ödemeye fazlasıyla yettiği de açıktır. Ödeme güçlüğü var ise de iflasını mahkemeye bildirmelidir.”
Şirin, Mücahit Ören'in babası Enver Ören'in sağlığında mudilerin paralarını kendi şirketlerine aktardığını ve bu parayla konut yaptıklarını söylediğini belirtti. Fatma Şirin, bunun fotoğraflı ve belgeli olduğuna dikkati çekerek şunları kaydetti:
“Ahmet Mücahit Ören'in darbe teşebbüsünden iki gün önce attığı mail ortadadır. Borçlarını ödememiş olmanın paniği içerisinde tarafımıza FETÖ iftirası atmaları gerçek dışı bir beyanattır. Konu ile ilgili yasal haklarımız en geniş anlamda mahfuzdur.”
Mağdur olduğunu ifade eden kişilerin Sözcü'ye yaptığı açıklamalar şöyle:
Zülküf Ayaz (Bursa): Baba Enver Ören ve oğul Mücahit Ören, 19 yıl önce yüzbinlerce mudi ve aileleriyle birlikte bir milyon garibanın, ev, hac, mezar ve kefen paralarını İhlas Finans vasıtasıyla soydu. Mudilerin on binlercesi sefalete, psikolojik yıkıma, kahrından ölüme itildi. Bunların ekonomik terörist ve dolaylı katil olduklarını sağır sultanlar bile duydu. 2001 yılında tasfiyenin 5 yılda bitirileceğine ilişkin verdiği namus ve şeref sözünün arkasında durmayan, yüz bin mudinin başına çorap üstüne çorap ören, 19 yıldır tek kuruş ödemeyen, 28 Şubat sürecinde postal yalayan, 15 Temmuz'dan bir gün önce söyledikleri ortada olan zalim dolandırıcı Mücahit Ören'e “dur” demek bir insanlık görevidir. Ayrıca zalime karşı olduğumuzun da göstergesidir. Bunlarla mücadele etmek aynı zamanda FETÖ ile mücadele etmek demektir.
Şükran Keserlioğlu (Denizli): Emekli bir ilkokul öğretmeniyim. 27 yıllık emekli ikramiyemi dolar yapıp İhlas Finans'a yatırdım. Nasıl böyle bir aptallık yaptığımı anlayamıyorum, düşündükçe kendime kızıyorum. 19 yıldır bir kuruş alamadım. 7 bin 877 dolar, 623 Euro alacağım var. Lütfen yetkililer sesimizi duysun da bu hırsızlardan paramızı kurtaralım.
Mehmet Öztürk (Hatay): 2000 yılından bu yana İhlaszedeyim. 19 yıl oldu. Devletimiz bizim paralarımızla saltanat süren Mücahit Ören'den, İhlas'tan niye hesap sormuyor? Tasfiyeyi devletin yapması gerekmiyor mu? Bunca İhlaszede bağırıyor, sesimizi duyan yok mu? İnsanları hiçe sayıyorlar. İhlas Holding binasına gidip gelmekten canımızdan usandık. Sürekli oyaladılar, bir kuruş ödemediler. Bu kadar zalimlik yapıldı, Allah korkusu olan bunları yapmaz. İhlas Finans'a Enver Ören'in gülen yüzüne parayı yatırdım. Oğlu Mücahit Ören ve diğer yetkililerin vicdanları nerede merak ediyorum.
Hüseyin Topsir (Giresun): İhlas Finans'tan alacağım var. En son 8 yıl önce “Ödeyeceğiz” dediler. Giresun merkezde bir şirkete yönlendirdiler. Onlar da “Aydan aya ödeyeceğiz” dedi. Adına temlik diyorlarmış. Birkaç ay ödeme yaptılar. Daha da ödemediler. Alacağım duruyor.
Hasan Yücel (Eskişehir): İhlas Finans'a paramızı yatırdık. 19 sene oldu alamadık. Bir miktarını vermişlerdi. Sonra “Bugün, yarın” diyerek hep oyaladılar. Benim 2 bin 400 dolarım kaldı. Hükümetimize defalarca dilekçe verdik, durumumuzu anlattık. Sıkıntılarımızı dile getirdik. Hükümetimiz bizim sıkıntılarımıza sağır ve dilsiz oldu. İhlas Holding'in ABD'de bulunan patronu Mücahit Ören'e “Ne yapıyorsun, bu insanları neden mağdur ediyorsun” bile diyemediler. Bizim gördüğümüz kadarıyla Mücahit Ören'i sürekli kollayıp koruyorlar. Şuna inanıyoruz ki mazlumun duası ve bedduası da kabul edilir. Herkes biliyor ki İhlas mağduru sayısı hiç de az değil.
Müşerref Kargı (Ankara): İhlaszedelerin 19 yıldır çözülmeyen ve hiçbir habercinin gündeme getirmediği sorununu gündeme taşıdığınız için ailem ve tüm İhlaszedeler adına teşekkür ederim. Onbinlerce kişi mağdur edildi. Onbinlerce kişinin parası hiç oldu. Yetkililer artık buna bir ‘dur' desin. Birileri artık İhlaszedeler için harekete geçsin. Dayanacak gücümüz kalmadı.
Veli Akoğlan (Mersin): Oğlum ölünce Kahramanmaraş'tan Mersin'e taşındım. Oradaki evimi sattım. Sattığım kişinin parası İhlas Finans'taki hesabından, benim adıma açılan hesaba yatırıldı. Çok geçmeden İhlas Finans tasfiyeye girdi. 19 yıl oldu paramızı alamıyoruz. Çok sıkıntı çektik. Eşim ve çocuklarıma gereği gibi bakamadım. O günkü ev parası bugün bir araba fiyatı bile etmiyor. Paranın değeri pula döndü. Ayrıca hukuk mücadelesinde bir sürü para daha harcadım, sonuç yok. “Sıranızı bekleyin” denmekte. Devlet sorunumuzu çözmüyor.
Yusuf Aslan (İstanbul): Ben de İhlas Finans mağduruyum. 2001'den beri 5 bin 610 dolar alacağım var. 2001 senesinden beri hiçbir ödeme yapılmadı. Başvurmadığımız devlet kurumu kalmadı. Resmen oyalandık. Devlet kurumları mağdurları oyalayarak, İhlal Finans'ı korumaktadır. Yetkililerden tek isteğim yüzbinlerce insanın mağduriyetine kulak versinler.