T24- 'Kod Adı İnsan' ile 'Kod Adı Aşk ve Aldatmak' adlı kitapların yazarı Psikoterapist Çağatay Öztürk, Kasım ayında çıkaracağı üçüncü kitabının hazırlıklarını sürdüyor. Ama Öztürk bu arada gündem değerlendirmesi yapmayı da ihmal etmiyor. Ünlü psikoterapist, son olarak da gazetelerin magazin eklerini süsleyen 'ikoncan'ları değerlendirdi.
TEŞHİRİ SEVERLER "Günümüzde 'moda ikonu' olmakla 'ikoncan' olmak arasında çok büyük bir fark var" diyen Öztürk, sözlerine şöyle devam etti: "Moda ikonlarının çoğunun bir mesleği var ve 'moda ikonu' unvanı onlara toplum tarafından yakıştırılıyor. İkoncanlar ise genelde meslekleriyle değil, sadece giydikleri giysilerle anılan ve giydikleri kıyafetleri teşhir etmeyi adeta bir alışkanlık haline getiren kişilerdir..." Öztürk, 'ikoncan'ları, 'giydikleri kıyafetlere toplumda bir statü sağlamaya çalışan ve çok kalıcı olmayan kimlikler' olarak tanımlıyor. Moda ikonlarının ise, kıyafetleri ve değişik tarzlarını meşhur eden ve toplum tarafından takip ve taklit edilen kişiler olduğunu söylüyor. "İkoncan'lar toplum tarafından dikkat çekmek üzere birçok topluma aykırı kılık, kıyafet ve tarz içerisine girebilirler ve toplum tarafından antipatiyle karşılanma olasılıkları daha fazladır. Ancak moda ikonları daha çok tarzları ve kılık kıyafetleriyle toplum tarafından 'rol model' olarak taklit ve takdir edilirler" diyen Öztürk; özellikle gençlerin kimlik arayışı dönemlerinde moda ikonlarından çok etkilendiklerini ifade ediyor.
MARKA OLURLAR Çağatay Öztürk'e göre 'ikoncan'lar kıyafetin ruhundan faydalanırken, moda ikonları kendi ruhlarını kıyafete verirler. Moda ikonu olan kişiler markalaşma konusunda da çok daha fazla şansa sahiptirler.