İletişim Başkanı Altun: Kanal İstanbul ülkemizin milli egemenlik haklarını tahkim edecek bir projedir, gerçek Atatürkçüler bunu görür

İletişim Başkanı Altun: Kanal İstanbul ülkemizin milli egemenlik haklarını tahkim edecek bir projedir, gerçek Atatürkçüler bunu görür

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Kanal İstanbul projesiyle ilgili olarak "Kanal İstanbul ülkemizin milli egemenlik haklarını tahkim edecek bir projedir. Gerçek anlamda Atatürkçü olanlar bunu görür" dedi.

İletişim Başkanı Fahrettin Altun, TRT Haber'de katıldığı programda kamuoyunda tartışılmaya devam eden Kanal İstanbul projesiyle ilgili olarak "Açık ve net şekilde ifade ediyoruz, Kanal İstanbul ülkemizin milli egemenlik haklarını tahkim edecek bir projedir. Gerçek anlamda Atatürkçü olanlar bunu görür. Bu yönüyle baktığımızda biz sözüm ona kendilerini anti emperyalist olarak adlandıranların emperyalistlerin maşası olduklarını da görüyoruz. Dolayısıyla gerek içerik gerek örgütlenme tarzı ile gerekse de destekçileri ile bu vesayet bildirisi tam anlamıyla bir başarısızlığa uğramıştır" dedi. 

Altun, "Başarısızlığa uğramış işin sahipleneni olmaz ancak bunu ancak hafifletebiliriz, geçiştirebiliriz diye düşünürler aynen 15 Temmuz'da olduğu gibi. Kusura bakmasınlar hafızamız çok diri darbe tekniklerine, yeni yöntemlere karşı uyanık olan bir devletimiz ve milletimiz var. O nedenle biz bu yönüyle milletimizden aldığımız güçle, milletimizin emriyle burada milli iradeye sahip çıkmaya bunun gereklerini yerine getirmeye Cumhurbaşkanımız liderliğinde devam edeceğiz" diye konuştu. 

"Darbeci zihniyetleri iyi tanıyoruz"

104 emekli amiralin Montrö Boğazlar Sözleşmesi'yle ilgili bildirisini bildirisini de değerlendiren Altun, Türkiye'nin siyasi hafızasında bu konuda çok olumsuz örneklerin olduğunu söylerken, "Biz bu anlamda gerçekten bu darbeci zihniyetleri iyi tanıyoruz. Bunların nasıl yönlendirildiklerini de biliyoruz. Dün sayın Cumhurbaşkanımız net ifade ettiler. Burada herhangi bir şekilde muhalefetin iddia ettiği gibi bir ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilecek bir yaklaşım yok" dedi.

Altun, "Dünyanın neresine giderseniz gidin, bu bildiriyi o ülkenin diline çevirin, altına o ülkenin emekli amirallerinin isimlerini yazıp gece yarısı yayınlayın bakalım o ülke eğer demokratik bir ülke ise nasıl bir tepki ile karşı karşıya kalınıyor" diye konuştu.

"Bu organizasyonun arkasında kimlerin olduğu ve neye hizmet ettiği ortaya çıkacak"

Söz konusu bildiriyi, "vesayet bildirisi" olarak nitelendiren ve bunu suç olarak değerlendirdiklerini söyleyen Altun, "Soruşturma ilerledikçe bu organizasyonun arkasında kimlerin olduğu ve neye hizmet ettiği ortaya çıkacak" dedi.

Altun, şöyle devam etti:

"Her şeyden önce 104 tane emekli amiralin bir araya gelip böyle tehditvari bir metin kaleme alması ve ülkenin siyasetine dizayn vermeye çalışması asla ve asla kabul edilemez. Bu adım bizim şerefli ordumuzu silahlı kuvvetlerimizi zan altında bırakmaya yönelik bir girişimdir. Bunu asla kabul etmiyoruz.

Bugün itibarıyla baktığımızda emekli amiral olarak imza atan kişilerin bunu en başta görmeleri gerekirdi. Deniz Kuvvetleri'miz Cumhuriyet tarihimizde hiç olmadığı kadar büyük başarılara imza attı. Gururlanmaları gereken bir dönemde süreci tersine döndürme çabası var. Bu vesayet bildirisinin amacı Türkiye'yi yolundan döndürmektir."