İmam Hatipliler okullarda harem selamlık düzen istedi!

İmam Hatipliler okullarda harem selamlık düzen istedi!

 

 

 
Hülya Karabağlı
T24 / Ankara
 
İmam Hatip Mezunları Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği (ÖNDER), okullarda harem selamlık düzen istedi. Karma eğitime karşı çıkan dernek, TBMM Milli Eğitim Komisyonu’na kız ve erkek çocukların ayrı okullarda okutulmasını önerdi.
 
"Tek cinsiyetli eğitim bir öğrenme özgürlüğü" diyen Dernek’e göre, karma okullarda ‘cinsiyet baskısı’ daha çok. Erkek öğrenciler cinsiyet baskısı yüzünden kabiliyet alanlarına, müzik, resim ve drama derslerine yönelemiyor.
 

Dini vakıf ve derneklerin tamamı

 
Eğitimi sisteminin yeni dizaynı 12 yıl ve 8 yıllık kesintisiz zorunlu eğitim konusunda görüşlerini alt komisyonda anlatan dini vakıf ve derneklerin tamamı “kesintili, açıköğretim ve kızlarla erkeklerin ayrı okullarda okumasını” savunan raporlarını sundu. Görüşlerini komisyon üyeleriyle paylaştı. İmam Hatip Mezunları ve Mensupları Derneği (ÖNDER), birden çok rapor sundu.
 

Beyinde cinsiyet farklılıkları

 
"Karma eğitim ve tek cinsiyetli eğitim üzerine değerlendirmeler" başlıklı raporda, kadın ve erkek arasında ‘Beyinde Cinsiyetten Kaynaklanan Farklılıklar’, “ Öğrenmede Cinsiyetten Kaynaklanan Farklılıklar’, ‘Karma ve Tek Cinsiyetli Eğitimle İlgili Görüşler’ ayrı konu başlıkları altında irdeleniyor. Tek cinsiyetli eğitimin yararları bu konudaki araştırmalarla destekleniyor.
 

'Erkek öğrenci cinsiyet baskısından drama yapamıyor'

 
Tek cinsiyetli eğitimin her iki farklı cinse olumlu sonuçlar doğurduğu görüşünü savunan dernek, “Tek cinsiyetli eğitim bir öğrenme özgürlüğü olarak düşünülebilir. Zira, kız ve erkek ayrı okullarda okuyan erkekler cinsiyet baskısından uzak kendi ilgili kabiliyet sahalarına daha rahat yönelebilmekteler. Bu nedenle erkek öğrenciler, sanatsal yönü ağır basan müzik, resim ve drama gibi derslere cinsiyet baskısı yüzünden yeterince yönelememektedirler“ görüşünü savundu.
 

Karma okullarda 'cinsiyet baskısı'

 
Dernek raporunda, karma okullarda cinsiyet baskının daha çok olduğu vurgulanıyor ve “Bazı gelişim psikologlarının ‘cinsiyet baskısı’ dediği durum karma okullarda daha sık görülmektedir. Bu, kız ve erkeklerin beraberken geçerli kültürün dayattığı cinsiyet rollerine sık sıkıya bağlı kalmaları şeklinde açıklanabilir. Karma eğitim istemeden cinsiyet rollerine baskı yapmaktadır. Kültürümüz cinsiyetçi bir kültürdür. Aksi iddia edilse de karma okulların getirdiği ‘cinsiyet baskısı’ daha ağır basmaktadır. Tek cinsiyetli okullardaysa öğrenciler doğru yönlendirildiği takdirde bu cinsiyet kalıplarını kırabilir” vurgusu yapıldı.
 
Komisyon’da görüş bildiren ENSAR Vakfı ise hazırladığı raporda; kesintisiz 8 yıllık eğitimin ilk kademeden sonra çocuklara demokratik tercih hakkı tanımaması nedeniyle sorgulanması gerektiği belirtti. Raporda, “Demokratik eğitimin esası katılımcılığa ve farklı tercihlere imkân vermesidir. Kanun teklifinde öngörülen zorunlu eğitimin kademeli olması Avrupa eğitim sistemi içinde, üniversite öncesi eğitimin 4 kademe olarak tanımlanması ile de uyumludur” denildi.
 
İlim Yayma Cemiyeti adına Genel Başkan Hamza Karabulut kademeli ve açık öğretimi öngören sistemin “çok önemli ve yararlı bir hususu” olduğu görüşünü savundu. Akbulut karma eğitime karşı çıktığı raporunda 8 yıllık kesintisiz eğitimin anayasal anlamda hak ihlali olduğunu, karma eğitim modeline ise son verilmesini istedi. Akbulut kılık-kıyafet serbestisi de istediği raporunda, "Din ve vicdan hürriyetinin bir cüz’ü olarak şahsi inançların serbestçe yaşanması açısından çocuklarımızın kılık-kıyafet tercihi her ölçekteki eğitim kurumlarında serbest bırakılmalıdır” dedi.