Hükümetin, Borçlar Kanunu tasarısında imam nikáhlı eşe de tazminat hakkı sağlayacak düzenlemeye yer verdiği tartışmaları sürerken, gözler bu konudaki içtihatlara çevrildi. Danıştay, medeni nikáhı olmayan kadınlara dul aylığı bağlamazken, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi (AYİM) imam nikáhlı eşe tazminat veriyor. Yargıtay ise geçtiğimiz günlerde bir ceza davasında imam nikáhlı eşin müdahilliğini kabul etti. Bu içtihatlar özetle şöyle: Dul aylığı yok Danıştay 11. Dairesi, teröristlerce öldürülen geçici köy korucusunun "resmi nikáhı" olmayan eşine dul aylığı bağlamadı. Danıştay’ın, bu konudaki yeni kararları da aynı yönde. Davacı kadının üç çocuğunun, ölen kişinin nüfusuna kayıtlı olmasına rağmen Danıştay, "Medeni Kanun’a göre resmi nikáhı olmayan kadına dul aylığı bağlanamaz" kararını onadı. Bu nedenle resmi nikáhı olmayan kadınlara, sosyal güvenlik kurumlarından dul aylığı bağlanmıyor. AYİM’den tazminat AYİM ise imam nikáhlı eşin yanısıra, uzun süre birlikte yaşanan kadına ve evlilik dışı çocuğa da maddi ve manevi tazminat hakkı tanıyor. AYİM’in imam nikáhlı eşi şehit olan ve askerlik görevi sırasında ölen kadınlara tazminata hükmeden örnek kararları var. Bu karardan biri özetle şöyle: Siirt-Pervari Köprüçay Jandarma Karakolu’nda 13 Ocak 1995’te meydana gelen olayda, yemekhanede tüfeğinin bakımını yapan bir erin silahının ateş alması sonucu başka bir er öldü. Ölen erin imam nikáhlı eşi, uzun yıllar birlikte yaşadıklarını, bir çocukları olduğunu ve evlenmeyi planladıklarını belirterek, dava açtı. İmam nikáhlı eş, desteklerini yitirdikleri gerekçesiyle kendisi ve çocuğu için manevi tazminat istedi. AYİM, medeni nikáhı bulunmaması yüzünden davacı kadının desteğini kaybetmiş sayılıp sayılmayacağını tartıştı. Kararda, "Davacı (...) müteveffa ile medeni nikáhla evli olmasa da, onunla olan müşterek yaşamlarından davacı çocuk doğduğuna ve bu çocuk babanın nüfusuna anası ’Saadet’ adıyla kaydedildiğine göre, fiili yaşamın ileride medeni nikáhla evliliğe dönüşeceği iddiasının içtenlik taşıdığını ve evliliğin ileride mutlak gerçekleşeceğini kabul etmek gerekir" denildi. AYİM, bilirkişi raporu uyarınca ve isteme bağlı davacı eşe 250 milyon maddi, 50 milyon manevi tazminatın, zararın başlangıç tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verdi. Müdahillik vizesi Yargıtay Ceza Genel Kurulu da imam nikáhlı eşini kaybeden kadının açılan davada "müdahil" olabileceğini kararlaştırdı. Yargıtay, ölen kişinin gayri resmi eşi olan kadının, suçtan doğrudan zarar gördüğünü ve bu nedenle "müdahil" olması gerektiğine hükmetti. 55. madde tazminat getiriyor Yürürlükteki Borçlar Kanunu ölüm halinde manevi tazminatın sadece kişinin mirasçılarına verilmesini düzenliyor. Tartışılan tasarının 55. maddesi ise "Ağır bedensel zarar veya ölüm halinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir" hükmünü içeriyor. Bu düzenleme ile ölenin sadece mirasçıları değil evlatlığı, imam nikáhlı eşi ve nişanlısı başta olmak üzere yakınlarına manevi tazminat verilmesine imkan tanınıyor.