YSK'nın İstanbul seçimini iptal etmesiyle mazbatası elinden alınan Ekrem İmamoğlu YSK'nın açıkladığı gerekçeli kararı değerlendirdi. İmamoğlu, "250 sayfalık raporun ilk 12 sayfası sadece AKP'nin itiraz dilekçesinin özeti, devam eden 84 sayfa YSK'nın yazışmaları, daha sonra ilçe seçim kuruluna yazılan yazılar, daha sonraki sayfalar yine tespitler. Bu şekilde sayfalar dolduruluyor. Geriye sadece 12 sayfa kalıyor. 7 üye, 17 gün boyunca sadece 12 sayfalık bir rapor düzenlemiş aslında. Ve içi bomboş. İçinde hiçbir şey yok." dedi. İmamoğlu ayrıca CNN Türk'te Ahmet Hakan'ın sunduğu programa katılmasının ardından 4 kameramanın işine son verildiği iddia ederek şöyle konuştu: "CNN Türk'te katıldığım son programı çeken dört kameramanın benim verilerimi yakın çekim aldıkları için işlerine son verildiğini duydum. İnşallah doğru değildir. Kameramanın ne suçu var?"
Mazbatası YSK kararı ile elinden alınan Ekrem İmamoğlu, Uğur Dündar’ın sunduğu, Sözcü TV ekranlarında yayınlanan Halk Arenası programının sorularını yanıtladı.
“Gerekçeli karar beklerken gerekçesiz karar geldi. Hiçbir gerekçe yok” diyen. İmamoğlu karara ilişkin, “Beklentilerimizi büyütmüş değildik. Toplumun hiçbir kesiminde şaşkınlık yaratmadı” diye konuştu.
Beylikdüzü Belediyesi’nin Atatürk Kültür ve Sanat Merkezi’nde gerçekleşen programda konuşan İmamoğlu’nun açıklamaları şöyle:
Gerekçeli karar beklerken gerekçesiz karar geldi. Hiçbir gerekçe yok. Uzun sayfalar dolusu kararın hatırlattığı şey şu, edebiyat dersine hazırlanmadığım zaman kompozisyondan sınava tabi isek, bir konuyu yazar dururduk 3 sayfa, 4 sayfa. Konuya hazırsanız 1 paragraf yazardık, o eli öpülesi öğretmenlerimiz 10 verirdi. Beklentilerimizi büyütmüş değildik. Toplumun hiçbir kesiminde şaşkınlık yaratmadı.
250 sayfalık raporun ilk 12 sayfası sadece AKP'nin itiraz dilekçesinin özeti, devam eden 84 sayfa YSK'nın yazışmaları, -az önce dedim ya tembel öğrencinin edebiyat dersinde yazdığı sayfa- daha sonra ilçe seçim kuruluna yazılan yazılar, daha sonraki sayfalar yine tespitler. Bu şekilde sayfalar dolduruluyor. Geriye sadece 12 sayfa kalıyor. 7 üye, 17 gün boyunca sadece 12 sayfalık bir rapor düzenlemiş aslında. Ve içi bomboş. İçinde hiçbir şey yok. Yani 7 üyenin ne bulduğuna bakmayın, hukuk adına hiçbir şey göremeyeceksiniz. Demiş ki 108 sandıkça sayım döküm cetvellerinde eksikler var. 18 sandıkça sayım döküm cetvelleri boş, çok büyük mesele. YSK, sayım döküm cetvelleriyle ilgilenmez, YSK'nın tarihinde böyle bir şey yok, bununla ilgilenmez.
Komedi, ayıp, yazık, günah. Büyük tezgaha bak. Kime oy çıktığı belli. Bence bunun skeçleri yazılacak.
‘108 sandıkta tezgah var’ diyorlar. 754 sandıkta kamu görevlileri yokmuş. Sadece çetelelerde eksik 9 sandık 754’ün içinde. Komedi, ayıp, yazık günah. Bunların skeçleri yazılacak.
Bu ülkenin insanları, bazen konuşmazsa anlayın ki ağırlığındandır. Mağrurdur, ağırlığındandır. Günü gelir öyle konuşur ki. Herkes konuşsun. Bu ülkenin her daim konuşan insanları var onu biliyorum. Ben toplumun her kesimi konuşsun istiyorum.
İstanbul halkı çok birikimli, çok değerli bir insan kaynağı var burada yaşayan. Bunun potansiyelinin açığa çıkması lazım. Buna fırsat tanıyan, adaleti yönetim anlayışından eksik etmeyen bir İstanbul var etmemiz lazım. Bu çok mümkün.
Bu bizim için bir sorumluluk anıdır. Ama asla ve asla moralimizi bozmamalıyız.
Gülümsemekten keyif alıyorum. Bu memleketin morale ihtiyacı olduğunu düşünüyorum, moralle çok daha fazla şeyi başaracağını düşünüyorum.
Belediye Meclisi’ni canlı yayına açtığımızda insanlar ‘bizimmiş bu belediye’ dediler. ‘Çoğunlukta değilsiniz’ dediler. Ben de göreceksiniz dedim. Ben olmasam da gördünüz, her şeyi geçirdiler. Kürsüde ben oturmasam da gölgemiz yetti.
Şeffaflık, adil bir İstanbul. Nimetlerini kent halkına yaygınlaştıran, kimseyi ayırt etmeyen yeşil bir İstanbul. Bunları hepsi İstanbul’da var. Uzun zamandır belediye başkanı yok, o da geldi.
CNN Türk'te katıldığım son programı çeken dört kameramanın benim verilerimi yakın çekim aldıkları için işlerine son verildiğini duydum. İnşallah doğru değildir. Kameramanın ne suçu var?
Sayın Yıldırım canlı yayın programı için beni ima ederek tek başıma verebileceğim bir karar demiş. Buradan söylüyorum ben hazırım. 'Bu ülkede iki insan konuşabiliyor'un ispatı için ben hazırım. İki medeni insan gelip konuşuyor olacak. Ben bile sizi alkışlayacağım.
Ekrem İmamoğlu’nun anne ve babası da programdaydı. Programın sonunda Uğur Dündar, mikrofonu Ekrem İmamoğlu’nun annesi Hava İmamoğlu ile babası Hasan İmamoğlu’na uzattı. Hava İmamoğlu ‘Ekrem Bey’i anlatır mısnız?’ sorusuna şu şekilde yanıt verdi:
“Anlatmama gerek yok, nasıl görüyorsanız öyle birisidir. İBB başkanı olacağı aklıma gelmezdi, ben okumadım ev hanımıyım. Ama çocuklarım okusun diye çok uğraştım. Hakkını yediler. Onun bir damla terini bile helal etmiyorum.”
İmamoğlu’nun babası da, ”Yüzüne karşı onu ilk kez methediyorum, asla yalan söylemez. Siyasete atıldı, ona iki şey söyledim bir sakın hak yeme, iki, asla partizanlık yapma. Asla yalanı dolanı yoktur. Siyaseti yalan konuşmadan nasıl sürdürecek diye düşünüyorum bazen. Hak yemez” ifadelerini kullandı.