İBB, Esenyurt Bütünleşik Halk Sağlığı Merkezi’ni açtı. Bünyesinde Psikolojik Danışmanlık Merkezi’nden Tıp Merkezi’ne, Evde Sağlık ve Sosyal Uyum ve Destek Merkezi’nden İsmail Hakkı Tonguç Kütüphanesi’ne kadar birçok hizmeti barındıran tesisi açan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’ndan ‘uyuşturucu’ uyarısı geldi. Kent genelinde yoğunlaşan uyuşturucu kullanımının yaygınlaşmasına ve satışının kolayca gerçekleştirilmesine dikkat çeken İmamoğlu, “Buradan sesleniyorum ilgililere, yetkililere. Buna göz yuman kimler varsa, büyük bir ihanet içindedir. Bunu kontrol etmeyen ve yeteri kadar denetlemeyen kimse, kim var ise, onları acilen görevlerini yapmaya davet ediyorum. Bu konunun şakası yok. Ve bu ülkede, özellikle son dönemde kirli para meselesi bazı tehditlerin ve gayrimeşru olayların sokakta, alışveriş merkezlerinde ciddi bir biçimde yaşanıyor olma meselesi, önemli bir meseledir. İstanbul halkı, buna müsaade etmez. Ben ve bizim gibi yöneticiler de asla buna müsaade etmez” uyarılarında bulundu.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB), bünyesinde Psikolojik Danışmanlık Merkezi’nden Tıp Merkezi’ne, Evde Sağlık ve Sosyal Uyum ve Destek Merkezi’nden İsmail Hakkı Tonguç Kütüphanesi’ne kadar birçok hizmeti barındıran Esenyurt Bütünleşik Halk Sağlığı Merkezi’ni, “150 Günde 150 Proje” maratonu kapsamında açtı. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, açılış töreninde bir konuşma yaptı. Kendisinden önce mikrofona gelen Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt’un kısa ve nezaket içerikli bir konuşma yaptığına vurgu yapan İmamoğlu, sözü, 25 Ekim’de gerçekleştirilen “İSKİ Tuzla İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi 3. Kademe Açılış Töreni”nde yaşanan gerginliğe getirdi.
Tuzla Belediye Başkanı Şadi Yazıcı’nın, katıldığı TV programlarında, kendisini kalabalığı tahrik etmekle suçladığını aktaran İmamoğlu, “Bir istatistik vereyim. 22 dakika ben konuştum, 21 dakika benden önce Tuzla Belediye Başkanı konuştu tahrikin en alasını yaparak, kötü bir biçimde kurnazca. Kurnazlığını yüzüne de söyledim bu arada sessizce kulağına. Keşke orada cevap verseydi. Yerine oturttuktan sonra kalabalığın arasına dalmış gitmiş. Bir tahrikle, insanları galeyana getirmekle ilginç bir karakter sergilemiş. Nasıl bir yerden bakıyorsa, nasıl bir ön yargıyla gelmişse garip arkadaşımız. Garip bir psikolojiyle gelmiş. Kaldı ki, toplum orada galeyana falan gelmedi. Evet, 10-15 arkadaşımız ona tepki gösteren sloganlar attı. Ama keşke o da olmasaydı. Ki ben onlara ‘Susun’ diye birkaç kez uyarıda bulundum” bilgilerini paylaştı.
Esenyurt’un İstanbul'da en yüksek nüfusa sahip ilçe olduğunu belirten İmamoğlu, “1 milyon nüfusu var. Ama sayılardan da biliyoruz ki, mültecisiyle ve diğer unsurlarıyla neredeyse 1 milyon 200 binin üzerinde, belki daha fazlası bir nüfusa sahiptir. Buranın nasıl kötü bir yönetimle gözümüzün önünde bertaraf edildiğini, harap edildiğini, Türkiye Cumhuriyeti ve dünya tarihinin imar ve yapılaşma açısından en sıkıntılı şekilde yapılaşmasına müsaade edildiğini canlı canlı hep beraber izledik” diye konuştu. Bu kapsamda Esenyurt’a, toplum sağlığı ve toplumsal ihtiyaçların giderilmesi noktasında ayrı bir özen gösterdiklerini kaydeden İmamoğlu, “Çünkü biliyoruz ki İstanbul'un en temel meselesi, eşitliği sağlamaktır. İnsanlara, ‘Siz, bizim eşit bireylerimizsiniz. Hangi ihtiyacınız varsa, onu görüyoruz’ duygusunu verdiğinizde, orada mutlak bir mutluluğu yaratırsınız. Türkiye'nin de aynı sorunu vardır. Türkiye'nin de en doğudaki vatandaşı, en batıdaki vatandaşı, en kuzeydeki vatandaşı, en güneydeki vatandaşıyla mutlak eşit olduğunu hissetmelidir. Eşitlik duygusu, adalet duygusu, inanın güncel yaşadığımız birçok sorunu ortadan kaldırır” ifadelerini kullandı.
Kentin tüm ilçelerine eşit hizmet götürmek adına, bütçe disiplini sağladıklarını vurgulayan İmamoğlu, “İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin bütçesi, tertemizdir. Çünkü, ayrıcalıklı kişilerin ya da bir kısım aile yakınlarının, vakıflarının ya da onlarla ilişkili kurum ve kuruluşların eli, bizim bütçemize değmez. Bizim bütçemiz, halkın bütçesidir. Dolayısıyla bizim bütçemiz, bir avuç insana değil, 16 milyon İstanbulluya hizmet eder. O yüzden bereketlidir” dedi.
“İsrafı engelleyeceğiz, bütçemizi bereketli bir biçimde vatandaşlarımızın ihtiyaçları için harcayacağız” diyen İmamoğlu, “Çocuklarımızı mutlu edeceğiz. İhtiyacı olan bir anneyi, özgürleştireceğiz. Çocuklarıyla İstanbul'u gezecek. İhtiyacı olduğunda, yanı başında kapısını çalacağı, devletin hiç insan ayırt etmeyen bakışıyla, sımsıcak bir yuvası ve merkezi olacak. O bakımdan biz, bu bütçeyle, bu anlayışla İstanbul'u gerçekten adil bir şehir yapacağız” şeklinde konuştu.
Esenyurt’un çarpık yapılaşma nedeniyle, son 15 yılda en çok mağdur edilen ilçe olduğunun da altını çizen İmamoğlu, “Esenyurt'a baktığımda, ben, devasa binaları görmüyorum, o binaların arka tarafında duran, mağduriyet yaşayan, hizmet bekleyen, mağdur insanlarını görüyorum. Ve yoksul insanlarını, işsiz insanlarını görüyorum. Biz, onlara hep birlikte, ilçe Belediye Başkanımızla, buradaki siyasi paydaşlarımızla nasıl hizmet ederiz, onları nasıl kucaklarız ve asla kimsesiz olmadıklarını onlara nasıl hissettiririz diye çare üretmeye ve çözüm bulmaya gayret ediyoruz. Bugün açılışını yaptığımız bu güzel, bu değerli merkezimiz de insanını temel alan ve sosyal belediyecilik anlayışımızın da bütüncül bir yaklaşımla en güzel örneğini sunacak olan merkezlerinden bir tanesidir. Esenyurtlu dostlarımız burada çok boyutlu, sağlık, eğitim ve kültür hizmetlerine ulaşabilecekler. Bir buluşma merkezi olacak” diye konuştu.
Merkezden, İstanbul’un 8 ilçesinde yaşayan yaklaşık 29 bin vatandaşın yararlanacağı bilgisini paylaşan İmamoğlu, kent genelinde yoğunlaşan uyuşturucu kullanımının yaygınlaşmasına ve satışının kolayca gerçekleştirilmesine dikkat çekti. Yetkililere, “Uyuşturucunun bu kadar kolay, bu kadar düşük yaş gruplarına dönük alınıp satılabilmesi nasıl mümkün oluyor” sorusunu yönelten İmamoğlu, şunları söyledi:
“Buradan sesleniyorum ilgililere, yetkililere. Buna göz yuman kimler varsa, büyük bir ihanet içindedir. Bunu kontrol etmeyen ve yeteri kadar denetlemeyen kimse, kim var ise, onları acilen görevlerini yapmaya davet ediyorum. Bu konunun şakası yok. Ve bu ülkede, özellikle son dönemde kirli para meselesi bazı tehditlerin ve gayrimeşru olayların sokakta, alışveriş merkezlerinde ciddi bir biçimde yaşanıyor olma meselesi, önemli bir meseledir. İstanbul halkı, buna müsaade etmez. Ben ve bizim gibi yöneticiler de asla buna müsaade etmez. Alanı boş bırakmaz. O bakımdan yetkilileri, bu konudaki hassasiyete davet ediyorum. Bu alan önemli bir alandır. Bu alanla ilgili boş lafa gerek yok. Tedbirini alacaksınız. Uygulamalarınızı yapacaksınız. Adaletin de bu anlamda en sağlıklı bir şekilde işlemesini sağlayacaksınız.”