Uluslararası Para Fonu (IMF), mali görünüme ilişkin belirsizliğin alışılmadık derecede yüksek olduğunu belirterek, yeni tip Koronavirüs salgını ne kadar uzun sürerse, kamu maliyesi için zorluğun da o kadar büyük olacağını bildirdi.
IMF, Mali İzleme Raporu'nun Nisan 2021 sayısını "Adil Aşı" başlığıyla yayımladı.
Covid-19'a karşı aşılama yarışının devam ettiğine ancak aşılama hızının ülkeler arasında büyük farklılıklar gösterdiğine işaret edilen raporda, çoğu kişinin aşıya erişimi olmadığına dikkat çekildi.
Raporda, salgın küresel olarak kontrol altına alınana kadar, maliye politikasının esnek kalması, sağlık hizmetleri sistemlerini, hane halklarını, işletmeleri ve ekonomik toparlanmayı desteklemesi gerektiği vurgulandı.
IMF'nin raporunda, destek ihtiyacının ve kapsamının salgının etkisi ile düşük maliyetli borçlanmaya erişim kabiliyetine bağlı olarak ekonomiler arasında farklılık gösterdiğine işaret edildi.
Mali desteğin daha ciddi ekonomik daralmaları ve büyük istihdam kayıplarını önlediği belirtilen raporda, ancak bu tür bir desteğin gelirlerdeki düşüşle birlikte tüm gelir gruplarında kamu açıklarını ve borçlarını benzeri görülmemiş seviyelere çıkardığı ifade edildi.
Raporda, bütçe açıklarının GSYH'ye oranının gelişmiş ekonomiler için yüzde 11,7'ye, yükselen piyasa ekonomileri için yüzde 9,8'e ve düşük gelirli gelişmekte olan ekonomiler için yüzde 5,5'e ulaştığı kaydedildi.
Salgına yönelik desteğin süresi dolduğu veya azaldığında, gelirler bir şekilde toparlandığında ve işsizlik düştükçe 2021'de mali açıkların çoğu ülkede azalmasının beklendiği belirtilen raporda, dünya genelinde ortalama kamu borcunun ise 2020'de GSYH'nin yüzde 97'sine ulaştığı ve 2021'de GSYH'nin yaklaşık yüzde 99'u civarında dengelenmesinin beklendiği aktarıldı.
Raporda, orta vadede, toparlanma hızının artması ve mali ayarlamaların yeniden yapılmaya başlamasıyla tüm gelir gruplarında mali açıkların küçüleceğinin tahmin edildiği ifade edildi.
Çoğu ülkede kamu borcunun GSYH'ye oranının istikrar kazanacağı ya da düşeceğinin tahmin edildiği aktarılan raporda, "Mali görünüme ilişkin belirsizlik alışılmadık derecede yüksek." değerlendirmesinde bulunuldu.
Raporda beklenenden daha hızlı gerçekleşen aşılamanın salgının sonlandırılmasını hızlandırabileceği, gelirleri artırabileceği ve ilave mali destek ihtiyacını azaltabileceği belirterek, daha uzun süren bir ekonomik gerileme, yüksek borçların ortasında finansman koşullarının aniden sıkılaşması, şirket iflaslarındaki artış, emtia fiyatlarındaki dalgalanma veya artan sosyal hoşnutsuzluğun ise toparlanmayı engelleyebileceği ifade edildi.
IMF'nin raporunda, "Genel olarak, salgın ne kadar uzun sürerse, kamu maliyesi için zorluk o kadar büyük olur." değerlendirmesine yer verildi.
Raporda, küresel iş birliğinin, salgını, özellikle tüm ülkelerde uygun maliyetle aşılamayı hızlandıracak şekilde artırılması gerektiğinin altı çizildi.
Önlemlerin ülkelerin idari kapasitesine göre uyarlanması gerektiği vurgulanan raporda, "Düşük faiz ortamı göz önüne alındığında, mali alana sahip ülkelerin senkronize bir yeşil kamu yatırımı hamlesi küresel büyümeyi destekleyebilir." ifadesi kullanıldı.
Raporda, politika yapıcıların büyük ve büyüyen kamu ile özel borçlardan kaynaklanan riskleri, toparlanmayı yavaşlatabilecek mali desteğin vaktinden önce geri çekilmesinden kaynaklanan risklerle dengelemesi gerektiğinin altı çizildi.
Politika yapıcıların salgınla ilgili finansman ihtiyaçlarını karşılamaya yardımcı olmak için, yüksek gelir veya servet üzerinden alınan geçici bir Kovid-19 kurtarma katkısını düşünebileceğine işaret edilen raporda, özellikle toparlanma ivme kazandıkça, yerel ve uluslararası vergi reformları gerekli olduğu kaydedildi.