Tam kapanma kararının ardından yeni destek paketlerinin açıklanmaması ve mevcut desteklerin yetersiz kalması STK ve iş dünyası temsilcilerinin tepkisine yol açtı. Vatandaşlar, yeme-içme turizm işletmelerine, küçük esnaftan kayıt dışı çalışanlara kadar daha kapsamlı destekler bekliyor.
Dünya gazetesinden Selenay Yağcı'nın haberine göre Uluslararası Para Fonu (IMF) de Türkiye'de salgın sürecinde verilen desteklerin yetersizliğine raporunda yer verdi. IMF'nin raporuna göre Türkiye Gayri Safi Yurtiçi Hasılası'na (GSYH) göre yüzde 1,5 ile pandemi harcamaları oranında dünya ülkeleri arasında en alt sıralarda yer aldı.
IMF, ülkelerin pandemi harcamalarının GSYH'lerine oranlarını gösteren raporunu açıkladı. Raporda salgının başlangıcından bu yana kadar hükümetlerin açıkladığı ekonomik ve sağlık yatırımları, harcamaları ve yardımlarına yer verildi. Türkiye, COVID-19 gelir ve harcama desteklerinde (sağlık harcamaları dahil) yüzde 1,1 oranla son sıralarda yer aldı. Toplam COVID-19 desteklerinin GSYH’ye oranının ise yüzde 1,5 olduğu belirtiliyor.
Raporda ülkeler pandemi harcamalarına göre 5 grupta yer aldı. Yüzde 10 ve üzeri, yüzde 7,5-10, yüzde 5-7,5, yüzde 2,5-5 ve yüzde 2,5 ve altı. Türkiye ise yüzde 2,5 ve altı ile halkına en az destek veren ülkeler grubunda yer aldı.
Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran, hükümetin basit usulde vergi mükellefi olan işletmelere sağladığı kira ve gelir kaybı desteğinin kapsamının genişletilmesi gerektiğini belirterek "Tam kapanma döneminde faaliyetlerini sürdüremeyecek işletmelere nakdi yardım desteği verilmesi gerekli." dedi.
Salgının başından bu yana işletmelerin kredi kullandığını hatırlatan Baran, geri ödemelerinde sorun yaşanan krediler için yeniden yapılandırma imkanı getirilirken, özellikle hizmet sektöründe faaliyet gösteren işletmelere uzun vadeli, belirli bir süre geri ödemesiz ve düşük faizli yeni destek paketleri sunulması gerektiğini bildirdi.
Turizm Restoran Yatırımcıları ve Gastronomi İşletmeleri Derneği (TURYİD) Başkanı Kaya Demirer, paket servislerin yeme-içme sektöründe ciroya oranının yüzde 3-5'ler civarında seyrettiğini söyledi. Demirer, şu ana kadar açıklanan desteklerin olumlu gibi görünse de, sektörün içinde bulunduğu durum göz önünde bulundurulduğunda yetersiz kaldığını belirtti.
Demirer, "Sektör son 1 yıl içinde yüzde 25’in üzerinde küçüldü. Yeni desteklerin verilmemesi durumunda bu oran yüzde 30’ları aşacak ve istihdamda ciddi bir biçimde azalacak" dedi.
Demirer, işletmelerin son 1 yıl içinde yüzde 70'lere varan ciro kaybı yaşadığını ifade ederek beklentilerini ise şöyle sıraladı:
"Öncelikle sermayesi tükenen işletmelerimize düşük faizli uzun vadeli KGF kredisi imkanı tanınması, yapılandırma ödemelerinde sektöre özel yeni taksit imkanı ve yapılandırılmanın bozulmaması, açılışta ‘eleman azaltmama’ taahhüdü veren işletmelere ciro kaybı esas alınarak çalışanlar üzerindeki Sgk ve prim ödemelerinin alınmaması, haziran sonuna kadar uzatılan KDV indirimlerinin sektör özelinde yıl sonuna kadar devam ettirilmesi."
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Konfeksiyon ve Hazır Giyim Meclis Başkanı Şeref Fayat gelir kaybı yaşayan küçük esnaf ve günlük çalışarak evini geçindiren insanlara daha fazla destek verilmesi gerektiğini söyleyerek "Kayıt içi çalışan olduğu kadar kayıt dışında da çalışan insan sayısı çok fazla. TUİK rakamlarına göre hazır giyim ve konfeksiyon sektöründe kayıt dışı çalışan oranı yüzde 40’larda. Birçok sektörde benzer durum söz konusu. Destek ve teşviklerin özellikle bu kesimde yer alan ihtiyaç sahibi küçük esnaf ve kayıt dışı çalışanlara daha fazla verilmesi gerekir"