Küresel kredi krizinin dünya genelinde ekonomik yavaşlamaya neden olması ve birçok ülkenin art arda resesyona girmesi, Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) yeniden bir kurtarıcı olarak görülmesine neden olurken, IMF de artan kredi talebine bağlı olarak kaynaklarını artırmanın yollarını arıyor. Hafta sonunda ABD'nin başkenti Washington'da düzenlenen G20 zirvesinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a "Fonlarımız yetersiz. Daha fazla paraya ihtiyacımız var. Aynı zamanda sizin için de" diyen IMF Başkanı Dominique Strauss-Kahn zirve sonrasında BBC'ye yaptığı açıklamada küresel mali krizin IMF'nin kaynaklarını zorladığını söyledi. Aynı anda sorun yaşayan ülkelerin sayısının çarpıcı biçimde arttığını ve bu ülkelerin IMF'den destek istediklerini dile getiren Kahn, "Bizim de daha fazla kaynağa ihtiyacımız var. Hafta sonu bu noktada ilereyi doğru bir adım atıldı" diye konuştu. Japonya'nın IMF kaynaklarını 100 milyar dolar daha artırma taahhüdünü çok önemli bir adım olarak niteleyen Kahn, "Bizim, günümüzde yüzleştiğimiz sorunlara eğilmemizi sağlayacak kaynağımız var. Sorunsa, bundan altı ay sonra, sorunlarla ilgilenip ilgilenemeyeceğimiz. Bence tüm devlet ve hükümet başkanları, güçlü bir IMF'ye ihtiyaç olduğunun farkında" dedi. Faiz oranlarında düşüş devam etmeli Washington'daki zirve öncesinde IMF'nin elinde 250 milyar dolarlık kaynak bulunduğu, Japonya'nın yardım taahhüdüyle bu rakamın 350 milyar dolara çıktığı belirtiliyor. Kendisinin ve bankasının müşteri peşinde olmadığına dikkat çeken Kahn, "Bununla birlikte, muhtemelen kaynaklarımızın artırılmasına ihtiyaç duyacağız. Belki de 100 milyar dolardan fazla bir meblağ gerekecek" dedi. Merkez bankalarının faiz indirim politikalarını sürdürmeleri gerektiğine değinen Kahn, "Dünyanın bazı bölgelerinde; Japonya'da, ABD'de, faiz oranlarında büyük miktarda indirime gidildi. Ancak bu diğer bölgelerde çok daha sert şekilde yapılabilir. Avrupa Merkez Bankası da (AMB) bunun doğru olduğu görüşünde. Bence, faiz oranlarını daha da düşürebilirler" şeklindeki sözleriyle ABM'nin faiz indirimine devam etmesi gerektiğine dikkat çekti. AMB'nin, mali kriz sürerken, faiz oranlarını düşürmekte özellikle ABD Merkez Bankası'nın (FED) aksine yavaş davranması, bazı çevrelerce eleştirilmişti. Para birimi olarak euroyu kullanan ülkelerden oluşan bölgede faiz oranı halen yüzde 3,25. Bu oran İngiltere'de yüzde 3, ABD'de yüzde 1, Japonya'da ise yüzde 0,3. 403.3 ton altın satma kararı almıştı IMF aslında kriz öncesinde de kaynak bulma sorunu yaşıyordu. Kuruluş, nisan ayında yaptığı bir açıklamada gelirlerin azalması nedeniyle gelecek 4 yılda 400 milyon dolarlık bütçe açığının öngörüldüğünü, bu açığın kapatılması için altın stoklarının 403.3 tonluk kısmının satılmasına karar verildiğini bildirmişti. Kahn o dönemde yaptığı açıklamada bu kararın 62 yıllık IMF tarihinde bir dönüm noktası olduğunu belirterek "Bu karar kurumun sağlam mali ayak üzerinde durmasını sağlayacak ve IMF'nin yapısını ve icraatlarını modernleştirecek" demişti. 3 bin 217 ton altın stokunun 403.3 tonluk kısmının satılması ile IMF'nin 11 milyar dolar gelir elde edeceği belirtilmişti. Bu paranın 4.4 milyar dolarının muhasebe kayıtlarında, 6.6 milyar dolarının da yatırım hesabında tutulacağı bildirilmişti. Kahn geçen yıl aralık ayında yaptığı bir başka açıklamada da kuruluşun çalışanlarının yüzde 15'ini işten çıkarmak zorunda kalabileceğini söylemişti. IMF, 1990'lı yıllarda mali krizle karşı karşıya kalan Asya ve Latin Amerika ülkelerine milyarlarca dolar borç vermiş ve bu kredilerin karşılığında hükümetlerden sancılı reformlara imza atmalarını istemişti. Son yıllarda küresel ekonomideki büyümenin hızlanması ile ülkeler IMF'ye tekrar ihtiyaç duymamak için rezervlerini artırmış, verdiği kredi miktarı azalan IMF bütçe açığı vermeye başlamıştı. 'Türkiye ile anlaşma kısa sürede sonuçlanır' Kahn'ın G20 toplantısı sonrasında Washington'da düzenlediği basın toplantısında Türkiye ile bir anlaşmaya varılıp varılmadığı sorususu geldi. Kahn, "Şüphesiz Türkiye'nin durumu dikkat çekiyor. Düzenlemelerin ölçüsü ve sonuçları konusunda hâlâ bazı anlaşmazlıklar var. Hâlâ görüşmelerimiz devam ediyor ama eminim ki Türkiye'deki durumlu istikrara kavuşturacak bir anlaşmaya kısa süre içinde varılacaktır" şeklinde bir cevap verdi. Türkiye'nin ufku geniş, büyük bir ekonomiye sahip olduğunu dile getiren Kahn bununla birlikte mali çalkantı ve sermaye akışının azalması gibi sorunların da bulunduğuna dikkat çekti. Bu durumun çözümü için yardımcı olmaları gerektiğini vurgulayan Kahn, "Türkiye ile birlikteyiz ve kısa bir süre içinde bazı sonuçlara ulaşacağız" dedi. IMF Başkan Yardımcısı John Lipsky ise, Türkiye ekonomisinin son yıllarda enerji ve emtia fiyatlarındaki artıştan etkilendiğini, şimdi fiyatların düştüğünü, ancak yabancı piyasalarda Türk ihraç ürünlerine talebin de zayıfladığını söyledi. Türkiye'nin parlak bir geleceğe sahip olduğunun altını çizen Lipsky, IMF'nin şu anda yaşanan sorunlara karşı Türkiye'yi desteklemesi gerektiğini ifade etti. IMF KRİZDE KİME NE VERDİ * UKRAYNA: 16.5 milyar dolar * MACARİSTAN: AB ve Dünya Bankası ile birlikte 25.1 milyar dolar * PAKİSTAN: 7.6 milyar dolar * SEYŞEL ADALARI: 26 milyon dolar IMF'DEN YARDIM BEKLEYENLER * İZLANDA: 2 milyar dolarlık kredi talebi yarın sonuçlanacak * SIRBİSTAN: IMF ile 15 aylık stand-by anlaşması yaptı * BELARUS: 2 milyar dolar istedi * TÜRKİYE: Yeni anlaşma için görüşmeler sürüyor