İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Yönetim Kurulu Başkanı Taner Yüzgeç, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yürütülen Şantiye Şefleri Hakkında Yönetmelik'te yapılmak istenen değişikliklere ilişkin açıklamalar yaptı. Yüzgeç, “Devlet, herhangi bir olumsuzluğa karşı sorumlu arıyor” dedi.
Medyascope’un haberine göre, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, “Şantiye Şefleri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” taslağı hazırladı. İMO yönetmeliğin talepleri karşılamadığını belirtti.
İMO tarafından yapı güvenliği konusunda önemli bir hizmet alanı olan, şantiye şefliği ile ilgili, tüm şubelerinde “Güvenli Yapılaşma İçin Şart: Her Şantiyeye Bir Şef” başlıklı kampanya başlatıldı.
Her yapının başında mimar veya mühendis olması gerektiğini savunan İMO Yönetim Kurulu Başkanı Taner Yüzgeç, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından hazırlanan Şantiye Şefleri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin inşaat mühendislerinin beklentilerini karşılamaktan uzak olduğunu belirtti.
Yüzgeç, “Şu an mevcutta bulunan yönetmelik, bir mimar ya da mühendise beş ayrı şantiyede, şantiye şefliği olanağı sağlıyor. Biz çıktığı andan itibaren buna itiraz ediyoruz” dedi.
Yüzgeç, “Olası afetlerde kötü sonuçlarla karşılaşmamak için inşaat süresinin mühendislik hizmetinde noksan kalmaması gerekir” diyerek yönetmeliğe başından beri itiraz ettiğini vurguladı:
“Biz buna baştan beri itiraz ediyoruz ve tam zamanlı olarak bir şantiye şefinin mutlaka mesaisini orada geçirmesini talep ediyorduk. Geçtiğimiz sene yaptığımız bir kampanyayla bunu kamuoyunun gündemine sokmaya çalıştık ve bakanlık bir düzeltme çabası içerisine girdi, bir taslak hazırladı. Hazırladığı taslakta taleplerimizin aslında çok da karşılanmadığını gördük. Çok da değil de, aslında kısmen karşılandığını ve dolayısıyla ihtiyacı karşılayamadığını gördük”
Güvenli yapı üretimi başlı başına bir mühendislik hizmeti almış bir yapı olduğunun altını çizen Yüzgeç şöyle dedi:
“Projelendirilme, denetim ve inşasıyla üçü birbirinden ayrılmaz bir bütündür ama kendi içlerinde de önem sıraları vardır. İyi bir proje yaparsınız ama uygulanması gereken teknik ve malzeme, materyal uygulanmamışsa hangi projeyi yapmış olursanız olun akıbeti olumsuz olarak sonuçlanabilir. O yüzden inşaat süreci son derece önemli. İnşaat sürecini etkileyen birçok parametre var. Bunun en önemli noktasında bulunan kişi ise bir mühendistir. Onun, mutlaka temin edilmesi gerekmektedir. Bunun sadece yapının güvenliği açısından değil, yapım süreci boyunca işin güvenliği, işçinin güvenliği açısından da son derece önemlidir”
İnşaat şefliğine önem verilmemesinin iş kazalarına zemin hazırladığını vurgulayan Yüzgeç, “Devlet, herhangi bir olumsuzluğa karşı sorumlu arıyor. O yüzden, bir binanın kâğıt üzerinde bir şantiye şefliği hizmeti aldığına dair bir imzası var ama gerçekte bu böyle değil. Sistem olumsuzluğa karşı bir sorumlu arıyor. Eğer bir olumsuzluk yoksa, çok da umursamıyor. Bu böyle olmaz. Önemli olan o hizmetin gerçekten verilip verilmediğinin garanti edilebileceği bir mevzuatın oluşturulması veya düzenin teşkilidir” diye konuştu.
Türkiye’nin inşaat sektörünün gelişmişlik düzeyinin iş kazalarını yok denilecek kadar azaltabilecek birikime sahip olduğunu vurgulayan Yüzgeç, “Ülke olarak ‘Üç kuruş daha fazla bir maliyetten’ imtina etmeye çalışıp sonra çok daha büyük sonuçlarla karşılaşıyoruz. Türkiye’nin teknolojisi de inşaat sektörünün gelişmişliği de yok denilecek kadar iş kazası yaratabilecek bilgi birikimine ve teknolojiye ve yapım tekniğine sahiptir” dedi.
Deprem bölgesinde olan ülkeye yıkımların çok büyük maliyetler getirdiğinin altını çizen Yüzgeç, şöyle devam etti:
Bugünden imtina etmeyeceğimiz mühendislik hizmetleri yarınımızı kurtaracak ama bu mantalite ne yazık ki devlet kurumları ya da siyaset kurumları tarafından görmezden geliniyor veyahut da yok sayılıyor. Yapım üretim süreçlerinin ana aktörleri olan müteahhitlerin her şeylerini sağlamak üzerine kurulu bir inşaat sektörümüz var. Acil olarak alınması gereken tedbirleri ‘Her şantiyeye bir şef’ sloganı altında ifade etmeye çalışıyoruz. Bugün inşaat mühendislerinin yüzde yirmi sekizinde işsizlik var. Genç inşaat mühendislerinin yüzde kırk sekizi. Bunlar çok büyük rakamlar. Ama dönüp bir yandan da bakıyorsunuz Türkiye’de mühendislik hizmeti açığı var. Dolayısıyla bu çelişkiyi gidermek gerekiyor. (Mediascope)