CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, memleketi Yalova'da, 24 Haziran seçimleri öncesinde yeniden ülkenin gündemine giren bedelli askerlik konusunda önemli açıklamalarda bulundu. Bedelli askerlik konusuna sıcak bakmadığını söyleyen İnce, yine de bu talepin 'toplumun bir gerçeği' olduğunu belirterek, "Cumhurbaşkanı seçildiğimde askerlik konusunu yeniden düzenleyeceğiz ama bu arada bir defaya mahsus olmak üzere, bedelli askerliği bir şartla çıkarabiliriz. Toplanan parayı 3'e böleceğiz, 3'te birini er olarak askere gidenlere vereceğiz. 3'te birini şehit ve gazi yakınlarına, 3'te birini de savunma sanayine" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bir gün önce Yalova'daki mitinginde yönelttiği, "Muharrem İnce 16 yıldır milletvekilisin Yalova'ya ne kazandırdın" sorusuna da değinen İnce, "Ben Yalova'ya seni yenecek bir Cumhurbaşkanı adayı kazandırdım. Bu işin özeti şu; Tarzan zorda. Her yere gidip çamur atıyor" diye konuştu.
HDP'nin 1.5 yıldan uzun süredir tutuklu bulunan cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş'ı Edirne F Tipi Cezaevi'nde ziyaret etmesiyle ilgili olarak Cumhurbaşkanı'nın kendisine yönelttiği eleştirilere de cevap veren İnce, şunları söyledi:
"Gittim kardeşim, yalan yok, gizli saklı yok. Bütün adayları ziyaret ettim, onu da ettim. Engin Alan, MHP milletvekili, tutuklu komutanken MHP'lilerden önce bu gariban gitti. İlker Başbuğ'a ilk ben gittim. Başbuğ'un açıklaması şu: Beni ziyarete gelen ilk siyasetçi, İnce'dir. Yalova AK Parti Milletvekili Şükrü Önder'i hapse attılar. 70 yaşında adam 8 kişilik koğuşta 28 kişiyle yattı Kandıra'da. Yalova'dan milletvekilleri de dahil hiçbir bakan ziyarete gitmedi ama Muharrem İnce gitti. Ben insani olarak ziyaret ettim, bu korkaklar kendi arkadaşlarını bile sattılar."
Seçim çalışmalarına devam eden İnce'nin memleketi Yalova'da yaptığı konuşmanın öne çıkan bölümleri şöyle:
-Ama bu kadar da yapılmaz ki, bu kadar da kalabalık olmaz ki. Dün bu meydanda birileri vardı. İstanbul'dan 200 otobüs getirip buraya topladı. Bugün de onun tam iki katı olmaz ki...
-2002'de beni milletvekili seçtiğinizde size bir söz verip, bu burada kalmaz, zirvede biter demiştim. Siyaset uzun ince bir yolculuk; uzun kısmı bitti, artık ince tarafındayız.
-Arkadaş yat limanını ben yaptım diyor. Ya sen daha belediye başkanı değildin o temeller atıldığında. Gökçe Barajı'nı da o yapmış, ona da çok güldüm. Yav o baraj 89'da açıldı. Yalova Üniversitesi'ni ben kurdum diyor; doğru. Ama 2003'te kanun teklifini verdim, sen AK Partili vekillere reddettirdin, 5 yıl sonra kurdun.
-Muharrem İnce, 16 yıldır milletvekilisin ne kazandırdın diyor. Yalova'ya cumhurbaşkanı adayı kazandırdım, seni yenecek bir cumhurbaşkanı adayı kazandırdım. Benim doğup büyüdüğüm şehre gelip yalan yanlış bilgiler veriyor, gelin ben size doğrusunu anlatayım. Doğrusu şu, Tarzan zorda. Her yere gidip çamur atıyor.
-(HDP'nin 1.5 yıldan uzun süredir tutuklu bulunan cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş'ı ziyaretiyle ilgili olarak) İki dakika akıllı ol, her kuşun eti yenmez. Sen bana sordun mu ki, saklım gizlim yok. Ziyaret ettim, senden mi izin alacağım. Ben bu memleket için seni bile ziyaret ettim. Sen derdin sorunu çözmek, terörü bitirmek değil; senin derdin oy almak.
Hendekler kazılırken, bombalar yerleştirilirken seyrettin. Bu iş ciddi bir iştir. Erdoğan'ı ciddiyete davet ediyorum. Öyle meydanlarda bir gün şehit babası, bir gün başka biri gibi konuşarak olmaz. Ben cumhurbaşkanı seçildiğimde ben bu sorunu çözeceğim. Bu milleti barıştıracağım, ama kimseyi kandırmadan yapacağım.
-1071 Malazgirt zaferinden bu yana bu topraklar böyle yalancı görmedi. Allah'tan korkmaz, kuldan utanmaz. Diyarbakır'daki mitingte HDP'liler var diyor, nereden anladın, kokudan mı anladın? Bu alanda HDP'li, AK Partili, CHP'li, MHP'li olabilir. Şundan emin olun Diyarbakır'da AK Partili kardeşlerim de vardı.
-Size borcum var, size borcumu ödeyeceğim.
-Gençler, şu anda kullandığınız cep telefonları var ya 2020'de bu telefonların hiçbiri olmayacak. Bu teknoloji gidecek yenisi gelecek. Ben size 15 yıl sonrasını anlatıyorum. Otomobiller sürücüsüz olacak....
-Ekonomisi düzgün olanlar uzaya yolculuk bileti alacaklar. Mars'da maden aranacak, aranıyor zaten. Sizin elinizdeki telefonlar 1969'da NASA bilgisayarlarının on katı.
-Türkiye'nin büyük değişimi yakalaması lazım.. Teknoloji, tasarım, marka; eşittir refah. Gençleri iyi yetiştireceğiz. Çocuklarımız nitelikli-niteliksiz değil, düzgün okullarda okuyacak. Benim yemin ettiğim gün öğretmenlerin ders anlatması değişecek, mutlu anlatacaklar dersi mutlu.
-Çocuklarımız geleceğe güvenle bakacaklar. Kadınları çalışma hayatının tam merkezine alacağız. Çocuklara her mahallede güvenli kreşler açacağız, anneler gönül rahatlığıyla çocuklarını götürecekler.
-Kim ne derse desin. Bazı arkadaşlarımız beğenmediklerini söylediler. Ben diyorum ki uzay, kuantum, nano teknoloji; o diyor, "Bedava kek var". Baştan kek ve çay var dedi, ben eleştirdikçe yanına çorba ekledi. En son Eskişehir'e gitti, Tatar böreği ekledi. Menüyü her gün zenginleştiriyor, yakınlarda da köfte eklemezse ben neyim!
-Erdoğan'a gel bir televizyon kanalına çıkalım, ekonomi tartışalım diyorum. Buradan bir kez daha sesleniyorum, eğer sen çakma usta değilsen, sana söz veriyorum diplomanı sormayacağım. Bir tane yandaş yazar dedi ki, diplomasını FETÖ'cüler çalmış. FETÖ'cüler süper bir açıklama yaptı, çalmaya gittik, bulamadık dediler.
-Zeytinyağı üretiliyor ama bizden dökme zeytinyağını alıyorlar, İtalya'ya götürüyorlar paketleyip satıyorlar. 1 liraya bizden alıyorlar, 20 liraya satıyorlar.
-Sayın Erdoğan, bana çırak diyorsun. Çırak ustayı geçemezse o meslek ölür derler. Sen ustaysan senin istediğin bir kanalda, senin istediğin bir saatte sadece ekonomi konuşmak istiyorum. Yüreğin, bilgin varsa çık karşıma Erdoğan çık!
-Geçen Bay Muharrem derken, Bay Erdoğan dedi. İnce hastalık zor tabii!
-Yarın senin yaptığın Osmangazi Köprüsü'nden geçeceğim Erdoğan, sonra da Demirel'in yaptığı köprüden geçiyorum. Onunki bayramda ücretsiz, seninki niye parayla? Niye soyuyorsun milleti Erdoğan? Çakma kabadayı, sana söylüyorum. Bayramdan sonra döneceğim, Demirel'in yaptığı köprü gidiş-geliş 11 lira, niye seninkinden geçince 114 lira ödüyoruz. Bir gidiş 114, bir de geliş 228 lira.
-Köprüleri yıkacakmış diyor. Yav niye yıkayım yapılmış köprüyü, o hırsızlık zihniyetini yıkacağım ben!
-Benim dönemimde Erdoğan da emekli cumhurbaşkanı olarak rahat edecek.
-Herhalde Erdoğan prompterından okurken... O biliyorsunuz benim gibi candan konuşamaz, camdan konuşur.
-BM uyardı, 2.5 milyon Suriyeli daha gelebilir. 4.5 milyon var. 40 milyar dolar para harcadık 4 milyon Suriyeliye. Bana soruyorlar parayı nereden bulacaksın. Kamu ihale kanununu 180 kere değiştirdiniz, ben değiştirmeyeceğim. Türkiye'nin atıl gücünü devreye sokacağım. OHAL'i 48 saat içinde kaldıracağız, ekonomiyi canlandıracağız. Kamuda yükseltmeyi liyakatla sınırlı tutacağız. Suriyelilere harcadığın 40 milyar doları sen nereden bulduysan ben de oradan bulacağım.
-Senin kafan basmaz diyor, senin ki basıyordu da ilkokul mezunu FETÖ kandırdı seni!
-Daha cumhurbaşkanı seçilmeden icraatlarım ortada. İki senedir OHAL var, Erdoğan bir haftadır "Kalkacak" diyor. Niye, 'ince hastalık' korkusu. Seçimden sonra kaldıracağız, diyor; şimdi kaldır, yok olmaz. Öğretmen ve polislere 3600'ü vericem diyor mu, 15 gündür diyor. Neden, Muharrem İnce dedi diye.
-Mutfakta yangın var yangın. Mercimek 6, nohut 8, kuru fasulye 10 lira.
-Geçenlerde duydum, Çin'den çöp ithal ediyormuşuz. Yaşı 45'n üzerinde olanlar bilir, öğretmenlerimiz bize Türkiye kendi kendine yeten 7 ülkeden biri diye anlatırdı. Artık öyle değil, sarayda yaşayanlar bunu anlayamaz.
-Bir duyuru yapmışlar, 25 Haziran'a kadar borçlulara tutumunuza dikkat edin, tahsilat konusunda sıkıştırmayın. Peki bu çocukların sınavı ne zaman açıklanacaktı, 22'sinde, ne zamana ertelediler 26'sına. Çocuklar ağladı, veliler de ağlayacak. Bu kadar ucuz adamlar bunlar. Kimse mutlu değil, şimdi sınav sonuçlarını geç açıklayacaklar. Sizi kandırıyorlar.
-Erdoğan'la Muharrem İnce'nin seçilmesi mi daha önemli, çocuklar mı? Çocukların sınavı daha önemli. Sınavın tarihini bir hafta atacağına, seçimi atacaksın.
-Atanamayan bir meslektaşıma, "Git seni Kılıçdaroğlu atasın" diyor. O kardeşime sesleniyorum: Hepinizi atayacağım, söz veriyorum size!
VİDEO - Tayyip Erdoğan atanamayan öğretmeni fırçaladı: Onu Kılıçdaroğlu'na söyle, o halletsin
-23'ündeki büyük İstanbul buluşmasında ben 2 milyon olacak demiştim, millet de 5 demişti. Ben atıyorsunuz dedim ama atmıyorlarmış onu gördüm. Bütün Türkiye o gün, formalarını giysin. Büyük İstanbul mitingine formalarınızı giyerek kol kola gelmenizi istiyorum!
-Bedelli askerlik konusuna sıcak bakmıyorum ama toplumun da bir gerçeği. Ben sıcak bakmıyorum, toplumun da bir gerçeği. Onları da anlamaya çalışıyorum. Cumhurbaşkanı seçildiğimde askerlik konusunu yeniden düzenleyeceğiz ama bu arada bir defaya mahsus olmak üzere, bedelli askerliği bir şartla çıkarabilirz. Toplanan parayı 3'e böleceğiz, 3'te birini er olarak askere gidenlere vereceğiz. 3'te birini şehit ve gazi yakınlarına, 3'te birini de savunma sanayine. Gönlüm razı değil, ama teklifim bu. Toplumsal mutabakat sağlanırsa, ancak böyle kabul edebilirim.
-Türkiye ekonomisine not veren kredi derecelendirme kuruluşları var. Bu kuruluşlar AKP hükümetlerine, Türkiye'ye zaman zaman iyi zaman zaman kötü not verdiler. Bu aralar kötü not veriyorlar, Erdoğan da bunları sürekli eleştiriyor. Bazı çocuklar şöyledir, iyi not alınca "İyi çalıştım aldım", kötü not alınca "Hoca bana taktı" der.
-Sizlerden istediğim şu, bir söz istiyorum. Ben bu sefer 3 milletvekilinin 3'ünü de istiyorum.
-Hani bana Demirtaş'ı ziyarete gittin diyor ya. Gittim kardeşim, yalan yok, gizli saklı yok. Bütün adayları ziyaret ettim, onu da ettim.
-Engin Alan, MHP milletvekili, tutuklu komutanken MHP'lilerden önce bu gariban gitti. İlker Başbuğ'a ilk ben gittim. Başbuğ'un açıklaması şu: Beni ziyarete gelen ilk siyasetçi, İnce'dir dedi. Yalova AK Parti Milletvekili Şükrü Önder'i hapse attılar. 8 kişilik koğuşta 28 kişiyle yattı Kandıra'da. Yalova'dan milletvekilleri de dahil hiçbir bakan ziyarete gitmedi ama Muharrem İnce gitti. Ben insani olarak ziyaret ettim, bu korkaklar kendi arkadaşlarını bile sattılar.
-Neşet Ertaş diyor ki, kadınlar insandır, biz insanoğluyuz. Ben insanoğluyum, kimseyi ayırmam. Mağdur kim varsa. Diyarbakır'a gittiğimde eşim, Demirtaş'ın eşine gideyim mi dedi. Sen bilirsin dedim. Kadın dayanışması olsun dedi, iyi düşünmüşsün dedim. Erdoğan tutuklu olsaydı, Emine Hanım'a da giderdim dedi. Doğru yapıyorsun dedi.