İngiltere'de Maliye Bakanı Kwasi Kwarteng, yeni hükümetin vaadettiği kapsamlı vergi indirimi politikasının ayrıntılarını parlamentoda açıkladı.
Maliye Bakanı önümüzdeki mali yılda uygulamaya girecek olan planın bir neslin gördüğü en kapsamlı vergi indirimi olduğunu söylüyor.
Başbakan Liz Truss daha önce ekonomi politikasının çerçevesini çizerken kendinden önceki Muhafazakar Parti hükümetinin planladığı ya da uyguladığı bazı vergi artışlarını gelir dağılımı adaletini değil büyümeyi önceleyeceğini savunarak geri alacağını, böylece bütün toplumu zenginleştireceğini söylemişti.
Başta İşçi Partisi olmak üzere muhalefet partileri ise planın zenginleri ödüllendirdiği ve düşük gelir gruplarının artan enflasyon karşısındaki sıkıntılarına çare olmadığını söylüyor.
Parlamentoda açıklanan "mini bütçe" ile;
Mini bütçede sosyal yardımlar konusunda ise kurallar sıkılaştırılıyor. Plana göre işsizlik parası alanlardan aşağı yukarı 120 bin kişiye aktif olarak iş aramaları gerektiği yoksa yardımlarının azaltılacağı bildirilecek.
Buna karşılık banker kuruluşlarda çalışanlara verilen ikramiyelere konulan üst sınır kaldırıldı.
Daha önce açıklanan elektrik ve doğalgaz fiyatlarındaki büyük artışlara üst sınır konması ve aradaki farkın hükümetçe şirketlere ödenmesi planının Ekim ayından itibaren ilk altı ay için maliyeti de tahminen 60 milyar sterlin olarak açıklandı.
Parlamentoda mini bütçenin açıklanmasından sonra söz alan muhalefet İşçi Partisi'nin maliye sözcüsü Rachel Reeves, vergi kesintisi planının "12 yıldır iktidarda olan Muhafazakar Parti'nin izlediği politikaların yerle bir edilmesi" olduğunu söyledi.
İşçi Partisi sözcüsü bu planın "zenginleri ödüllendirirsek bütün toplum kalkınır şeklindeki demode bir ideolojiye" dayandığını söyledi.
Reeves bu görüşlerin çoktan itibar yitirdiğini ve düşünülen yatırımları da getirmeyeceğini kaydetti.
Reeves enerji fiyatlarına konan sınırlamanın bedelinin kamu borçlanması yoluyla karşılanmasını da eleştirerek sonuçta bu krizin bedelinin ücretli insanların vergileriyle ödeneceğini söyledi.
İşçi Partisi başından beri enerji fiyatlarındaki büyük artışın bedelinin, büyük kârlar açıklayan enerji şirketlerine bir kerelik vergiler konarak karşılanması gerektiğini savunuyor.
BBC muhabirleri Nick Eardley ve Dharshini David
Bu bir mini-bütçe değil, ekonomi açısından çok büyük bir vergi kesintisi döneminin başlangıcı.
En yüksek gelir gruplarının vergisinde önemli indirim yapıldı. Damga vergisi muafiyeti artırıldı. Sosyal Güvenlik Primleri'nde yapılan indirim ve kurumlar vergisinde ilan edilen artış iptal edildi.
Bütün bunların çok ciddi bir maliyeti olacak.
Hazine'nin tahminine göre vergi kesintileri 2026-27 dönemine kadar kamuya 45 milyar sterlin gelir kaybı anlamına geliyor.
Buna sadece 6 ay içinde 60 milyar sterlini bulacağı tahmin edilen enerji fiyatları desteğini eklediğimizde bütçeye gelen ek yükün boyutları daha iyi anlaşılıyor.
Maliye Bakanı Kwarteng, kamu borçlanmasına gidileceğini ama sonucun buna değeceğini söylüyor.
Bazı yorumcular vergi kesintileri özellikle de üst gelir gruplarının vergilerindeki önemli düşüşlerin akla geçmişte Margareth Thatcher döneminde izlenen neo-liberal ekonomi politikalarını getirdiğini söylüyor.
Başbakan Liz Truss vergi kesintilerini savunurken, sonuçta büyümeyi teşvik edeceği için bütün toplumun zenginleşmesini sağlayacağını söylemişti.
Kesin olan bir şey ise Truss hükümetinin ekonomi politikalarının 12 yıllık Muhafazakar hükümetlerin gelir dağılımı adaletine daha çok odaklanan çizgisinden keskin bir kopuş gösterdiği.