İngiltere’nin Ankara Büyükelçisi Richard Moore, Birleşik Devletler'in PYD'ye bakış açısına ilişkin olarak, "Türkiye'nin PKK konusunda en güçlü ortağı İngiltere'dir. PKK ile PYD'nin bağlantısı var. PYD ofisine giderseniz orada Abdullah Öcalan posterini görürsünüz ki; bu bağlantıyı net bir şekilde ortaya koyar" dedi. "Biz silah vermiyoruz, ABD de silah vermiyor anladığım kadarıyla" diyen Moore, "Sadece hava desteği veriliyor, bu da IŞİD'le savaştığı için. Silah vermiyoruz çünkü PYD'nin tehlikesinin farkındayız" ifadesini kullandı.
Moore, Türkiye'de basın özgürlüğü eleştirilerine ilişkin olarak, "Özgürlük ve demokrasi konusunda yaptığımız eleştiriler dostçadır. Dost acı söyler" vurgusu yaptı. Moore, "Türkiye'de ifade özgürlüğü konusunda geri adımlar olduğunu görürsek, o zaman bu eksiklikler konusunda uyarmamız gerekiyor" dedi. "Can Dündar ve Erdem Gül duruşmasında yargıya müdahale etmek istemiyoruz" diyen Moore, "Bu dava basın özgürlüğü konusunda önemli bir davadır ve yakından takip ediyoruz. Oraya giden konsoloslar gözlemci olarak gittiler. Bu Viyana Sözleşmesi'ne göre normal bir diplomatik davranış" diye konuştu.
Moore, Türkiye'deki Cumhurbaşkanı'na hakaret davalarına ilişkin yaptığı değerlendirmede, "İKraliçe'ye küfretmek isterseniz belirli bir yaptırım yoktur İngiltere'de. Başbakan David Cameron örneğin; ona aşırı küfür ve hakaret var ama bu İngiltere'de normal olarak kabul ediliyor. Demokrasinin bedeli bunu gerektirir" dedi.
Moore, Suriye'nin kuzeyinde bir Kürt devleti oluşturma girişimleriyle ilgili, "Kürtlerin kuzeyde bir devlet ilan etmesini kabul etmiyoruz. Biz Suriye'nin bütünlüğünden yanayız. Tek bir bütün halinde Suriye istiyoruz. Ama bu nasıl şekillenecek onu bilmiyoruz" diye konuştu.
CNN Türk'te Hakan Çelik'in sorularını yanıtlayan Richard Moore'un açıklamalarından satır başları şöyle:
"Türkiye'nin PKK konusunda en güçlü ortağı İngiltere'dir. Özellikle terörizm alanında en acı tecrübelerden birine sahip ülkelerin başında İngiltere gelir. Bu nedenle Türkiye'nin yaşadığı sorunları anlıyoruz. İngiltere'de PKK'ya katılmak isteyen biri 5 yıl hapis cezası aldı. Bizim için PKK konusunda tavrımız net, terör örgütüdür. PYD'ye bakacak olursak; bu konuda naif değiliz. PKK ile PYD'nin bağlantısı var. PYD ofisine giderseniz orada Öcalan posterini görürsünüz ki; bu bağlantıyı net bir şekilde ortaya koyar. Eğer Suriye'ye bakacak olursak, PYD örgütü bir gerçektir. Maalesef bu karmakarışık durumda bu gerçek ile karşılaşıyoruz. Biz silah vermiyoruz, ABD de silah vermiyor anladığım kadarıyla. Sadece hava desteği veriliyor, bu da IŞİD'le savaştığı için. Silah vermiyoruz çünkü PYD'nin tehlikesinin farkındayız.
Kürtlerin kuzeyde bir devlet ilan etmesini kabul etmiyoruz. Biz Suriye'nin bütünlüğünden yanayız. Tek bir bütün halinde Suriye istiyoruz. Ama bu nasıl şekillenecek onu bilmiyoruz.
Özgürlük ve demokrasi konusunda yaptığımız eleştiriler dostçadır. Dost acı söyler. Türkiye'de ifade özgürlüğü konusunda geri adımlar olduğunu görürsek, o zaman bu eksiklikler konusunda uyarmamız gerekiyor. Can Dündar ve Erdem Gül duruşmasında yargıya müdahale etmek istemiyoruz. Bu dava basın özgürlüğü konusunda önemli bir davadır ve yakından takip ediyoruz. Oraya giden konsoloslar gözlemci olarak gittiler. Bu Viyana Sözleşmesi'ne göre normal bir diplomatik davranış.
Kraliçe'ye küfretmek isterseniz belirli bir yaptırım yoktur İngiltere'de. Başbakan David Cameron örneğin; ona aşırı küfür ve hakaret var ama bu İngiltere'de normal olarak kabul ediliyor. Demokrasinin bedeli bunu gerektirir" dedi.