İngiltere hükümetinin Covid salgını dolayısıyla başlattığı ve Omicron varyantı ortaya çıkınca yeniden uygulamaya koyduğu tedbirler paketinin parçası olan otel karantinası uygulamasına karşı açılan dava Temyiz Mahkemesi'nde.
Hükümetin sağlık yetkilileri tarafından yeni varyantların gelişimi ve salgının yayılışı bakımından tehlikeli görülen ülkelerden gelenlere son iki yıldır dönem dönem ilan edilen kırmızı listeler kapsamında, ülkeye girişlerinde 10 gün zorunlu otel karantinası kuralı uygulanıyor.
Belirlenen otellere yerleştirilen yolcular burada tam bir tecrit hayatı yaşıyor ve otel masraflarını da ceplerinden ödüyorlar.
Bu uygulama daha önce de hem gerçekte ne kadar fayda sağladığı hem de hak ve özgürlükleri ne kadar kısıtladığı üzerinden sorgulanmıştı.
Konuyu mahkemeye götüren Emily Mennie ve Owen Hancock, "hem hapsedilip hem de faturasını ödemeye mecbur edildiklerini" söylüyorlar.
Londralı çift, İngiltere Omicron varyantı nedeniyle Güney Afrika'dan gelenlere bir gecede otel karantinası koşulu koyunca kendilerini Londra'nın doğusunda bir otele kapatılmış buldular, halen karantinalarının üçüncü günündeler.
Owen Hancock, salgın döneminde kendilerinin bütün kurallara uyduklarını fakat şimdi geçen yılbaşı ve Noel döneminde asıl Başbakanlık'da birçok kuralın çiğnendiğinin anlaşıldığını söylüyor.
Mennie ve Hancok salgının ortaya çıkışından bu yana ilk kez ailelerinin bulunduğu Güney Afrika'ya gitmişlerdi ki birden bu ülkede Omicron varyantının ortaya çıktığının açıklanması üzerine yeni seyahat kısıtlamaları ilan edildi.
Çift ülkeye dönüşlerinde kalmak zorunda bırakıldıkları otele 4 bin sterlinden (yaklaşık 74 bin Türk Lirası) fazla ödeme yapmak durumunda.
Mennie ve Hancock halen karantinaya mecbur bırakıldıkları otel odasındaMennie ve Hancock, kuralın yargı tarafından insan haklarını ihlal ettiği gerekçesiyle gözden geçirilmesi için mahkemeye başvurdu ama iki saat süren duruşmada yargıç itirazı geçerli bulmadı. Çift bunun üzerine konuyu temyize götürmeye karar verdi.
35 yaşındaki Hancock, kendilerini temsil eden PGMBM hukuk bürosunun karara karşı temyize gitmesini özellikle de kendileri bütün kurallara harfiyen uydukları halde Başbakanlık tarafından kendi kurallarının -hem de bir çok kez- ihlal edildiğinin ortaya çıkmasından sonra çok yerinde bulduklarını söyledi.
Hancock, "Bizim gibi bütün kurallara sıkı sıkıya uymuş insanları bu masrafları ödemek zorunda bırakmak tamamen haksız bir durum ve bu davayı yürütmekte tamamen haklıyız" diyor.
30 yaşındaki Emily Mennie ayrıca konuyla ilgili olarak yazdığı dilekçeyi şu ana kadar 60 bin kişinin imzaladığını açıkladı.
Mennie, "Hakimin bu adaletsiz, kabul edilemek ve makul de olmaya otel karantinası politikasına itirazımızı kabul etmemesi bizi hayal kırıklığına uğrattı ama hukuk büromuzun temyiz başvurusunun başarılı olacağına inanıyoruz çünkü dün (Başbakan) Boris Johnson bile (basın toplantısında) bunun çok haklı bir itiraz olduğunu itiraf etti" diye konuştu.
Çifte vekalet eden PGMBM hukuk bürosu avukatlarından Tom Goodhead, yasalara uyan, çift aşılarını olmuş, testleri negatif çıkmış vatandaşların karantinaya zorlanması ve "kendi hapsedilişlerinin faturasını da bizzat ödemek zorunda bırakılmasının" kabul edilemez olduğunu söyledi.
Goodhead, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Birleşik Krallık hükümetini, bu önlemlerin etkisi konusunda bilimsel tavsiyeleri, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin ve uygulamayı 'Seyahat Ayrımcılığı' diye tanımlayan Anglikan Kilisesi Başpiskoposu'nun sözlerini dikkate almaya davet ediyoruz. Kırmızı listeyi ve otel karantinasını derhal kaldırın."