İngiltere'de Başbakan Theresa May hükümetinde bir hafta içinde ikinci istifa yaşandı. Hükümet sözcüsü, Kalkınma Bakanı Prita Patel'in istifa ettiğini, Başbakan May'in istifayı kabul ettiğini açıkladı. Patel'in Ağustos ayındaki İsrail tatili sırasında İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, diğer hükümet üyeleri ve sivil toplum örgütü temsilcileri ile hükümetini bilgilendirmeksizin görüşmeler yaptığı ortaya çıkmıştı. Patel İsrail'deki temasları konusunda tek başına hareket etmiş olmasından ötürü özür dilemişti.
Görüşmelerin ortaya çıkmasının ardından Uganda ziyaretindeki Patel İngiltere'ye çağrılmıştı. İngiltere Başbakanı Theresa May Patel'e yazdığı mektupta, istifadan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "İstifa etme kararı ve savunduğu yüksek şeffaflık standartlarının gereğini yerine getirmesi doğruydu" dedi.
İsrail'de yayımlanan Haaretz gazetesi Patel'in Golan Tepeleri'nde Suriyeli mültecilerin tedavi gördüğü bir askeri hastaneyi ziyaret ettiğini ve ziyareti sırasında İngiltere'nin hastaneye yardım edebileceğini söylediğini bildirdi. Kalkınma Bakanlığı'ndan bir sözcü, Patel'in İsrail dönüşünde hastanedeki çalışmalar için İsrail ordusuna yardım edilip edilemeyeceğini sorduğunu, ancak bu isteğin reddedildiğini belirtti. İsrail'in Altı Gün savaşları sonrasında Suriye'ye ait Golan Tepeleri'ni ilhak etmesi İngiltere dahil uluslararası topluluk tarafından tanınmamıştı. Bu tür temasların Dışişleri Bakanlığı tarafından organize edilmesi ve görüşmelerde başka bakanlık yetkililerinin de hazır bulunması gerektiği için Patel'in temasları diplomatik teammüllere de aykırı bulunuyor.
May zor durumda
Patel'in istifası May'in kabinesinde bir hafta içinde yaşanan ikinci istifa. İngiltere Savunma Bakanı Michael Fallon, 2002 yılında bir kadın gazeteciye yönelik cinsel taciz suçlamalarının ardından istifasını sunmuştu.
May'in yardımcısı Damian Green'e de taciz suçlamaları yöneltiliyor. Green kendisine yönelik suçlamaları geri çeviriyor. Dışişleri Bakanı Boris Johnson ise İran'da tutuklu olan bir İngiliz hakkındaki açıklamaları nedeniyle eleştiriliyor. Johnson geçen hafta yaptığı açıklamada, tutuklu İngiliz vatandaşı Nazanin Zaghari-Ratcliffe'ın İran'a gazetecileri eğitmek amacıyla gittiğini söylemiş, Zaghari-Ratcliffe'ın eşi ise bunu reddetmişti. Richard Radcliffe eşinin İran'a ailesini ziyaret etmek amacıyla gittiğini söylemişti. Johnson'un açıklamalarının tutuklu İngiliz için ağır sonuçları olabileceği yorumları yapılmıştı. Johnson ise sözlerinin Ratcliffe ailesinde endişelere yol açmasından üzüntü duyduğunu söyleyerek, bu yıl İran'a giderek Zaghari-Ratcliffe'ın serbest bırakılması için görüşmeler yapacağını söylemişti.
DPA/Reuters, HT/BK
© Deutsche Welle Türkçe