İngiltere'nin eski başbakanı May, Ruanda'ya göçmen gönderilmesi kararını eleştirdi

İngiltere'nin eski başbakanı May, Ruanda'ya göçmen gönderilmesi kararını eleştirdi

İngiltere'nin eski başbakanı Theresa May, hükümetin kimi göçmenlerin Ruanda'ya gönderilmesi kararını eleştirdi.

May, parlamentoda yaptığı konuşmada bu politikayı yasal, sürdürülebilir ve verimli olmadığı için eleştirdiğini aktardı.

2010-2016 yılları arasında içişleri bakanı olarak ülkenin göçmen politikasını yöneten May, sadece bekar erkek göçmenlerin Ruanda'ya gönderilmesine karar verilmesi dolayısıyla kadın ve çocuklara yönelik insan kaçakçılığının hızlanacağını belirtti.

İçişleri Bakanı Piri Patel ise bu politika ile insan kaçakçılarına büyük bir darbe vurulacağı iddialarını sürdürdü.

Patel, göçmen politikasında bir değişikliğe ihtiyaç olduğunu çünkü insanların İngiltere'ye gelmeye çalışırken hayatını kaybettiğini aktardı.

Bu politika, sivil toplum kuruluşları ve muhalefetteki partiler tarafından da eleştiriliyor.

Plana göre, İngiltere'ye kamyonlarla ya da botlarla gelen göçmenlerin bazıları yaklaşık 6 bin kilometre uzaklıktaki Ruanda'ya gönderilecek.

Ruanda, gelenlerle ilgili sorumluluk sahibi olacak ve ülkeye gelen kişileri bir sığınma başvurusu sürecine sokacak.

Bu sürecin sonunda söz konusu kişiler, başarılı olmaları durumunda, Ruanda'da uzun vadeli oturum iznine sahip olacak.

Planın yıllık maliyeti 120 milyon sterlin olarak açıklandı, ancak muhalifler bundan çok daha yüksek bir maliyetin ortaya çıkacağını düşünüyor.

Geçtiğimiz sene 28 bin 526 kişinin küçük botlarla Manş Denizi'nden İngiltere'ye geçtiği biliniyor. Bu sayı 2020 yılında 8 bin 404 kişi olarak kayıtlara geçmişti.

İnsan hakları aktivistleri, planın mülteci haklarına olumsuz etkisi olacağının altını çizdi.

Gölge İçişleri Bakanı Yvette Cooper da bu programı "sürdürülebilir, etik ve ölçülü olmadığı" nedeniyle eleştirerek yasa dışı göç ile mücadelede yıllardır süren başarısızlığı kapatmanın hedeflendiğini öne sürdü.

İskoç Ulusal Partisi'nin Avam Kamarası'ndaki lideri Ian Blackford da "savunmasız insanları" Ruanda'ya gönderme fikrini "kesinlikle ürpertici" olarak nitelendirdi.