İnternet sitesine erişim engeli getirilen Yeni Hayat Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Veysel Ayhan, "Bu sansürde dolaylı ve direkt kimlerin parmağı varsa; Başbakan Binali Yıldırım, Başbakanlık Güvenlik işleri Genel Müdürü Bilal Durdalı, BTK Başkanı Ömer Fatih Sayan, TİB Başkanı Ahmet Cemaleddin Çelik, TİB İnternet Daire Başkanı Ahmet Kılıç ve saçma sapan bir iddiayla siteyi kapatan Sulh Ceza Hâkimliği yargıçları hakkında IŞİD’e dolaylı destek vermekten ve yasaları çiğnemekten suç duyurusunda bulunacağız" dedi.
Veysel Ayhan'ın, "O bürokratlar hesap verecek" başlığıyla yayımlanan (11 Temmuz 2016) yazısı şöyle:
Niçin dünyaya duyuruyoruz? Çünkü Türkiye’de yargı tamamen AKP’ye teslim oldu. Yüksek yargının anlı şanlı başkanları cübbelerini yolluk yapıp Saray’da çaycılığa başladı. Bugün itibarıyla hiçbir savcı sürgünü göze almadan hiçbir AKP’liye dava açamaz. Açtığı gün HSYK sürer veya ihraç eder. Böyle bir ülkede derdinizi Türkçe anlatmanız yetmez. Bu sebeple internet sitemizin IŞİD manşetlerimiz sebebiyle kapatılmasını İngilizce duyuruyoruz. Belki dünya, bu saçmalığa ‘dur’ der.
‘Yeni Türkiye’de hukuk şöyle işliyor: AKP’nin meczup trolleri hedef gösteriyor. Savcılar harekete geçiyor. Sitemizin kapatılmasında da öyle oldu. Hükümetin halkın vergileriyle beslediği troller hedef gösterdi, ne kadar tetikçi bürokrat ve savcı varsa harekete geçti.
TİB yetkilileri gazetemizin internet sitesinin kapatılmasının Başbakanlık talebiyle gerçekleştiğini söylemişti. TİB, Başbakanlığın bu keyfî kararını uygularken sansürü bir yasaya dayandıramıyor. İnternet Dairesi Başkanı Ahmet Kılıç, kapatmaya gerekçe olarak 5651 Sayılı Kanun’un 8. Maddesi’nin Ek A bendini göstermişti. Ancak bu maddeye göre erişimin engellenmesi kararları, sansür edilmesi istenen haberin linkinin kaldırılmasıyla sınırlı. Ama Kılıç, Başbakanlığın sansür kararını uygulamak için yasayı çiğneyip siteyi tamamen erişime kapattı. Sitemiz 10 gündür kapalı.
Yeni Hayat 2,5 aylık bir gazete. Ne yayın yaptığı ortada. Türkiye’nin iki büyük problemi var: IŞİD ve PKK. Gazetemizin ana gündemi de bu sorunlar. Hükümet IŞİD’e karşı hep ‘öfkeli iyi çocuklar’ muamelesi yaptı. Daima tutuksuz yargılandılar. Bir kısmının göz göre göre ‘firarına’ izin verildi. Hastanelerde tedavi edildiler. Elini kolunu sallayarak sınırı geçtiler. Metropollerde eleman devşirme merkezleri kurdular. Ve büyük eylemlere başladılar.
Savcılık iddianamelerine göre 150 canlı bomba hâlâ aramızda geziyor. Bunlar eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun ifade ettiği gibi eyleme geçmeden yakalanmıyorlar! Yeni Hayat son 20 günlük yayınlarında bu tehlikeleri gündeme getirdi. Yüzlerce masum insanın IŞİD patlamalarında ölmesine rağmen başta İçişleri Bakanı Efkan Ala olmak üzere tek bir yetkilinin istifa etmediğini sorguladı. Yayınlarımız İŞİD’e suskun kalarak dolaylı destek veren hükümeti rahatsız etmiş olmalı ki keyfî bir emirle sitemiz kapatıldı.
Bu sansürde dolaylı ve direkt kimlerin parmağı varsa; Başbakan Binali Yıldırım, Başbakanlık Güvenlik işleri Genel Müdürü Bilal Durdalı, BTK Başkanı Ömer Fatih Sayan, TİB Başkanı Ahmet Cemaleddin Çelik, TİB İnternet Daire Başkanı Ahmet Kılıç ve saçma sapan bir iddiayla siteyi kapatan Sulh Ceza Hâkimliği yargıçları hakkında IŞİD’e dolaylı destek vermekten ve yasaları çiğnemekten suç duyurusunda bulunacağız. IŞİD mağduru ailelerin desteğini ve müdahilliğini alıp dava açacağız. Mahkemeler gereğini yapmazsa Anayasa Mahkemesi’ne başvuracağız. Orada da sonuç alamazsak AİHM’e kadar gideceğiz. Bu rezilliği ve keyfîliği dünyaya duyuracağız.
Türkiye’yi yangın yerine çeviren IŞİD belasıyla haberleriyle mücadele eden bir gazetenin sitesini kapatmak neymiş öğrenecekler. Bugün olmasa bile yarın.