İntihar girişiminde bulunan işçiler: Sadaka değil, hakkımızı istiyoruz

İntihar girişiminde bulunan işçiler: Sadaka değil, hakkımızı istiyoruz

Hattat Holding, Amasra’da 209 maden işçisini işten çıkardı. Hak edişlerinin ve iki aylık maaşlarının ödenmediğini söyleyen işçiler Bülent Çevik ile Serdar Aslan, kule vincin üzerine çıktı. Vinç üzerindeki intihar girişimine devam eden işçilerden Bülent Çevik, haklarını alana kadar aşağı inmeyeceklerini söyledi.

BirGün gazetesinden Burcu Cansu’nun habeirne göre, nee şirket yetkilerinden ne de devlet yetkililerinden kendilerine ulaşan kimse olmadığını belirten Çevik, şunları söyledi:

“Bizler sadaka istemiyoruz. Sadece hakkımız olanı istiyoruz. Biz şov yapmıyoruz. Amacımız iki aylık alacağız, bayram ikramiyemiz ve sendikal haklarımızdan doğan alacaklarımızın ödenmesidir. Tazminatlar için yasal yollara başvuracağız. Hattat Holding hiçbir zaman tazminatları zamanında ödemedi.

4 yılda işten çıkarılan 800 işçinin hiçbiri tazminatları doğru düzgün alamadı. Bütün işçiler yasal süreçlere başvurdu. Devlet bu şirkete karşı yaptırım uygulamıyor. Yasalarda açıkça belirtiliyor, ‘Bir işçinin iş aktine son verirseniz ihbar ve kıdemini’ ödemek zorundasınız. Hattat Holding yasalara rağmen bu ödemeleri yapmıyor.”

6 yıldır Hattat Holding’e çalıştığını söyleyen Çevik, “Alacaklarımızla ilgili bize yapılan haksızlığa karşı direniyoruz. İşe iade istemiyoruz. Bu şirkete güvenmiyoruz. İşe alsa dahi iki gün sonra yeniden işimize son verecek. Yasal haklarımızı istiyoruz” dedi.

İki aydır ödeme yapılmadığından dolayı ekonomik olarak çok zorda olduklarının altını çizen Çevik, içinde bulundukları durumu şöyle anlattı:

“Ailelerden ve komşulardan borç aldık. Bu borçların ödemeleri geldi. Bankalar kapıya dayandı, kira ödemeleri geldi. Borç gırtlağa dayandı. Dayanacak gücümüz kalmadı. Sanki şov yapıyoruz gibi kimse bizimle ilgilenmiyor. Bizim tek derdimiz alın terimizin ödenmesidir. Bizler taksit taksit çalışmadık ki ödemelerimiz neden yapılmıyor? Dayanamıyoruz. Hakkımız olan ücretlerin ödenmesini istiyoruz."

 

Benim bir çocuğum var, torunum var, Serdar’ın üniversiteye giden çocuğu var. Serdar’ın çocuğu babasını görmeye geldi, üniversiteye gidiyor. Geri dönmesi lazım ama yol parası dahi yok. Herkes son haddine geldi. 65 gün oldu artık dayanacak gücümüz kalmadı. Ücretlerimiz ödenene kadar da aşağı inmeyeceğiz.”