İran, Rusya ve Arap basınında Astana görüşmeleri
İran, Rusya ve Arap ülkelerinin gazetelerinde Salı günü öne çıkan gelişme, Kazakistan'ın başkenti Astana'daki görüşmeler oldu.
Gazetelerde görüşmelerle ilgili hem olumlu hem de olumsuz görüşlere yer veriliyor.
Bazı Arap gazeteleri İran-Rusya arasındaki Suriye geriliminin arttığı yorumunu yapıyor.
İran'da şahin kanatta değerlendirilen gazetesinde yayımlanan haberde, Astana'daki görüş ayrılıkları nedeniyle bir sonuca ulaşmakla ilgili ciddi şüphelerin bulunduğu belirtildi.
Haberde Türkiye'nin tavrına da vurgu yapılıyor:
"Türkiye'nin tutumu ve Astana görüşmelerindeki varlığı da çok önemlidir. Türkiye daha önce Esad'ın iktidardan indirilmesinde ısrar ediyordu. Şimdiyse terör gruplarını görüşmelere katılmak için kendisi cesaretlendiriyor".
Merkezdeki gazetesinde Astana görüşmelerinin 'Suriyeli muhaliflerin son şansı olduğu' yorumu yapılıyor.
Haberde şu ifadelere yer verilmiş:
"Teröristlerin tutumları, özellikle de Türkiye'nin politik olarak dönüşü, açıkça teröristlerin ve hatta muhalefetin sona geldiğini gösteriyor. Eğer bu mevcut son fırsatı değerlendirmezlerse şüphesiz ki geri dönüşü olmayan bir yola girecekler".
Reformu gazetesi ise Astana görüşmelerinin Orta Doğu'da bir ABD-Rusya yakınlaşmasına neden olacağı yorumunu yapıyor.
Gazete özetle şu ifadeler yer alıyor:
"Bölge-üstü iki üç, Rusya ve ABD, aralarındaki bağları sıkılaştırarak bölgede büyük yönetim merkezleri haline gelecek. Her ne kadar Astana görüşmeleri, Suriye krizini çözmek için düzenleniyor olsa da, Amerika-Rusya yakınlaşmasının bir manevrasına doğru dönüşecek. Bu iki ülkenin yeni hedefi aynı zamanda, Suriye'den bazı noktaları ve sonra da bütün Orta Doğu'yu bölmek olacak gibi gözüküyor. Siyonist rejim bundan en büyük faydayı sağlıyor".
Rusya basınındaki yorumlarda da Astana görüşmelerindeki zorluklara dikkat çekiliyor.
gazetesi Astana görüşmelerinin karşılıklı suçlamalarla başladığını yazıyor ve görüşmelerde sonuç almanın zor olduğuna vurgu yapıyor.
gazetesinde görüşlerine yer verilen siyaste bilimi uzmanı Renat Abdullin, "Toplantıdan önemli bir ilerleme beklenmemeli ancak halihazırdaki ateşkes üzerine varılacak bir anlaşma dahi çok büyük bir başarı olacaktır" yorumunu yapıyor.
Suriye'de yayın yapan gazetelerden bazıları Astan görüşmeleriyle ilgili haberlerinde, Türkiye ve İran'ın Suriye iç savaşındaki tutumunu eleştiriyor.
Bazı gazetelerde muhalefetin görüşmelerin altını oyduğu yorumları yapılıyor.
Kimi gazetelerse görüşmelerden, hâlihazırdaki ateşkesin uzatılması dışında bir beklentinin olmaması gerektiği yorumunu yapıyor.
Suriye'de hükümet yanlısı gazetesinde yayımlanan yazıda özetle, "Muhalifler, sahada başaramadıklarına görüşmelerde ulaşamayacaklar" görüşüne yer veriliyor.
Yine hükümet yanlısı gazetesinde, "Görüşmelerdeki atmosfer, Türkiye ve müttefikleri Suudi Arabistan ve Katar'ın tutumlarında bir değişim olduğunu göstermiyor" ifadesi kullanılıyor ve görüşmelerden sonuç alınmayacağını yazılıyor.
Hükümet yanlısı gazetesinde ise "Astana aşaması öncekilere göre daha iyi" yorumu yapılmış.
Mısır'da devlet gazetesi , görüşmelerle ilgili olumlu yorumlara yer vermiş.
El-Ahram, Astana görüşmelerinin Suriye ordusunun ve de Suriye halkının birliğinin yeniden inşası için önemli olduğunu yazıyor.
Suudi Arabistan'da yönetim yanlısı gazetesi Cenevre'deki önceki görüşmelerin hayal kırıklığına neden olduğunu ancak Astana görüşmelerinin güvenilir bir çözüm için başlangıç teşkil edebileceğini belirtiyor.
Londra merkezli gazetesinde yayımlanan editoryal yazıda, Rusya'nın Suriye'de savaşı sürdürmenin ve Türkiye ile arasının ekonomik ve politik olarak bozulmasının olumsuz sonuçlarını gördüğü yorumu yapılıyor.
Gazeteye göre İran da, ABD'de Donald Trump yönetimi nedeniyle bölgede rüzgârın artık kendinden yana esmediğinin farkında ve bu yüzden Suudi Arabistan'la flört sinyalleri veriyor.
Londra merkezli, Suudi Arabistan sermayeli 'tan Amal Abdülaziz El-Hazani, Tahran ve Moskova arasında bir çıkar çatışması yaşandığı yorumunu yapıyor.
El-Hazani Astana görüşmelerinden yola çıkarak şunları yazıyor:
"İran, görüşmelerin, Esad'ın geçici olarak iktidarda kalacağı bir geçiş hükümetine yol açacağından endişe duyuyor. İranlılar bu uzun savaştan sonra Rusya'nın kendilerini terk edeceğine dair kaygılı".