CHP Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Sevigen'le ilgili suçlamalar bitmiyor. Sevigen'in belediye başkan adaylarının belirlenmesinde “kişisel çıkar sağlamak”la suçlanmasının ardından bu kez yeni bir iddia ortaya atıldı.Üstelik bu kez iddiayı ortaya atan Demirdöğen Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Sabri Demirdöğen'di. Demirdöğen, kendisine Baykal'ın milletvekilliği teklif ettiğini ancak, Sevigen'in istediği parayı vermediği için aday yapılmadığını ileri sürdü.
Sevigen’den Atmaca’ya davaBaykal: Kasedi getirin, Sevigen'i hemen atayımSevigen'le ilgili iddiaları günlerdir köşesine taşıyan Vatan gazetesi yazarı Mustafa Mutlu, bugün köşesinde söz konusu yeni iddiayla ilgili şunları yazdı: Sevigen'le ilgili Türkiye’nin dört bir yanından benzer ihbarlar yağıyor. Önceki gün öğle saatlerinde telefonum çaldı. Arayan Demirdöğen Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı ve İstanbul FM’in sahibi Dr. Sabri Demirdöğen’di... Sabri Bey, Mehmet Sevigen’le ilgili söylenenlerin az bile olduğunu vurgulayarak, kendi başından geçtiğini belirttiği bir olayı anlattı. Demirdöğen’in sözleri; noktasıyla, virgülüyle aynen şöyle: “22 Temmuz seçimlerinden önce bizzat Deniz Baykal’dan milletvekilliği teklifi aldım. Bunun üzerine İstanbul 1. Bölge’den aday adaylığı başvurusu yaptım. İlk iş olarak da sanatçı Bendeniz’e 15 bin dolar telif ödeyerek güzel bir CHP şarkısı yaptırdım. Stüdyo masrafları için de 10 bin dolar harcadım. Amacım, bu şarkıyı seçim kampanyalarında kullanması için CHP’ye hediye etmekti. Hemen Ankara’ya gittim ve bu şarkının seçim kampanyasında kullanılması için kiminle görüşmem gerektiğini sordum. Beni Genel Sekreter Yardımcısı Sevigen’e yönlendirdiler. Onunla görüşürken yanımızda çok ünlü bir söz yazarı da vardı. Sevigen şarkıyı dinledi ve çok beğendiğini söyledi. Ama bu şarkıyı kabul edebilmeleri için, benim şirketimin partiye ciddi bir miktarda fatura kesmesini ve vergiyi de benim ödememi istedi. Bana, ‘Ama parayı almayacaksın, partiye bırakacaksın’ dedi. Ben de zaten 25 bin dolar harcadığımı, bir de fatura kesip vergi ödeyemeyeceğimi belirttim ve CD’yi alıp odadan çıktım. Tabii; beni aday göstermekten vazgeçtiler.” *** Bu iddiayı dinledikten sonra Mehmet Sevigen’i aradım. Demirdöğen’le görüştüklerini ama iddiasının doğru olmadığını söyledi. Beni Demirdöğen’in “Yanımızdaydı” dediği söz yazarıyla görüştürdü, o da “Benim olduğum görüşmede böyle bir şey olmadı” dedi... Sonra bu yanıtları Demirdöğen’e aktardım. Söz yazarının hâlâ partiyle ilişki içinde olduğunu, dolayısıyla aksini söylemesinin mümkün olmadığını belirtti. Kendisine tam üç kez, “Anlattıklarınızı yazabilir miyim” diye sordum. Aldığım yanıt, “Elbette... Yazın ki, kim kimmiş herkes bilsin, öğrensin” oldu. İddia doğrudur, yanlıştır. Ama bir iş adamı bu iddiayı her yerde dile getiriyorsa, açıklığa kavuşması gerekir...