İstanbul Üniversitesi Siyasal Fakültesi Mezunları Derneği, Yüksek Seçim Kurulu'nun seçimleri yenileme kararının ardından bir açıklama yayımladı. Açıklamada, "İmparatorluğun son yüzyılındaki Bab-ı Ali Baskını’ndan, Erken Cumhuriyetin Parti Devleti uygulamalarına, 27 Mayıs’tan 12 Eylül’e, 28 Şubat, 1997 Post Modern Darbesi’nden Anayasa Mahkemesi'nin 2007'deki 367 Kararı’na kadar, siyasi – toplumsal hayatımızı abluka altına almış olan siyaset kurumu, bu topraklarda Milli İradenin tecellisine çeşitli engeller koyarak demokrasinin bütün kurum ve kuralları ile işlemesine olanak vermedi." ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada şöyle denildi:
"Biz “Gerçekleri söylemekten korkmayan” İstanbul Siyasal’lılar olarak biliyoruz ki; Türkiye demokrasisi, tarihi boyunca siyaset kurumunun hukuk üzerinde kurduğu tahakküm ve araçsallaştırma neticesinde bir türlü tam anlamıyla tecelli edemedi.İmparatorluğun son yüzyılındaki Bab-ı Ali Baskını’ndan, Erken Cumhuriyetin Parti Devleti uygulamalarına; 27 Mayıs’tan 12 Eylül’e, 28 Şubat, 1997 Post Modern Darbesi’nden Anayasa Mahkemesi'nin 2007'deki 367 Kararı’na kadar, siyasi – toplumsal hayatımızı abluka altına almış olan siyaset kurumu, bu topraklarda Milli İradenin tecellisine çeşitli engeller koyarak demokrasinin bütün kurum ve kuralları ile işlemesine olanak vermedi.Bu da çoğunlukla Hukuk Kurumu üzerinden hayata geçti. İçinden geçtiğimiz süreçte de demokrasinin tecellisinin yegane kaynağı olan Milli İrade, seçim konusunda son sözü söyleme yetkisini kullanan Yüksek Seçim Kurulu’nun İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimini iptal eden son aldığı kararla ağır şekilde yaralanmıştır.Hukuk bir toplumda özgürlükleri koruyan, idarenin keyfiliğini engelleyen, kamu yararının tecellisini sağlayan şekil unsurlarının bütünüdür.Büyük hukuk düşünürü Rudolf Von Jhering "Şekil keyfiliğin can düşmanı hürriyetin ikiz kardeşidir" der.
31 Mart yerel seçimlerinde İBB seçiminin iptali usul hukuku kurallarına açıkça aykırıdır.1- Sandık kurullarına ilişkin başvuru süresi dolmuştur. Süre bitiminden sonra sandık kurullarına itiraz edilemez. Bu çok açık bir usul kuralıdır. Bu nedenle bu itirazların daha baştan kabul edilmemesi gerekir. Kabul edilmesi ve görüşülmesi usulsüzdür.2- Sandık kurullarının oluşumundaki hataların nasıl sonuca etkili olduğu belli değildir, açıklanmamıştır, somut olarak etkilediği konusunda hiçbir belirti yoktur.3- Sandık kurulu görevlilerinin mutlaka kamu görevlisi olma zorunluluğu yoktur. Mevzuatımıza göre sandık kurullarının kamu görevlileri ile doldurulamaması halinde görev almasında sakınca bulunmayan kişilerle doldurulması mümkündür.4- Kurulun çekimser kalan dört üyesi yerine dosya görüşmelerine hiç katılmayan dört yedek üyenin oylamaya çağırılarak oy kullandırılması usule aykırıdır.5- Yüksek Seçim Kurulu daha önce istikrarlı kararlarında süre sonrasında sandık kurullarına ilişkin tüm itirazları reddetmiştir. Bu kararında ise daha önceki bütün müstekar kararlarını reddederek ve dikkate almadan tam tersi bir karar vermiştir. Bu tam tersi bir kararı neden verdiğine dair hiçbir açıklama yoktur.Karar esas açısından da çok ciddi sorunlarla karşı karşıyadır ancak esasa girebilmek için öncelikle usul açısından doğru bir karar vermek gerekir.Usule uymadan verilen kararlar keyfidir, her keyfi karar gibi milli iradeyi, kişi hak ve hürriyetlerini yaralamıştır.Kapsamlı bir ekonomik ve demokratik reform gündemine odaklanmamız gereken bu dönemde, seçim ortamına geri dönmek kaygı vericidir.
Biz, hep birlikte;1. Evrensel insan haklarına saygılı,2. Hoşgörülü, 3. Çoğulcu,4. Özgürlükçü,5. Adil,6. Hukuka ve şeffaf yönetim ilkelerine bağlı 7. İnsanlığın birikimli uygarlığının bir parçası olmak olarak saptadığımız değerlerimizle, küresel sorunları evrensel kavramlar üzerinden değerlendiren ve çözümler üreten bir “İstanbul siyasal ekolünü” hayata geçirme VİZYONUNU yüklenmiş İstanbul Siyasal Bilgiler Fakültesi Mezunlar Derneği olarak mezun ve mensuplarımızın dünya görüşü, siyasi tercihi ve seçmen davranışı ne olursa olsun hep birlikte “yaşadığımız toplumun kalitesini yükseltmek” MİSYONUMUZ’dan ödün vermeden her zaman hukukun ve adaletin yanında olduk ve olmaya devam edeceğiz.
Önümüzdeki seçim sürecini sükunet ve olgunlukla geçirmeye katkıda bulunacağız. İçinden geçtiğimiz tarihi dönemeçlerin “Adil şahiti” olacağız Gerçekleri söylemekten korkmayacağız.İSBF Mezunlar Derneği olarak hukukun üstünlüğüne inancımız tamdır."