İşverenlere seslenen Bakan Faruk Çelik, “Öncelikli göreviniz işten çıkarma olmamalı. Kısa Çalışma Ödeneği gibi bir imkan varken, üç ay gibi bir nefes alma süresi varken, bu kullanılmalı. İşçiyi kapının önüne koymak doğru değildir” dedi. Küresel kriz çok sayıda şirketi derinden sarstı. Çalışma Bakanı Faruk Çelik, aralarında bir otomotiv devinin de bulunduğu 17 firmanın kısa çalışma ödeneğinden yararlanmak için İŞKUR'a başvurduğunu açıkladı. İşverenlere seslenen Bakan Faruk Çelik, “Öncelikli göreviniz işten çıkarma olmamalı. Kısa Çalışma Ödeneği gibi bir imkân varken, üç ay gibi bir nefes alma süresi varken, bu kullanılmalı. İşçiyi kapının önüne koymak doğru değildir” dedi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, “2009 yılı için belirlenecek asgari ücretin, komisyon tarafından çalışma barışına olumlu katkı sağlayacak, ülkemizin koşullarına uygun bir seviyede tespit edilmesini temenni ediyorum” dedi. Asgari Ücret Tespit Komisyonu 1 Ocak 2009'dan geçerli olacak asgari ücreti belirlemek üzere Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nda toplandı. Bakan Çelik, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, komisyonun gelecek yıl geçerli olacak asgari ücreti belirleme çalışmalarına başladığını söyledi. Asgari ücretin bir sosyal koruma ücreti olduğunu vurgulayan Çelik, mevzuatta asgari ücretin en geç 2 yılda bir öngörülmesine rağmen hükümetin asgari ücret konusundaki hassasiyetini, komisyonu her yıl toplantıya çağırmak suretiyle gösterdiğini ifade etti. Çelik, 10 yıl aradan sonra oy birliğiyle belirlenen ve halen uygulanan asgari ücretin yıl sonuna kadar uygulanacağını anımsattı. Geçen yıl asgari ücrete asgari geçim indiriminin yanında 6'şar aylık dönemler halinde yüzde 4 ve 5'lik artışlar yapıldığını dile getiren Çelik, Aralık 2002'de bürüt 250,86 YTL olan asgari ücretin yüzde 155,5 artışla Temmuz 2008'den itibaren 638,70 YTL'ye çıktığını kaydetti. Çelik, 5,5 yıllık dönemde kümülatif enflasyon oranının yüzde 75,60 olduğu dikkate alındığında asgari ücretle çalışanların enflasyon karşısında korunduğunun açık şekilde görüldüğünü söyledi. Faruk Çelik, geçen yıl yapılan düzenlemelerle asgari ücretlinin eline geçen tutarın yüzde 20 ile yüzde 28 arasında artış sağlandığına işaret etti. Çelik, “Son dönemlerde asgari ücret, mümkün olduğu kadar çalışanlarımızın geçim şartları dikkate alınarak belirlenmiştir. 2009 yılı için belirlenecek asgari ücretin, komisyon tarafından çalışma barışına olumlu katkı sağlayacak, ülkemizin koşullarına uygun bir seviyede tespit edilmesini temenni ediyorum. Tespit edilecek asgari ücretin başta çalışanlarımız, işverenlerimiz olmak üzere toplumumuzun tüm kesimlerine hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu. İşsizlik Sigortası Fonu’nun kullanımı Bakan Çelik, İşsizlik Sigortası Fonu'nun kullanımı konusundaki sorular üzerine, bu konunun çok hassas olduğunu söyledi. Konunun işçi, işveren ve kamu tarafından birlikte değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Çelik, fonun bu üç ayak üzerine oturduğunu ifade etti. İstihdam paketi ile işverenlerin üzerindeki yüklerin hafifletilmesi konusunda çok önemli düzenlemeler getirdiklerini anlatan Çelik, hükümetin ayrıca bir paket üzerinde çalışmalarını sürdürdüğünü ve bunun kısa süre içerisinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanacağını belirtti. Çelik, “Piyasaların dinamik hale getirilmesi için elimizden geleni yapma gayretindeyiz” dedi. İşverenlere de seslenen Çelik, yasaların tanıdığı imkanların iyi kullanılması gerektiğini vurguladı. Çelik, şunları kaydetti: “Öncelikli göreviniz işten çıkarma olmamalı. Bu doğru değildir. Kısa Çalışma Ödeneği gibi bir imkan varken, üç ay gibi bir nefes alma süresi varken, bu kullanılmalı. İşçiyi kapının önüne koymak doğru değildir. Bu, bazı işverenlerin krizi nasıl algıladığını göstermesi açısından önemlidir. İşçi, emek kıyımına dönük bir anlayış ortaya çıkıyor. Bunu doğru bulmuyorum.” Fonla ilgili istihdamı korumak ve kriz süresi ile sınırlı olmak üzere değerlendirmeler yaptıklarını anlatan Çelik, 2009 yılının son çeyreğinden sonra ekonomideki göstergelerin pozitife döneceğinin öngörüldüğünü ifade etti. Çelik, Fonun ancak bu şartlarda ve sosyal taraflarla uzlaşmaya varılarak ele alınabileceğini, reel sektörün de bu şekilde fonlanabileceğini dile getirdi. “Şu anda Fona ihtiyaç duyulacak atmosferi görmüyoruz” diyen Çelik, tüm kesimlerin Fonun kullanımına karşı olduğunu ancak gerektiği halde nasıl kullanılabileceğinin konuşulduğunu belirtti. Fondan GAP İdaresine kaynak aktarılmasına rağmen Fon varlığının arttığına dikkati çeken Çelik, “Fon varlığına göz dikmiş, aşağıya çekmek gibi bir anlayışta değiliz” dedi. Otomotiv devi bile 4 bin çalışanının maaşı için İŞKUR'a başvurdu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik krizden etkilerek üretimine ara veren veya azaltan firmalardaki maaşları "kısa çalışma ödeneği" adı altında 3 ay süreyle İşsizlik Sigortası Fonu'ndan karşılanacağını söyledi. Çelik bu imkandan yararlanmak için toplam 17 firmanın 6 bini aşkın çalışanı için şu ana kadar başvuruda bulunduğunu bildirdi. Çelik, açıklanması öngörülen yeni ekonomik paket kapsamında yer alması istenen SSK prim erteleme veya taksitlendirilmelerine sıcak bakmadığını açıkladı. "Emekli maaşlarını öteleyemezken, prim ödemelerini nasıl öteleyeceksin" diyen Çelik, böyle bir düzenlemenin çok büyük bir hata olacağını söyledi. 2007 yılı rakamlarıyla 42 milyar YTL'lik prim geliri varken 53 milyar YTL'lik emekli maaşı ödemesi olduğuna dikkat çeken Çelik, arada zaten 11 milyar YTL'lik açığın bulunduğunu söyledi. Sigorta primlerinin de ötelenmesi durumunda borçlanma gereğinin artacağını ve bunun faizleri yükselteceğini belirten Çelik, "Bu tür uygulamalar daha büyük sıkıntılar doğurur" diye konuştu. İşsizlik Sigortası Fonu'ndan uzlaşma olması halinde 2-3 milyar YTL'lik bir kaynağın reel sektöre kullandırılabileceğini belirten Çelik, bunun için istihdam şartı gerektiğini söyledi. Böyle bir durumda fondan aktarılacak kaynağın bankaya verileceğini belirten Çelik, "İstihdam koruma şartı olacak ve belli bir süre sonra geri ödenmesi koşulu getirilecek" dedi. 17 firma kısa çalışma ödeneği için geldi Çelik, kriz döneminde üretimini durduran veya azaltan tesisler için kısa çalışma ödeneği altında bir hizmet sunduklarını hatırlattı. İşsizlik Sigortası Fonu'ndan bu kapsama giren işyerlerinde çalışanların 3 ay süreyle asgari ücrete kadar varan miktarda maaşlarının ödendiğine dikkat çeken Çelik, şu ana kadar 17 firmanın 6 bin 69 çalışanı için başvurduğunu belirtti. Çelik, "Bu ödeneğin süresini uzatabiliriz veya ücretleri değiştirebiliriz. Ancak daha uygulamanın çok başlangıç noktasındayız" dedi. Çelik, bu tür önlemlerin yanı sıra işletmelerin yeni pazarlar bulması veya stoğa üretim yapmasını sağlayacak çözümler gerektiğini belirtti. Öte yandan İŞKUR'un verilerine göre kısa çalışma ödeneğinden 2005'te 21 kişiye 10 bin 566 YTL, 2006'da 217 kişiye 64 bin 398 YTL, 2007'da ise 40 kişiye 22 bin 51 YTL ödeme yapıldı. 2009'un Eylül-Ekim aylarında sıkıntı biter Paniği körüklememek gerektiğini belirten Çelik, gelecek yıl eylül-ekim ayı gibi sıkıntıların biteceğini belirtti. Şu dönemde işverenlerin iş akdini feshetmeyi ilk yol olarak görmemesi gerektiğini vurgulayan Çelik, kriz derinleşirse sendikaların da yılda 4 ikramiye gibi taleplerden vazgeçmesi durumunun oluşabileceğini söyledi. Sendikaların taşın altına elini sokmaları gerektiğini belirten Çelik, "Fabrikalar açık tutulmalı, bunun için de finansman kanalları açık tutulmalı. Can siparene bir biçimde önümüzdeki 1 yıllık süreyi birlikte göğüsleyeceğiz" diye konuştu. KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİNDEN NASIL YARARLANILIYOR * Kısa çalışma ödeneği, İşsizlik Sigortası Fonu'ndan işverenlere ve çalışanlara verilen bir hak. * Firmalar ödenekten başvurusunu ekonomik kriz veya zorlayıcı sebeplerle işyerindeki haftalık çalışma sürelerinin geçici olarak en az üçte bir oranında azaltılması veya kısmen durdurulması durumunda yapabiliyor. * Bakanlığa yapılan müracaatın kabul görmesi durumunda, çalışana en fazla asgari ücret düzeyinde ödeme yapılıyor. Ödenek en az 255 en çok 510 YTL olabiliyor. * Ancak ödeme 3 aylık süreyi geçemiyor. Ödemeler yapıldığında kısa çalışma ödeneği, Türk mevzuatına girdiğinden bu yana ilk kez kitlesel olarak kullanılmış olacak.