Yeni eğitim öğretim yılının başladığı ilk günde, binlerce öğrenci okul sıralarını doldurup, okulları, arkadaşları ve öğretmenlerine kavuşurken, tarım işçisi çocuklar yine tarladaydı. Doğu ve Güneydoğu Anadolu'dan göç ederek, ekmek parası uğuruna başta Çukurova olmak üzere yurdun çeşitli bölgelerine giderek tarım işçiliği yapan ailelerin çocukları, son yıllardaki eğitim ataklarıyla okula kazandırılmalarına rağmen tarlalardan kopamıyorlar. Aileleri güçlükle ikna edilerek okullu olan çocuklar, yarım gün okula gidip, arta kalan zamanlarında yine tarlalara giderek, aileleriyle omuz omuza pamuk toplayıp, aile bütçesine katkı sağlıyorlar. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ve Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) iş birliğiyle 2005-2007 yılları arasında gerçekleştirilen, proje bitiminde ise Adana'nın Karataş İlçesi Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü'nce sürdürülen "Pamuk kadar beyaz gelecek için" sloganlı çalışma kapsamında, çocuklar okullu olmaya devam ediyor. Projenin sosyal destek uzmanlarından Kazım İlkkan Kertmen, yaptığı açıklamada, binbir güçlükle okula kazandırdıkları çocukların tarlalardan tamamen kopmasını engelleyemediklerini söyledi. Kertmen, "Aileler, (çocuklarımız çalışmazsa bizim kazandığımız para karnımızı doyurmaya yetmez) diyorlar. Biraz daha ısrarlı davransak, devlet polisiye tedbirler alıp bu çocukları tarlalardan men etse bile bu çalışmaya engel olmak mümkün değil. Bu defa çocukları büsbütün okuldan koparmış oluruz. Biz ailelere (yaz tatillerinde, hafta sonralarında yine çocuklarınız çalışır, yeter ki eğitimden mahrum bırakmayın) diyoruz. Başka türlü ikna olmuyorlar" dedi. Kertmen, önlük, ayakkabı, çanta ve kırtasiye malzemeleri yardımında bulunulan çocukların okula devamlarının sağlandığını vurgulayarak, "Ancak, bu çocukların çoğunluğu, gerek hafta içinde ve gerekse hafta sonları yine tarlaya götürülerek çalıştırılıyor. Çocukların çalıştırılması engellenemiyor" diye konuştu. Bir ayağı tarlada, bir ayağı okulda olan çocukların yeterli düzeyde eğitim alamadığını anlatan Kertmen, şunları söyledi: "Çocuklar aileleriyle birlikte, ekonomik nedenlerle sürekli başka illere gitmek zorunda kaldıkları için eğitimden de tam anlamıyla yararlanamıyorlar. Bu durumda 9-10 yaşındaki bazı çocukların arasında bile okuma yazma bilmeyenler çıkıyor. Anne ve babaların yardımıyla da bu çocukların eğitimlerine önem verilmesi, bu çocukların diğer öğrencilerle arasındaki eğitim açığının kapatılması ve tarla ile bağlarının tamamen koparılması gerekir." Kertmen, yaşadıkları çeşitli sorunlara rağmen daha çok çocuğu eğitime kazandırmayı amaç edindiklerini, bugüne kadar yörede eğitime kazandırılacak 6 bin çocuğu tespit ettiklerini, ancak bunun yüzde 15'ini hala eğitime kazandıramadıklarını söyledi. Kertmen, hızla devam eden proje kapsamında bugüne kadar 4 bin 800 çocuğu okula kazandırdıklarını, bu yıl 5 bini geçmeyi hedeflediklerini kaydetti.