NTV yazarı Prof. Dr. Cem Kılıç, işverenin ödeme güçlüğüne düşmesi halinde Ücret Garanti Fonu'ndan işçi ücretinin belirli bir kısmının karşılanabildiğini söyledi. 'İşsizlik ödeneği'nin işsiz kaldıktan sonraki dönem için ödendiğini ifade eden Kılıç, Ücret Garanti Fonu'nun çalıştığı halde ücretini alamayanlar için kullanilabildiğini belirtti.
Kılıç, Ücret Garanti Fonu'nu "İşverenin konkordato ilan etmesi, aciz vesikası alması, iflası veya iflas ertelemesi kararı alması nedeniyle ödeme güçlüğüne düştüğü hallerde, işçilerin ücretlerinin ödenebilmesi için kurulmuş bir fon" olarak açıkladı.
Prof. Dr. Cem Kılıç'ın "Maaşını alamayan bu fona başvuruyor (Ücret Garanti Fonu nedir?)" başlığıyla (27 Kasım 2017) yayımlanan yazısı şöyle:
İşsizlik ödeneği dışında İşsizlik Sigortası Fonu’ndan sağlanan diğer bir yardım da işverenin ödeme güçlüğüne düşmesi halinde Ücret Garanti Fonu’ndan işçinin ücretinin belirli bir kısmının karşılanmasıdır. İşsizlik Sigortası Fonu’nun belirli bir kısmı işyeri kapanan veya işvereni iflas eden işçilerin alamadıkları ücretlerin ödenmesi için kullanılır. İşsizlik ödeneği işsiz kaldıktan sonraki dönem için ödenirken Ücret Garanti Fonu çalıştığı halde ücretini alamayanlar için kullanılır. Hakkında çok fazla bilgi sahibi olunmayan bu yardım işçilere kısa bir süre de olsa yeni iş buluncaya kadar destek sağlayacak niteliktedir. Ekim ayında İŞKUR istatistiklerine göre 315 kişiye Ücret Garanti Fonu kapsamında 1 milyon 36 bin 190 TL ödenmiştir.
Ücret Garanti Fonu, işsizlik sigortası primi olarak yapılan ödemelerin işveren payının yıllık toplamının yüzde biri ve bu tutarın kazançları ile oluşturulan bir fondur. İşsizlik Sigortası Fonu’nda biriken para dikkate alındığında ne kadar yüksek bir tutar olduğu anlaşılacaktır.
Ücret Garanti Fonu, işverenin konkordato ilan etmesi, aciz vesikası alması, iflası veya iflas ertelemesi kararı alması nedeniyle ödeme güçlüğüne düştüğü hallerde, işçilerin ücretlerinin ödenebilmesi için kurulmuş bir fon.
Fon, işçilerin ücretlerini işverenin işyerini kapatması veya ödeme güçlüğüne düşmesi halinde koruma altına alan bir mekanizma. Fon sayesinde işçiler son üç aylık ücretlerini Ücret Garanti Fonu’ndan alabilirler. Ödeme güçlüğünün ortaya çıkması halinde işçinin ödenmeyen ücret alacağı için Kuruma başvuruda bulunması zorunludur.
Başvuruya, işveren hakkında aciz vesikası alınması durumunda icra dairesinden alınan aciz vesikası veya alınacak hacze kabil mal bulunmadığına ilişkin haciz tutanağı ve işveren tarafından düzenlenen işçi alacak belgesi, eğer işveren iflas ettiyse, mahkemece verilen iflas kararı veya iflas kararının ilan edildiğini gösteren belge ve iflas dairesi veya iflas idaresi tarafından onaylanan işçi alacak belgesi, iflasının ertelenmesi halinde mahkemece verilen iflasın ertelenmesi kararı veya ilanı ile ve atanan kayyım tarafından onaylanan işçi alacak belgesi, konkordato ilan edilmesi durumunda ise mahkemece verilen konkordato mühlet kararı veya ilanı ile konkordato komiseri veya konkordato tasfiye memuru tarafından onaylanan işçi alacak belgesi eklenmelidir.
Ücret Garanti Fonu’ndan işyeri kapanan herkes yararlanamaz. Bazı şartlar söz konusudur. İşçinin, işverenin ödeme güçlüğüne düştüğü tarihten önceki bir yıl içinde aynı işyerinde çalışmış olması gerekir.
Ücret alacağı, işçinin Kuruma başvuru tarihini izleyen ayın sonuna kadar ödenecektir. Ödemeler, Kuruma başvuru sırasına göre yapılır.
İşverenin konkordato ilan etmesi, aciz vesikası alması, iflası veya iflas ertelemesi kararı alması nedeniyle ödeme güçlüğüne düştüğü hallerde devreye giren Ücret Garanti Fonu’ndan işçiye, prime esas kazanç üst sınırını aşmamak kaydıyla SGK’ya bildirilen rakam üzerinden ücretleri ödenir. Yani işçinin maaşı neyse, Ücret Garanti Fonu’ndan ödenecek rakam da odur. Maaşın prime esas kazanç üst limitini geçmesi halinde en fazla üst limit kadar ödeme yapılır. 2017’de üst limit aylık 13.331 TL olduğu için maaşı bunun üzerinde olanlara bu tutar kadar ödeme yapılabilir.
2017’de Ekim ayının sonuna kadar Ücret Garanti Fonu’ndan toplam 18 milyon 752 bin TL ödeme yapılmış. İşsizlik sigortası fonu giderleri içerisinde Ücret Garanti Fonu’ndan yapılan ödemelerin oranı yüzde 1’inden bile düşük. Bunun nedeni, pek çok işçinin Ücret Garanti Fonu’ndan haberdar olmaması. Ayrıca, fondan yararlanmak için işverenin ödeme güçlüğünün belirlenmesi kriterlerinin ağır olması ve diğer konularda zorluk çıkması da fondan daha fazla kişinin yararlanmasını engelliyor.
Hem ödeme güçlüğünün ortaya konmasında daha farklı kriterlerin belirlenmesi, hem de son bir yıldır bu işyerinde çalışıyor olma koşulunun esnetilmesi ile daha fazla kişinin fondan yararlanması sağlanabilir. Özellikle dünya ve Türkiye ekonomisinin zorlandığı bu dönemde, bu konuda yapılacak değişiklikler işçilerin ücret alacaklarının garantiye alınması adına önemli olacaktır.
İşçilere en fazla üç aylık ücretleri için ödeme yapılır. İşveren altı aydır maaş ödeyemiyor olsa bile fondan işçilere en fazla üç ay için ödeme yapılabilir. Bunun üzerindeki süreler için işçilere ücret ödenmez. Ücret Garanti Fonu’ndan yapılacak ödemelerin fonun kaynaklarıyla sınırlı olduğu belirtildiğinden daha fazla da sınırlama getirilebilir.
Prof. Dr. Cem Kılıç