IŞİD, El Kaide'yi nasıl geride bıraktı?

IŞİD, El Kaide'yi nasıl geride bıraktı?

IŞİD başlangıçta El Kaide'nin Irak'taki bir uzantısı olarak ortaya çıkmıştı. Ancak örgütün başındaki Ürdünlü Ebu Musab El Zerkavi bir süre sonra El Kaide'nin direktif ve uyarılarına aldırış etmemeye başladı. Kanlı eylemlerinin hedefi olarak özellikle Şiileri seçen IŞİD, bu yönüyle El Kaide'den ayrılıyor.

El Zerkavi'nin 2006 yılında öldürüldü. Daha sonra Zerkavi'nin yerini alan Ebu Bekir El Bağdadi, örgüte Irak-Şam İslam Devleti (IŞİD) adını verip Suriye'yi de hedefine koyunca El Kaide ile IŞİD'in arasındaki kırılma noktası daha da görünür hale geldi. İki örgüt Suriye'de birçok kez kanlı çatışmalarda karşı karşıya geldi.

Her iki örgüt de dünya genelindeki cihat hareketinde etkisini artırmaya çalışıyor. London'daki King's Collage'dan terör uzmanı Katherine Brown'a göre gerek El Kaide gerekse IŞİD yerel terör örgütlerine cihat ideolojisine ulaşmayı mümkün kılan neredeyse "franchising" benzeri bir yöntem kullanıyor.

El Kaide, İslami Mağrip El Kaidesi ve Arap Yarımadası El Kaidesi'ni bünyesinde barındırıyor. Somali'deki El Şebab milisleri de El Kaide lideri Eyman El Zevahiri'ye bağlılık yemini etmiş durumda. IŞİD ise Sina Yarımadası'nda etkili olan Ensar Beyt el Makdis örgütü ile Cezayirli Cund el Halife adlı örgütünü bünyesine katmış bulunuyor.

İki örgüt arasındaki fark

Terör uzmanı Brown'a göre iki örgüt hedefleri açısından ise önemli fraklılıklar gösteriyor. Brown, "El Kaide ile IŞİD arasındaki fark, El Kaide'nin hiçbir zaman yönetme ve bir devlet kurma iddiasında bulunmamış olması. Hedefleri bunun yerine diğer grupların siyasi görüşlerini yerleştirmelerine imkan sağlamak. Buna karşılık IŞİD ise 'yönetebiliriz ve bunu da sizinle birlikte yapabiliriz' diyor. Bu, grupların katıldığı ve süreçte yer aldığı bir model" diyor.

Brown'a göre iki örgüt arasındaki bir diğer farklılık ise stratejilerinde yatıyor. Terör uzmanı, El Kaide'nin “uzaktaki düşmanlarla savaşmayı” tercih ederken IŞİD'in menzilinde yakındaki ülkeler bulunuyor. Örgüt şimdiye dek Avrupa ve ABD'deki herhangi bir hedefe yönelik bir saldırı gerçekleştirmiş değil.

IŞİD sınırları aştı

Öte yandan El Kaide uzun zamandır 11 Eylül 2001'de ABD'de ya da 2005 yılında Londra'daki gibi büyük terör saldırıları düzenlemiyor. Brown, Batı ülkelerine yönelik bu tür kapsamlı terör saldırıları düzenlediği dönemde El Kaide'ye oldukça yüklü miktarlarda para aktığını, ancak saldırıların kesilmesinin ardından para musluğunun da kısıldığını belirtiyor.

Buna karşılık IŞİD, bölgedeki El Kaide'den ayrılan veya bağımsız hareket eden örgütler için cazip bir imkan yarattı. Düşünce Kuruluşu Ortadoğu Forumu'ndan Eymen Cevad El Tamimi bunun nedenlerini şöyle açıklıyor:

"Bu grupların IŞİD'e bağlılık yemini etmesine neden olarak, IŞİD'in cihat denince El Kaide'den çok daha başarılı olması adeta bir marka haline gelmesi görülebilir. IŞİD'in birbirine bağlı bir bölgeye sahip olduğunu, sınırları aştığını, bir İslam Devleti için gerekli kriterlere sahip olduğunu ve sınırlarının giderek daha da genişlediğini görüyorlar. Bu durum onlar için IŞİD'i, kendisini sadece bir organizasyon olarak gören El Kaide'den daha çekici kılıyor gibi görünüyor."

El Tamimi, El Kaide liderinin, IŞİD lideri El Bağdadi gibi kendini halife ilan etmediğini, üstelik IŞİD'e karşı giriştiği mücadelenin başarılı olamaması nedeniyle de bir süredir başarısız bir lider olarak görüldüğünü belirtiyor.

İki örgütün halihazırda sadece Suriye'de karşılıklı çarpıştıklarını belirten uzman, ancak bu durumun Yemen'e de yayılabileceğini tahmin ediyor. El Tamimi bazı uzmanların iki örgüt arasındaki bu çekişmenin terörle mücadele konusunda olumlu bir gelişme olabileceği şeklindeki görüşüne ise katılmıyor.