Amerikan Washington Post gazetesinde Anthony Faiola ve Souad Mekhennet tarafından kaleme alınan bir haberde, Türkiye'nin IŞİD'e karşı tutumuna ilişkin çarpıcı iddialar yer aldı. Haberde, iki gazetecinin Reyhanlı'da görüştüklerini söylediği üst düzey IŞİD komutanının "Artık Türkiye'ye gelmek o kadar kolay değil ama gördüğünüz gibi hâlâ bunun yöntemleri var" ifadeleri dikkat çekti.
İki gazetecinin Reyhanlı'daki gözlemlerine dayanan haberde, Ortadoğu'nun en korkulan terör örgütü haline gelmeden önce IŞİD militanlarının Reyhanlı'yı "kendi alışveriş merkezleri" gibi gördüğü ifade ediliyor. Haberde ayrıca, "Türkiye, Suriye lideri Beşar Esad'ın her türlü düşmanına yardım etmek için onların önüne kırmızı halı serdi" deniliyor.
Militanların, Reyhanlı çarşısında üniformalarıyla rahatça gezindiğini, IŞİD ve El Nusra Cephesi'ne mensup yaralıların Türk hastanelerinde tedavi edildiğini, daha da önemlisi Reyhanlı gibi bazı Türk şehirlerinin yabancı savaşçılar ve silahlar için geçiş yolu olarak kullanıldığı iddia edilen yazıda, CHP Reyhanlı İlçe Başkanı Tamer Apiş'in şu ifadeleri yer alıyor:
"Türkiye, Esad'a karşı olan herkesi kabul etti ve şimdi bu insanlar ölüm saçıyor, kendi kötülüklerini yayıyor ve bedelini biz ödüyoruz. Bu Türkiye'nin yaptığı bir felaket."
Washington Post'taki haberde, zaman geçtikçe IŞİD'in ilerleyişi karşısında Türkiye'nin alarma geçtiği, Avrupa hükümetleri ve ABD ile birlikte çalışarak yabancı savaşçılar ile silahların Suriye'ye geçişini kontrol edecek yeni önlemler aldığı belirtiliyor. Ancak buna rağmen, IŞİD'in Türkiye'ye sızmak için yeni yöntemler keşfettiği de anlaşılıyor. Yazıda, "Reyhanlı sokaklarında dolaşan beyaz bir otomobilin arka koltuğunda röportaj veren 27 yaşındaki üst düzey IŞİD komutanı" diye tanıtılan Abu Yusaf isimli kişinin şu ifadeleri yer alıyor:
"Artık Türkiye'ye gelmek o kadar kolay değil. Ben kendim bile buraya kaçakçılar sayesinde geldim ama gördüğünüz gibi hala bunun yöntemleri var... Ülkelere inanmıyoruz, amacımız tüm sınırları yok etmek. Asıl önemli olan İslam ve Sünni saltanatıdır... Biz ABD'den korkmayız, sadece Allah'tan korkarız. Bizimle savaşan herkesle savaşır, bize çiçek uzatana biz de çiçek uzatırız. Ama bizi yakanı, biz de yakarız hem de evinin içine girene kadar. Bu Batılı ülkeler için de geçerli."
Birçoğu ABD ve AB pasaportu taşıyan yabancı savaşçılara yönelik korkunun gittikçe arttığı ifade edilen haberde, bir de ismi açıklanmayan bir Türk yetkilinin iddiaları yer alıyor. Söz konusu yetkili, Batılı müttefiklerin "kötü kişilerin" sınırı geçmemesi için Türk tarafıyla yeterince işbirliği yapmadığı ve sınırlı istihbarat paylaştığı iddia ediliyor. Ancak aynı yetkili, haziran ayında IŞİD Musul'u ele geçirdikten sonra bunun değiştiğini, Avrupalı ve Amerikalıların daha fazla istihbarat paylaştığını ve Türkiye'nin de buna dayanarak bazı yabancı savaşçıların yakalanması için destek verdiğini belirtiyor.