Uluslararası haber ajansı AFP, Lübnan'ın başkenti Beyrut'tan IŞİD kontrolündeki Suriye topraklarına giden yolcu otobüslerinin hikayesini sayfalarına taşıdı. IŞİD kontrolündeki Rakka, Menbiç ya da El Bab şehirlerinde yaşayan ailelerine ilaç, yiyecek, kıyafet ya da nakit para götürenlerin ölüm tehlikesini göze aldıkları bildirildi.
Hürriyet'in aktardığı, "Beyrut'un kalbindeki bir otobüs terminalinde yolcu arayan şoförler, 'Rakka! Menbiç! El Bab!' diye bağırıyor" cümlesiyle başlayan AFP haberinde; 40'lı yaşlarındaki otobüs şoförü Ebu Ali'nin şu sözlerine yer veriliyor: "İlk IŞİD kontrol noktasına varmadan hemen önce, otobüsteki herkes sigaralarını atıyor... Tütün kokusu gitsin diye otobüse de parfüm sıkıyoruz. Aksi takdirde, kırbaçlanırız!"
Ebu Ali'nin kullandığı otobüs, Suriye'nin kuzeyindeki Menbiç bölgesine hareket etmek üzere terminalde beklerken Cevad adıyla AFP'ye konuşan bir diğer şoför ekliyor: "Hatta sigara içip içmediğimizden emin olmak için ellerimizi bile kokluyorlar."
Beyrut limanı yakınlarındaki Charles Helou otobüs terminalindeki her iki şoför de IŞİD tarafından cezalandırılmaktan korktukları için takma isimlerle konuşuyor. Bir başka şoför ise yüzlerini ya da araçlarının plakalarını görüntülenmemelerini istiyor: "Bu insanlar çok tehlikeli. En küçük bir detaydan bile otobüslerimizi tanıyabilirler."
Beyrut'taki Charles Helou terminali, IŞİD kontrolündeki Suriye topraklarıyla dış dünya arasındaki ender bağlantılardan biri. Otobüsleri kullanan yolcuların büyük bölümü, IŞİD'in eline geçen kasaba ve kentlerdeki evlerine giden Suriyeliler. Haftada iki sefer gerçekleştiren otobüslere binerek; ailelerine ilaç, yiyecek, kıyafet ya da nakit para götürüyorlar. Otobüslerde genellikle üç yolcudan fazlası olmuyor. Kurye gibi çalışan otobüs şoförleri de artık Suriye'de bulunması zor olan eşyaları yanlarında taşıyor.
Menbiç'ten Beyrut'a dönen Muhammed adlı bir şoför, "Kahve, neskafe ve çocuk kıyafetleri getiriyoruz" diyor. Şoför Ebu Ali, IŞİD kontrolündeki bölgede çok pahalı olduğu için Beyrut'tan koli koli şeker taşıdıklarını söylüyor ve ekliyor: "Ama salam, sosis, sucuk gibi besinler kesinlikle yasak. Çünkü IŞİD militanları bunların üzerinde 'helal' yazsa bile, emin olamıyor."
Şam üzerinden Suriye'nin doğusundaki antik Palmira kentine ulaşıyor. Araçlar ardından da kuzeybatıya doğru, yani Türkiye sınırı yakınlarındaki Rakka, Menbiç, Maskana ve El Bab'a yöneliyor. Bu yolculuk, bölgedeki yoğun çatışmaların yanı sıra; ABD öncülüğündeki koalisyon, Rusya ve rejim güçlerinin bombardımanı nedeniyle oldukça tehlikeli.
Geçmişte dört saat süren yolculuğun şu an 24 saat aldığını belirten Ebu Ali, "Çatışmalar şiddetlendiğinde, rejim bizim geçmemize izin vermiyor. Bu durumda biz de bir ya da iki geceyi yolda geçirmek zorunda kalıyoruz" diyor.
Bazı otobüsler ise varış noktasına hiçbir zaman ulaşamıyor. "Bir meslektaşım birkaç gün önce çatışma çıktığında, Palmira yolundaydı. Haberlerde otobüsünü görüp tanıdım. Ön tarafı tamamen paramparça olmuştu. Başaramadı" diyen şoför Muhammed, bu tehlikeli yolculuk sırasında kaybettiği bir arkadaşından üzüntüyle bahsediyor.