İngiltere merkezli Çatışma ve Silahlanma Araştırmaları (CAR) adlı örgütün, Avrupa Birliği'nin görevlendirmesiyle Suriye ve Irak'ta yürüttüğü incelemelerin sonuçları açıklandı. Hazırlanan "IŞİD'in Silahları" (Weapons of the İslamic State) adlı rapora göre, Irak ve Suriye'de kullanılan silahların büyük bir bölümü Avrupa Birliği ülkelerinde üretildi.
Silahların gönderilmesinde Türkiye ve Ürdün rotasının sıkça kullanıldığı da iddia edildi. IŞİD’in silahların bir kısmını aynı çatı altında birleşen Suriye’deki muhalif gruplarla çatışmalar sırasında ele geçirmiş olması güçlü ihtimal olarak nitelendirildi, rapora göre cihatçı militanlar Irak ve Suriye ordularının cephaneliklerini de yağmaladı. Ancak yine bu muhalif grupların “değişen kimlik ve sadakatleri, Ürdün ve Türkiye’deki sınır bölgelerinden geçiş yapmanın mümkün olması” göz önüne alındığında IŞİD’in bu silah ve muhimmatı doğrudan temin etmiş olabileceği ifade edildi.
Cumhuriyet'te yer alan habere göre küresel çapta pek çok kez tartışılan ve farklı kurumların raporlarına konu olan Suriye ve Irak’ta muhaliflere gönderilen silahların IŞİD’in eline geçtiği iddiası, Avrupa Birliği’nin (AB) görevlendirdiği Britanya merkezli Çatışma ve Silahlanma Araştırmaları (CAR) örgütünün incelemesinin sonuçlarının açıklanmasıyla bir kez daha gündeme geldi. CAR denetçileri üç yıl boyunca bölgede 40 binden fazla cephane parçası ve silahı belgeleyerek, bu malzemenin nereden geldiğini ortaya çıkarmaya çalıştı.
CAR denetçilerinin Suriye ve Irak’ta üç yıl boyunca 40 binden fazla cephane parçası ve silahı belgeleyerek hazırladığı “IŞİD’in Silahları” başlıklı rapora göre, bölgede kullanılan silahların büyük bir bölümü AB ülkelerinde üretildi. Raporda IŞİD’in eline geçen silahların geldiği muhtemel ülkeler arasında Türkiye’nin de adı geçiyor. Araştırmacılar Washington ve Riyad’ın Doğu Avrupa ülkelerinden satın aldığı, resmi belgelere göre ABD ve Suudi Arabistan silahlı güçlerinde kalması gereken milyarlarca dolarlık silahı AB hukukunu kısmen çiğneyerek, bazen gizli operasyonlarla Özgür Suriye Ordusu gibi gruplara aktardığını öne sürdü.
Raporda ayrıca 22 Mayıs 2017’de Irak’ın Musul kentinin batısında bir evde Bosna Hersek menşeli ve Türkiye’ye ihraç edilmiş iki kasa mühimmat ele geçirildiği kaydedildi. Sözü geçen mühimmatın 1997 ve 1998 yıllarında Bosna Hersek’te üretilmiş olup, ele geçirilen iki kasanın Türkiye’ye gönderilen 5 milyon şarjörlük sevkiyatın bir parçası olduğu tahmin ediliyor.
Bosnalı yetkililer o yıllarda Türkiye İçişleri Bakanlığı’nın talebiyle böyle bir sevkiyatın yapıldığını doğrularken, rapora göre CAR’ın Türkiye’den yaptığı resmi açıklama talebine henüz bir yanıt verilmedi. CAR, bu mühimmatın Türkiye’de silah pazarında erişilebilir olmadığına ve Musul yakınlarında ele geçirildiği sırada bölgede bu mühimmata sahip başka silahlı grupların bulunmadığına dikkat çekti.
Raporda ABD ve Suudi Arabistan’ın sağladığı silahların bazılarının sadece haftalar içinde IŞİD’in eline düştüğüne de dikkat çekildi. Örneğin Bulgar simsarlar tarafından ABD’ye satılan tanksavar füzesi parçaları yalnızca 59 gün sonra örgütün eline geçmiş. Rapora göre silahların yüzde 30’undan fazlası Macaristan, Bulgaristan, Romanya ve Almanya’daki fabrikalarda üretilmiş, silahların yarısından fazlasının ise Rusya ve Çin yapımı.