Halk TV yazarı İsmail Saymaz, İYİ Parti Grup Başkanvekilleri İsmail Tatlıoğlu, Erhan Usta ve Müsavat Dervişoğlu’nun, CHP Genel Merkezi’ne giderek Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile AKP’nin başörtüsü serbestisi getiren Anayasa değişikliği teklifiyle ilgili gizli bir görüşme yaptığını yazdı. Söz konusu görüşmenin yarım saat sürdüğünü belirten Saymaz, “Ben, CHP’nin önerilerinin kabul görmediği izlenimini edindim. Kriz halen sürüyor” görüşünü ifade etti.
İYİ Parti’nin 2 Ocak Pazartesi akşamı parti içinde gerçekleştirdiği toplantıda, başörtüsüne ilişkin anayasa teklifinde nasıl bir tutum alınacağını konuştuğunu aktaran Saymaz, AKP’nin teklifine karşılık alternatif bir metin hazırlandığını belirtti. Saymaz, “Aile kurumunu düzenleyen 41. maddede çocuk istismarının önüne geçmeye yönelik düzeltme öneriliyor. 24. maddede de örtünme davranışını dini inançla sınırlamayan ve laik kadınları koruyan bir çerçeve düşünülüyor” bilgisini aktardı.
Görüşme sürerken Tatlıoğlu, Usta ve Dervişoğlu’nun CHP Genel Merkezi’ne giderek Kılıçdaroğlu ile gizli bir görüşme yaptığını yazan Saymaz, devamını şöyle anlattı:
“Kılıçdaroğlu, başörtüsü meselesini halledilmesi için stratejik hamleler önerdi. İYİ Partililer, ‘Farklı yollara sapmak doğru değil. En uygun yol, CHP’nin de ‘evet’ demesidir’ diye konuştu. İYİ Partililer, yarım saat süren görüşmeden sonra otele döndü ve konuşulanları Akşener’e anlattı. Ben, CHP’nin önerilerinin kabul görmediği izlenimini edindim. Kriz halen sürüyor. Altılı Masa’daki diğer partiler de, ‘evet’ demeye yatkın. Bu durumda CHP, Altılı Masa’daki birliği koruyabilmek adına, fakat kitlesini öfkelendirmeyi göze alarak, teklife, ‘evet’ diyebilir.”
Öte yandan Saymaz, yazısında, suikast sonucu öldürülen eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş hakkındaki “FETÖ ajanı” iddialarına dikkati çekti. Ateş’in babadan ülkücü olduğunu, baba-oğul gibi olduğu MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman’ın 2007-2019 yıllarında TBMM’de danışmanı olduğunu ifade eden Saymaz, ayrıca Ateş’in 15 Temmuz sonrası MHP’deki ‘FETÖ Komisyonu’nun başında olduğuna işaret etti.
“15 Temmuz sonrası kamudan çok sayıda FETÖ’cü çıkarılırken, kimi MHP’liler ve Ülkücüler de ihraç edildi. Bu kişiler yaşadıkları il ve ilçelerde MHP örgütlerine başvurarak, Ülkücü olduklarına ilişkin referans buldu. MHP’liler de isimleri listeleyerek, genel merkeze gönderdi. MHP Genel Merkezi, ‘mağdurların’ taleplerini karşılamak için Büyükataman başkanlığında komisyon kurdu. Ancak Büyükataman ilgilenemediği için komisyonun başkanlığını Ateş üstlendi. Ateş, iki yıl boyunca başvuruları kabul etti. Generalleri, emniyet müdürlerini, yüksek bürokratları dinledi. Bakanlıklara ve OHAL komisyonlarına listeler yolladı. Ateş’in yazı ve listeleri doğrultusunda çok sayıda kişi işe geri döndü” bilgisini aktaran Saymaz, “Ateş, eğer FETÖ’cüyse neden böyle kritik bir göreve getirildi? Nasıl Hacettepe Üniversitesi’nde akademisyen olabildi?” diye sordu.
Saymaz, “FETÖ’cülük suçlaması, Ülkücülerin teşkilat içi kavgasına alet ediliyor. Kimileri FETÖ’cülük suçlamasını, cinayetin hafifletici nedeni olarak ileri sürebiliyor” diye yazdı.
Yazının tamamını okumak için tıklayın.