İsrailli yetkililerle gizli temasları ortaya çıkan İngiltere Uluslararası Kalkınma Bakanı Priti Patel görevinden istifa etti. Patel resmi ziyaret için Uganda'da bulunuyordu. Başbakan Theresa May tarafından acil olarak geri çağırmıştı
Resmi ziyaret için gittiği Uganda'dan Başbakan Theresa May tarafından bugün acil bir şekilde ülkeye çağırılan Patel, Başbakanlık Ofisi "10 Numara"da 30 dakika süren görüşmenin ardından istifa dilekçesini verdi. Priti Patel'in İsrail'de ağustos ayında yaptığı tatil sırasında 2 gün boyunca bazı İsrailli siyasetçiler, sivil toplum örgütleri ve şirketler ile ülkesinin Dışişleri Bakanlığının bilgisi dışında görüştüğü ortaya çıkmıştı.
Patel, söz konusu görüşmelerle ilgili haberlerin basında yer almasından sonra yaptığı açıklamada, görüşmelerin Dışişleri Bakanı Boris Johnson'ın bilgisi dahilinde olduğunu söylemiş ancak Johnson bunu doğrulamamıştı. Priti Patel daha sonra yaptığı açıklamada ise Dışişleri Bakanlığına da Boris Johnson'a da görüşmeler öncesinde bilgi vermediğini kabul ederek, özür dilemişti.
Ancak Patel'in tartışılan temaslarına ilaveten İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Güvenlik Bakanı Gilad Erdan ve Dışişleri Bakanlığı yetkilisi Yuval Rotem ile de bir araya geldiği öğrenilmişti.
Ana muhalefetteki İşçi Partisi Priti Patel'e istifa çağrısı yaparken, Başbakan Theresa May'den de olayla ilgili soruşturma başlatmasını istemişti. Patel'in, temasları sırasında "İsrail'in Muhafazakar Dostları" (CFI) adlı lobi grubunun onursal başkanı Lord Stuart Polak'ı yanına alması da tepki çekmişti. Priti Patel, bir dönem CFI'nin başkan yardımcılığını da yapmıştı.
Patel'in İsrail görüşmelerinde Uluslararası Kalkınma Bakanlığının yetki alanına giren konuların ele alınması ve muhataplarına "Bakanlık" sıfatıyla sözler vermesi tartışma yaratmıştı.
Priti Patel'in, İngiltere'nin Filistin'e ayırdığı yıllık 68 milyon sterlinlik yardım bütçesini küçültmeye çalıştığı iddia ediliyordu. Adı İngiltere'de iktidardaki Muhafazakar Partinin lider adayları arasında da geçen Patel, İsrail lobisiyle yakın ilişkisini, liderlik yarışında kendisine bağış ve nüfuz sağlamak için kullanmakla suçlanıyordu.