İstanbul 2010 Kültür Başkenti'nin en görkemli etkinliği
T24 - Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi (SSM), İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti ve Sabancı Holding sponsorluğunda 5 Haziran'da açılan "Efsane İstanbul: Bizantion'dan İstanbul'a - Bir Başkentin 8000 Yılı" adlı sergiye 4 Eylül'e kadar ev sahipliği yapıyor.8000 yılı anlatan eserler / Fotoğraf Galerisi 
İstanbul 2010 Kültür Başkenti kapsamındaki en büyük etkinlik olarak gösterilen sergide, Marmaray Projesi kapsamındaki Yenikapı kazılarıyla daha da geriye giden İstanbul’un 8000 yıllık tarihi 500’ü aşkın eserle anlatılıyor. Sergi, Bizantion’dan Nea Roma’ya, Constantinopolis’ten İstanbul’a, Bizans ve Osmanlı İmparatorluklarına başkentlik yapmış kentin görkemli tarihine de ışık tutuyor.Serginin en dikkat çekici yönlerinden biri, ticaret, hediye ve 4. Haçlı Seferi’nde olduğu gibi yağma yoluyla çeşitli ülkelere dağılmış hazineleri bir araya getirmesi. Sergi İngiltere, Almanya, Fransa, İtalya, Vatikan, Macaristan, Yunanistan, Avusturya, Belçika, Hollanda, İrlanda, Katar, Portekiz ve Rusya’daki önde gelen kurumlardan seçilen eserlere ev sahipliği yapıyor. Sergideki eserler 58 müzeden seçildi 
Sergide ayrıca Türkiye’deki devlet müzeleriyle özel müze ve koleksiyonlardan seçilen eserler de yer alacak. Yurtdışından 39, Türkiye’den 19 olmak üzere toplam 58 müzeden seçilen geniş yelpazedeki eserler, sergi aracılığıyla ilk kez bir arada sunuluyor.Sergide, İstanbul’un bir Roma garnizonu iken, Doğu ve Batı Roma’nın ayrılmasından sonra giderek başkente dönüşmesi, Bizans İmparatorluğu’nun gelişme, duraklama ve çöküş evrelerinden sonra 1453 yılında Osmanlılar tarafından fethedilmesiyle yeni bir doğuşa sahneolması anlatılıyor. İmparatorluk başkenti İstanbul’un Avrupa tarihiyle özdeşleşen geçmişininparlak ve çalkantılı evreleri yansıtılarak, şehrin devraldığı çeşitli din ve inanç mirasınınoluşturduğu zengin gelenek etkileyici bir şekilde anlatılıyor.'Kültürel mirası koruma bilincinin gelişmesini hedefliyoruz'Sergiyle ilgili bilgi veren Sergi Küratörü SSM Müdürü Dr. Nazan Ölçer, “İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti etkinlikleri çerçevesinde, hem 15 milyon nüfuslu İstanbul kentinin sakinlerine hem de tüm dünyaya, İstanbul’un 8000 yıl önceye uzanan tarihini ve farklı kültürlerin karışımından doğan kozmopolit kimliğini, kapsamlı bir sergiyle hatırlatmanın faydalı olacağını düşündük. Sergiyle, toplumun her kesimine içinde yaşadıkları kentin tarihini ve kültürel mozaiğini tanıtarak, kent bilincinin oluşmasına katkıda bulunmayı amaçlıyoruz. Bu bağlamda, İstanbullulara nasıl bir kültürel zenginlik içinde yaşadıklarını göstererek, kültürel mirası koruma bilincinin gelişmesini hedefliyoruz. İnanıyorum ki Efsane İstanbul sergisini gezen herkes, İstanbul’u yeniden keşfetme arzusuyla dolacak” dedi. Yazı ve fotoğraf: Ebülfez Demirdaş (MİHA)
İstanbul 2010 Kültür Başkenti kapsamındaki en büyük etkinlik olarak gösterilen sergide, Marmaray Projesi kapsamındaki Yenikapı kazılarıyla daha da geriye giden İstanbul’un 8000 yıllık tarihi 500’ü aşkın eserle anlatılıyor. Sergi, Bizantion’dan Nea Roma’ya, Constantinopolis’ten İstanbul’a, Bizans ve Osmanlı İmparatorluklarına başkentlik yapmış kentin görkemli tarihine de ışık tutuyor.Serginin en dikkat çekici yönlerinden biri, ticaret, hediye ve 4. Haçlı Seferi’nde olduğu gibi yağma yoluyla çeşitli ülkelere dağılmış hazineleri bir araya getirmesi. Sergi İngiltere, Almanya, Fransa, İtalya, Vatikan, Macaristan, Yunanistan, Avusturya, Belçika, Hollanda, İrlanda, Katar, Portekiz ve Rusya’daki önde gelen kurumlardan seçilen eserlere ev sahipliği yapıyor. Sergideki eserler 58 müzeden seçildi Sergide ayrıca Türkiye’deki devlet müzeleriyle özel müze ve koleksiyonlardan seçilen eserler de yer alacak. Yurtdışından 39, Türkiye’den 19 olmak üzere toplam 58 müzeden seçilen geniş yelpazedeki eserler, sergi aracılığıyla ilk kez bir arada sunuluyor.Sergide, İstanbul’un bir Roma garnizonu iken, Doğu ve Batı Roma’nın ayrılmasından sonra giderek başkente dönüşmesi, Bizans İmparatorluğu’nun gelişme, duraklama ve çöküş evrelerinden sonra 1453 yılında Osmanlılar tarafından fethedilmesiyle yeni bir doğuşa sahneolması anlatılıyor. İmparatorluk başkenti İstanbul’un Avrupa tarihiyle özdeşleşen geçmişininparlak ve çalkantılı evreleri yansıtılarak, şehrin devraldığı çeşitli din ve inanç mirasınınoluşturduğu zengin gelenek etkileyici bir şekilde anlatılıyor.'Kültürel mirası koruma bilincinin gelişmesini hedefliyoruz'Sergiyle ilgili bilgi veren Sergi Küratörü SSM Müdürü Dr. Nazan Ölçer, “İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti etkinlikleri çerçevesinde, hem 15 milyon nüfuslu İstanbul kentinin sakinlerine hem de tüm dünyaya, İstanbul’un 8000 yıl önceye uzanan tarihini ve farklı kültürlerin karışımından doğan kozmopolit kimliğini, kapsamlı bir sergiyle hatırlatmanın faydalı olacağını düşündük. Sergiyle, toplumun her kesimine içinde yaşadıkları kentin tarihini ve kültürel mozaiğini tanıtarak, kent bilincinin oluşmasına katkıda bulunmayı amaçlıyoruz. Bu bağlamda, İstanbullulara nasıl bir kültürel zenginlik içinde yaşadıklarını göstererek, kültürel mirası koruma bilincinin gelişmesini hedefliyoruz. İnanıyorum ki Efsane İstanbul sergisini gezen herkes, İstanbul’u yeniden keşfetme arzusuyla dolacak” dedi. Yazı ve fotoğraf: Ebülfez Demirdaş (MİHA)