İstanbul Film Festivali dün düzenlenen açılış töreniyle başladı. Sunuculuğunu Mehmet Ali Alabora'nın yaptığı gecede Emek Sineması'nın kapatılması protesto edildi. Salondaki bir grup, ''Emek bizim, İstanbul bizim'' pankartı açtı. Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'ndaki törene, İKSV Başkanı Bülent Eczacıbaşı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, sinema ve tiyatro dünyasından çok sayıda sanatçı ve sinemaseverler katıldı.
Dünyaca ünlü, ödüllü oyuncu Patricia Arquette ve usta yönetmen Bille August da açılış töreninde hazır bulundu.
Törenin sunuculuğunu yapan tiyatro sanatçısı Mehmet Ali Alabora, açılış konuşmasında, Beyoğlu'nda bulunan ve yıkılmasına karar verilen Emek Sineması'na vurgu yaparak, bu sinemanın 28 yıl boyunca ayakta kaldığını söyledi.
Bu sırada salonda bulunanlardan bazıları, ''Emek bizim, İstanbul bizim'' pankartı açtı. Bu pankart salondakiler tarafından alkışlandı. Salonda bulunanlar, Mehmet Ali Alabora'nın, ''Emek Sineması, İstanbullular için büyük bir kayıptır'' sözlerini de alkış yağmuruna tuttu.
Törende, İstanbul Film Festivali'nde gösterimi yapılacak filmlerin kısa tanıtımları yapılırken, sponsorlar tarafından desteklenen 9 farklı bölüm de gösterimi yapılacak filmlerden kesitlerle sunuldu.
Sahneye çağrılan oyuncu Selma Ergeç, festivalin Altın Lale Ulusal ve Uluslararası Yarışma filmleri ile Avrupa Konseyi Sinema Ödülü için yarışacak filmleri izleyicilere tanıttı.
Bu yılki açılış törenine katılan Patricia Arquette ve yönetmen Bille August da sahneye çağrıldı.
Festivalde gösterilecek Roman Coppola'nın ''Erkek Aklı'' filminin oyuncularından Arquette ve festival filmlerinden ''Lizbon'a Gece Treni''nin yönetmeni August, festivalin yeni bölümlerinden ''Kadın Hikayeleri'' ve ''Edebiyattan Beyazperdeye''yi sundu.
Festivalin 13. İstanbul Bienali işbirliğiyle bu yıla özel hazırladığı ''Ben Kentli - Vatandaş Değil Miyim Barbarlık, Sivil Uyanış ve Şehir'' başlıklı bölümü ise geçen yıl festivalin ''Altın Lale Ulusal Yarışma Jürisi''nde yer alan oyuncu Nazan Kesal tarafından sunuldu.
Törende onur ödülleri, emektar oyuncular Lale Belkıs ve Ahmet Mekin ile görüntü yönetmeni Aytekin Çakmakçı ve senarist Ayşe Şasa'ya verildi.
Ödülünü, eski milletvekili ve oyuncu Ediz Hun'un elinden alan Lale Belkıs, Hun'un bir filminde kendisine okkalı bir tokat attığı ve bu ödülü de kendisinden özür dilemek için verdiği esprisini yaptı. Belkıs daha sonra, ''Bizleri sizler ödül alır hale getirdiniz. Bu ödülü sanatçılar ve tüm kadınlar adına alıyorum'' diyerek, teşekkür etti.
Görüntü yönetmeni Aytekin Çakmakçı'ya ödülünü oyuncu Hande Ataizi verirken, ödül almaya gelemeyen senarist Ayşe Şasa'nın ödülünü ise Mehmet Ali Alabora'nın elinden yönetmen Semih Kaplanoğlu aldı.
Onur ödülüne layık görülen emektar oyuncu Ahmet Mekin'in ödülünü ise birlikte bazı filmlerde oynadığı Türkan Şoray sundu.
Şoray, ödülü Mekin'e verirken, "Bu gece bana çok güzel bir görev verildi. Türk sinema tarihine adını altın harflerle yazdıran Ahmet Mekin" ifadesini kullandı.
Türkan Şoray'ın, Ahmet Mekin'e bakarak, "Çok güzel bakıyorsunuz" demesi salonda gülüşmelere neden olurken, Şoray, ''Gözlerini gözlerime dikmiş" dedi.
Ahmet Mekin de Şoray'a sarıldı. Bu sırada araya giren Mehmet Ali Alabora, iki oyuncunun birlikte oynadıkları ''Selvi Boylum Al Yazmalım" filmine atıfta bulunarak, "Sevgi nedir?" diye sordu.
Türkan Şoray, Mekin'e bu kez de "Türk sinemasına yıllarca emek vermiş dev aktör Ahmet Mekin, bu ödülü fazlasıyla hak ettin" dedi.
Ödülünü alan Mekin de 57 yıldır sinemanın içinde olduğunu ve hiç kopmadığını belirterek, genç sinemacılara da sinemadan kopmamaları öğüdünü verdi. Mekin, kendisini ödüle layık görenlere teşekkür etti.
Açılış töreninde, İspanyol yönetmen Pedro Almodovar'ın ''I'm So Excited / Aklımı Oynatacağım'' filminin gösterimi yapıldı.
32. İstanbul Film Festivali, 14 Nisan'a kadar Beyoğlu'nda Atlas, Beyoğlu, Pera Müzesi, Nişantaşı'nda City's, Ortaköy'de Feriye ve Kadıköy'de Rexx olmak üzere 7 salonda izleyicilerle buluşacak. Festivalde, sinemaseverlere 20'nin üzerinde bölümde 200'ü aşkın film gösteriminin yanı sıra usta sinemacıların katılacağı söyleşiler, atölye çalışmaları ve sinema dersleri de yapılacak.