'İstanbul'da binaları güçlendirmek çıkmaz sokak'

'İstanbul'da binaları güçlendirmek çıkmaz sokak'

T24 - İnşaat mühendisi eski öğretim üyesi ve Ak Parti Kayseri milletvekili Prof. Dr. Pelin Gündeş Bakır, İstanbul’da deprem riskine dikkat çekerek, "İstanbul’da toptan göçecek binalar için güçlendirme, çıkmaz sokaktır. Türkiye’de yapılan araştırma sonuçlarına göre istenen şartlar arandığında binalarımızın yüzde 90’ı depreme dayanıksız çıkacaktır. Sadece, İstanbul’da bu yönetmeliğe göre dayanıksız yapıların hepsini güçlendirmeye kalksak en az 25 milyar dolar ve 25 sene zaman gerekir. Eğer acilen yeni projeler geliştirilmezse, İstanbul önümüzdeki 12 yılda bir gecekondular şehri olacaktır" dedi.

Hürriyet gazetesinin haberine göre; TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu Üyesi, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Üyesi, İTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü eski Öğretim Üyesi, Ak Parti Kayseri Milletvekili Prof.Dr. Pelin Gündeş Bakır, Marmara depreminin yıldönümü nedeniyle Jeoloji Mühendisleri Odası Kayseri Temsilciliğinde açıklamalar yaptı. Oda Temsilcisi Adnan Evsen’in dün Kayseri’nin Sarıoğlan İlçesinde dün meydana gelen 4.5 büyüklüğündeki depremle ilgili verdiği bilginin ardından söz alan Prof.Dr. Pelin Gündeş Bakır, depremlere karşı en büyük risk taşıyan ilin İstanbul olduğunu söyledi. Bu nedenle yapı stokunun nasıl dayanıklı hale getirileceğinin önemli olduğunu belirten Bakır şunları söyledi:

"2007 Türk Deprem Yönetmeliği’ne göre mevcut yapı stokumuz incelendiğinde, binalarımızın yüzde 90’ı depreme dayanıksız çıkacaktır. Sadece İstanbul’da bu yönetmeliğe göre dayanıksız yapıların hepsini güçlendirmeye kalksak en az 25 milyar dolar ve 25 sene zaman gerekir. 1999 depremleri, depremlerde can kayıplarının ’toptan göçme’ veya ’yassı kadayıf biçimli göçme’ yaşayan binalarda olduğunu göstermiştir. Binaları güçlendirmek yerine yıkmak daha akılcı bir çözümdür."

Binaları güçlendirmek yerine yıkıp, yeni depreme dayanıklı konutlar üretip, nüfusu İstanbul’un güneyindeki faylardan uzağa taşımanın daha açılcı bir seçenek olduğunu söyleyen Bakır, "Bilim ve akıl, İstanbul’daki mevcut yapı stoğunu güçlendirmenin çıkmaz sokak olduğuna işaret etmektedir. Bu bağlamda, ’İstanbul’a iki yeni şehir projesi’ büyük bir vizyonun tezahürü bir proje olarak ortaya çıkmaktadır” dedi.

Karadeniz kıyılarında kurulacak şehirlerin hem Türkiye, hem de dünya için cazibe merkezleri olacağını, insanların can güvenliğini sağlayacağını ifade eden millmetvekili Pelin Gündeş Bakır, "Sanayinin geliştiği Çatalca, Çerkezköy ve Çorlu gibi ilçelere uydu kentlerin taşınması da doğru bir seçenek olarak ortaya çıkmaktadır" diye konuştu.

Belediyeler daha fazla kat izni vermeli

Göçme riski olduğu belirlenen binaların yıkılıp yeniden yapılmalarını teşvik etmek için belediyelerin daha fazla kat izni vermesi gerektiğine değinen ve önlem alınmadığı takdirde önümüzde 12 yıl içinde İstanbul’un gecekondu kentine dönüşeceğini söyleyen Bakır , konuşmasını şöyle tamamladı:

"Gecekondular için de daha büyük inşaat alanları ve daha fazla kat izni sağlanarak, bunların yıkılıp yerlerine depreme dayanıklı sitelerin yapılması hem can güvenliğinin sağlanması açısından kazançtır, hem büyük şehirlerimizin gecekondulardan kurtulmaları için kazançtır, hem de gerek müteahhit gerekse gecekondu sahibi için kazançtır. Bazı meslektaşlarımızın daha fazla kat izni vermek, daha fazla inşaat oturum alanı sağlamak gibi teşviklerin İstanbul gibi büyük şehirlerde nüfusu engellenemeyecek biçimde arttıracağı hususunda endişeleri vardır. Ancak benim görüşüme göre bu endişeler yersizdir. Zira su yolunu bulur. Gelişme potansiyeli olmayan bir bölgeye istediğiniz kadar teşvik verin, orayı geliştiremezsiniz. Gelişme potansiyeli olan yerlere siz istediğiniz kadar sınırlar, tahditler, yasaklar koyun, vatandaş yine orayı bir şekilde geliştirir ama siz yaptığınız baskıyla vatandaşı yasal olmayan yollara sevk edersiniz.

Önümüzdeki 12 yıl içinde İstanbul’da toplam konut ihtiyacının 8 milyon civarında olacağı tahmin edilmektedir. Eğer acilen yeni projeler geliştirilmezse İstanbul önümüzdeki 12 yılda bir gecekondular şehri olacaktır. Ayrıca, büyük bir İstanbul depremi beklendiğinden, insanlarımızın can güvenliği açısından da bu çözüm, İstanbul için mecburi gözükmektedir."