'İstanbul'dan 1300 uçak iniş kalkışı var ama bu trafiği 90 kontrolör yönetiyor!'

'İstanbul'dan 1300 uçak iniş kalkışı var ama bu trafiği 90 kontrolör yönetiyor!'

İstanbul Milano seferini yaparken motoru yanan THY uçağının Atatürk Havalimanı’nda iniş yaparken çarptığı pistin geçici bir süre için devre dışı kalması hava trafiğini de olumsuz etkiledi. Pist kullanıma kapatıldıktan sonra hareket noktalarından kaldırılan uçakların havada iniş sırası beklemesinin kulenin planlama hatasından kaynaklandığını söyleyen Hürriyet yazarı Akif Beki, kontrolörlerin iş yoğunluğuna dikkat çekti. Beki “Devlet Hava Meydanları İşletmesi DHMİ'nin kontrolör mevcudu bu trafikle baş etmeye yetiyor mu? Bir de bu yanından bakın. Günde bin 300 iniş kalkış, muazzam. Bu yoğunluğu yöneten hava trafik kontrolörü sayısı ise sadece 90'mış. Sonuç, ortada” dedi.

Akif Beki’nin Hürriyet gazetesinin bugünkü (30 Nisan 2015) nüshasında yayımlanan, “Bu uçak ne yapıyor?” başlıklı yazısının ilgili kısmı şöyle:

Bildiniz; şekilde görüldüğü gibi, İstanbul semalarında yılankavi bir rota izleyerek dönbabam dönüyor.

Diğer bir deyişle, havada helezonik daireler çizerek vakit öldürüyor. Milano-İstanbul seferini yapan THY uçağının Atatürk Havalimanı'na inerken piste çarptığı gün oluyor bu.

Feci bir kaza, pilotların soğukkanlılığı sayesinde ucuz atlatılıyor. Kanadı kırık, motoru yanan uçağı ikinci denemede salimen indiriyorlar. Ama kullandıkları pisti de geçici olarak kullanılamaz hale getirerek...

Fotoğraftaki eksantrik havacılık olayı işte o gün yaşanıyor.

* * *

Kazanın üzerinden 10 saat geçmiş. Aşağıda bir pist kapalı. Uçaklar havalimanı üstünde kuyruğa girmiş sıralarını beklerken oyalanıyor.

Ve bunun tek nedeni; kulenin, İstanbul'da yere indiremeyeceği uçakları hareket noktalarından kaldırmış olması.

Kapanan pistin ne zaman açılacağını öngörüp belli bir planlamayla slot verilse bu eziyet yaşatılmayacak. İniş izni almadan hiçbiri kalkamayacağına göre, havada göçmen kuş katarları gibi kuyruk olmayacak uçaklar.

Şekildeki uçak, bir buçuk saatlik yoldan gelip bir buçuk saat de nafile turluyor yukarıda. Havalanmak için izin aldığında bir pist hâlâ devre dışıydı halbuki, havadayken devre dışına çıkmadı. Kaza, uçaklar havalandıktan sonra cereyan etmiş olsa önceden kuledekilere malum olmadığı için suçlayabilir misiniz kimseyi!..

Fakat kaza olmuş, bir pist kapalı. İndirilemeyecek sayıda uçağı birlikte kaldırmak, tamamen planlama hatası. İniş-kalkış zamanını kapasiteye göre ayarlayamama meselesi.

* * *

Başbakan Davutoğlu, Artvin mitinginde Atatürk Havalimanı'ndaki trafik yoğunluğuyla övünüyordu. Diyordu ki, "Biz geldiğimizde 22 havalimanı vardı, şu anda 56. Dün tarihi bir gün. Neden biliyor musunuz? Atatürk Havalimanı rekor kırdı. İstanbul'a bin 338 uçak indi, kalktı. Bu tarihi bir rekor..."

Övünmekte haklı. THY, dünya çapında başarıdan başarıya koşuyor. Meydan sayısı, Türkiye genelinde üç katına çıktı. İstanbul'un çektiği trafik, Avrupa ortalamasını bilmem kaça katladı. Bunlar hep başarı. Ancak Devlet Hava Meydanları İşletmesi DHMİ'nin kontrolör mevcudu bu trafikle baş etmeye yetiyor mu? Bir de bu yanından bakın. Günde bin 300 iniş kalkış, muazzam. Bu yoğunluğu yöneten hava trafik kontrolörü sayısı ise sadece 90'mış. Sonuç, ortada.