İşte 80 milyonun çipli kimliğinin basıldığı merkez

İşte 80 milyonun çipli kimliğinin basıldığı merkez

Yeni çipli kartlar Nüfus Genel Müdürlüğü kampusuna yapılan ve kale gibi korunan merkezde basılıyor. Uluslararası askeri standart 'Tempest NATO Zone 2'ye göre, yapılan binadan dışarıya herhangi bir veri aktarımı mümkün olmadığı gibi, uzaktan kablosuz veri çalınması da olanaksız. Bina dış kaplaması manyetik veri yaymaya karşı izole edilmiş, personel sadece yetkilendirildiği alana özel kartlarıyla girebiliyor, basımın yapıldığı odada kör nokta bırakmayacak kadar çok kamera bulunuyor.

Milliyet'ten Ayşegül Kahvecioğlu'nun habeine göre, yeni çipli kimlik kartı başvuruları ve basımları tüm iller için 2 Ocak’ta başladı. Peki “kişisel verilerin güvenliği” konusunun gündemden düşmediği bir dönemde vatandaşlara ait her türlü bilginin yer aldığı veriler nasıl korunuyor? Kimlikler nasıl bir ortamda basılıyor? Dış kapıdan girer girmez gelen kişi için doğrulama, kimlik tanıma ve yetkilendirme işlemleri başlıyor. Biz de binaya girişimizde basın kartlarımızdaki bilgiler üzerinden oluşturulan ziyaretçi kartlarımızı kullandık ama önce kapıda bir süre kartlarımıza sistem üzerinden "yetkilendirme" yüklenmesini bekledik.

Her kapıdan geçilmiyor

Kartların basımının yapıldığı kata çıkarken hemen her yerde birbirinden cam kapılarla ayrılmış bölmeleri, odalar bulunuyor. Her cam kapıdan herkes geçemiyor. Binada çalışan herkesin özel yetkilendirildiği ve giriş çıkış yapabileceği alanlar belli. Yani kartınızı okutmadan öyle istediğiniz her yere giremiyorsunuz, eğer o bölme için yetkiniz yoksa kapıda kalıyorsunuz. Biz de kişisel verilerimizin bulunduğu ve kimliklerin basıldığı bölmeye geçmek için önce kimliklerimizi okutarak cam bir kapının ardına geçiyoruz. Daha sonra ilginç bir başka kapı daha karşımıza çıkıyor. Yine kimliklerimizi okutarak geçtiğimiz bu kapı, filmlerdeki “ışınlanma” makinalarına benziyor. İç tarafa geçecek herkes tek kişilik bu “tüp” kapıya giriyor ve kapı dönüyor: İşte içerdeyiz.

Güvenlik önlemleri had safhada. Bina Tempest NATO Zone 2 standartlarına göre yapılmış. Yani, uluslararası askeri standarda göre inşa edilmiş. Bu kriterlere göre hazırlanmış bu binadan dışarıya herhangi bir veri aktarımı mümkün olmuyor. Aynı şekilde uzaktan kablosuz veri çalınması da olanaksız kılınıyor. Binanın tüm camları özel bir filmle kaplanmış ve basımın yapıldığı odanın içinde kör nokta bırakmayacak kadar çok kamera bulunuyor. Tüm bina dış kaplaması, manyetik veri yaymaya karşı izole edilmiş, teknik tabiriyle bir Faraday Kafesi oluşturulmuş. Sadece tanımlı kişilerin girebildiği bu alan içinde makina operatörleri ve kalite kontrol elemanları görev yapıyor. Sistem, içeride şöyle işliyor:

Kart asansörü

Başvurudan sonra kartların kişisilleştirilmesi işlemi başlıyor. Kartlar basılıyor ve son olarak kalite kontrol personeli tarafından kartlar tek tek hem görsel olarak hem de çiplerin çalışıp çalışmadığına yönelik kontrolden geçiriliyor. Daha sonra bir “kart asansörü” vasıtasıyla alt kata gönderilerek burada zarflanıyor ve aynı binadaki PTT’ye teslim ediliyor.

Nasıl kullanacağız?

Yeni kimliklerin kurumlarda nasıl kullanılacağı da merak ediliyordu. Kurumlar ancak kendilerine verilen yetkiler doğrultusunda kimlik “doğrulaması” yapabilecek. Bu da kişinin fotoğrafıyla, PIN şifresiyle ya da biyometrisi ile doğrulama yapabilecek. Standart kart okuyucularla kimlik numarası, ad ve soyad bilgileri okunabilecekken, Kart Erişim Cihazları (KEC) ile kurumlar verilen yetkiler doğrultusunda vatandaşın bilgilerine erişebilecek. Yani kurumlar, kartlardaki çipi kendi sistemine okuttuğunda, vatandaşın her bilgisini göremeyecek. Sadece kendisi için tanımlı bilgilere erişebilecek. Mesela bir kurum, öyle tanımlandığı için sadece kişinin fotoğrafına ve ad-soyad bilgisine erişebilecekken, bir başka kuruma daha detaylı bilgilere ulaşabilme yetkisi tanınabilecek. Biyometrik veri ile doğrulama yapma yetkisi verilen kurumlar ancak biyometrik veri ile doğrulama yapabilecek.

Mevcut kimlik yenisini alana kadar geçerli

Yeni kimliklerin dağıtımının 3-4 yıl içinde tamamlanması öngörülüyor. Vatandaşların elinde bulunan nüfus cüzdanları, değiştirilmesini zorunlu kılan haller dışında yenisi ile değiştirilinceye kadar geçerli olacak. Kimlik kartları için başvuru esaslı bir uygulama söz konusu. Tüm vatandaşlar, mevcut nüfus cüzdanı ya da pasaport, ehliyet gibi kimlik yerine geçen belgeleri ve son 6 ay içinde çekilmiş bir biyometrik fotoğrafıyla yeni kimlik için başvurabiliyor. Başvurular, internetten “https://ekimlikrandevu.nvi.gov.tr” adresinden ve “199” numaralı çağrı merkezinden yapılabiliyor. İlçe nüfus müdürlükleri, randevusuz başvuruları da kabul ediyor ancak ciddi yığılmalar olabildiği için yetkililer randevu ile gelinmesinin, işlemlerin hızlıca halledilmesi açısından daha yararlı olduğunu söylüyor.

Vatandaşlar randevulu veya randevusuz nüfus müdürlüğüne gelerek işlemlere başlıyor. Başvuru sırasında kişinin parmak izi, parmak damar izi ve el ayası olmak üzere 3 biyometrik verisi alınıyor. Kişinin biyometrik fotoğrafı da taranarak sisteme konuluyor. Eğer kişinin sistemde kayıtlı adresi bulunmuyorsa, adres beyanı alınıyor. 16 TL’lik “kart ücreti”ni de ödedikten sonra vatandaşa birer PIN zarfı veriliyor. Bu zarfın içinde yeni kimliğini teslim aldıktan sonra kişi tarafından ilçe nüfus müdürlüklerindeki KIOSK’lardan değiştirilebilecek “PIN” şifresi ve kimlik doğrulamaya yönelik “kişisel mesaj”ın yanı sıra, birer PUK şifresi yer alacak. Başvuru tamamlandıktan sonra vatandaşlara artık kimlik kartlarının PTT yoluyla ellerine ulaşmasını beklemek kalıyor. Yeni kimliğini alan vatandaştan, eski kimliğini teslim etmesi istenmiyor ama eski kimlikler, yeni çipli kimlik kişinin eline geçtiği andan itibaren hukuken geçersiz hale geliyor. Geçerlilik süresi 10 yıl olacak kartların kaybedilmesi halinde 32 TL bedel alınıyor.