Genel Başkanlığı'nı AKP'yle yolları ayrılan Ali Babacan'ın gerçekleştirdiği Demokrasi ve Atılım Partisi, parti programını açıkladı. Adaletten basın özgürlüğüne, ekonomiden dış politikaya kadar pek çok konuda hükûmete eleştirilen yöneltilen parti programında, Türkiye'nin temel sorunlarının temelinde Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi'nin yattığına dikkat çekildi.
Ankara Bilkent Oteli'nde gerçekleştirilen ve basına tanıtılan programda, 2017 yılındaki referandum sonucunda yapılan Anayasa değişikliğiyle TBMM ve yargının işlevsizleştiği belirtildi.
DEVA'nın programında Yükseköğretim Kurulu'nun da (YÖK) kaldırılacağı yer alıyor.
Genel başkanın en fazla 10 yıl süreyle görev alacağı parti programına göre, İlkeler ve Değerler Kurulu da oluşturulacak.
İşte Demokrasi ve Atılım Partisi'nin programından dikkat çeken başlıklar
Demokrasi ve Atılım Partisi'nin programında Türkiye'nin siyasal sorunlarının temelinde Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin yattığı vurgusu yapılarak, yeni bir Anayasa'yla birlikte, kuvvetler ayrılığı ve güçlü parlamenter sistemin tesis edilmesi gerektiği vurgulandı.
Türkiye'deki anayasaların toplumun özgürlük ve demokrasi taleplerini yansıtmaktan, toplumsal barışı tesis etmekten uzak kaldığı belirtilen Demokrasi ve Atılım Partisi programında, devletin toplum ve birey tarafından tanımlanmadığı, toplumun ve bireyin kimliğine müdahale eden, ideolojik tarafsızlığı bulunmayan bir yapı olduğuna atıf yapıldı.
2017 yılında gerçekleştirilen referandum sonrası yapılan Anayasa değişikliğiyle demokratik denge ve denetim mekanizmalarının ortadan kaldırıldığı ifade edilen programda TBMM ve yargının işlevini yitirdiğine dikkat çekildi.
Demokrasi ve Atılım Partisi'nin programında yer alan "Basın Özgürlüğü" başlığında, basın özgürlüğünün demokrasinin temel taşı olduğu, özgür ve çoğulcu bir toplum oluşmasına sağladığı belirtilirken, günümüz Türkiye'sinde medya kuruluşlarının önemli kısmının siyaset etkisini girdiği ve propaganda aracı haline geldiğinden ötürü, basının görevini yerine getirmediği ifade edildi.
Sosyal medyanın, yurttaşların fikir ve eleştirilerini paylaştıkları bir ortak olmaktan çıktığı ve bilgiye erişimin giderek zorlaştığı bir mecra haline geldiği saptaması yapılan DEVA Partisi programında, internet mevzuatlarının uluslararası standartlara uygun, ifade özgürlüğünü kısıtlamayacak biçimde uygulanmasını sağlayacak düzenlemelerin hayata geçirileceği vurgulandı.
Programın basın özgürlügü bölümünde dikkat çeken bir başka bölümse, Anadolu Ajansı ve TRT'nin halkın doğru, tarafsız ve bağımsız haber almasını sağlayacak şekilden yeniden yapılacandırılacağı oldu.
DEVA Partisi'nin adaleti, toplumsal ve siyasal yaşamın vazgeçilmez bir ilkesi kabul ettiği vurgulanan programda, toplumun adalet değerlerinden uzaklaştığı ve yaşanan sorunların temelinde adaletin olduğuna dikkat çekildi.
Programda, adaletsiz hukukun sadece "yanlış hukuk" değil, hukukta zorbalık olduğu belirtilirken, hukuk devleti konusunda Türkiye'nin kaybettiği itibarını yeniden kazandırmak ve güçlü demokrasiler seviyesine ulaşılmasının DEVA Partisi'nin öncelikli hedeflerinden biri olduğu ifade edildi.
Türkiye'nin insan haklarına dayalı demokratik bir hukuk devleti olma konusundaki eksikliklerin Kürt sorununun kaynağında yatan temel faktör olduğu saptaması yapılan programda, hayati önem taşıyan bu konunun çözümü için Kürt vatandaşların taleplerinin rahatlıkla tartışılacağı demokratik zemini inşa ederek, özgürlük alanlarının genişletileceği ifade edildi.
Demokrasi ve Atılım Partisi'nin anadili bir çatışma konusu haline getirilmesini doğru bulmadıkları belirtilen programda; tüm vatandaşların anadillerini kullanmaları ve geliştirmeleri için gerekli düzenlemeleri yapacakları vaadinde bulunuldu. DEVA'nın şiddet, sömürü ve ırkçılığı açıkça reddettiği ifade edilirken, işkenceye, insanlık dışı hiçbir davranışa izin verilmeyeceği ve bu konudaki atılması gereken adımların atılacağı belirtildi.
Türkiye'nin başta genç işsizlik olmak üzere işsizliğin yapısal bir sorun olarak devam ettiğine dikkat çekilen programda, işsizlikle mücadelede en etkin yöntemin ekonomide güven ve istikrar ortamının tesis edilerek, yatırımları ve büyümeyi artırmak olduğu vurgulandı.
Herkese nitelikli, adil ücret getiren, sosyal güvenlik kapsamına alınacağına dikkat çeken Demokrasi ve Atılım Partisi programında, işsizlikle ilgili yapısal sorunların çözümünün işgücü piyasası reformları, aktif işgücü politikaları ve mesleki eğitime yeni bir bakış açısı kazandırmaktan geçtiği belirtildi.
Dış politikada Mustafa Kemal Atatürk'ün iç barış ve dünya huzurunu bağdaştıran şiarının bugün de geçerliliği koruduğu ifade edildi. Dış politikanın ulusal çıkarlara uygun ulusal mutabakata dayalı bir temel kazandırılacağı belirtildi.