İtalya'da, denizden göçmen kurtaran uluslararası yardım gemilerine liman kapatma politikası yürüten aşırı sağcı-popülist koalisyon hükümetinin çökmesinin ardından göç konusunda politika değişikliğinin ilk somut örneği yaşandı.
Norveç bandıralı yardım gemisi Ocean Viking'deki 82 göçmenin İtalya'nın Lampedusa limanına girişine izin verildi.
Sınır Tanımayan Doktorlar ve SOS Mediterranee örgütlerinin arama-kurtarma gemisi Ocean Viking, Libya'dan kaçan göçmenleri kurtarmasının ardından 6 gündür denizdeydi.
İtalyan makamları Cumartesi günü, gemideki 82 göçmenin Lampedusa limanında karaya çıkmasına izin verdi. Gemideki göçmenler İtalyan Sahil Güvenlik güçlerine ait teknelere transfer edilerek karaya taşındı.
Fransa İçişleri Bakanı Christophe Castaner da, bu göçmenlerin İtalya, Fransa, Almanya, Portekiz ve Lüksemburg arasında dağıtılması için anlaşmaya varıldığını açıkladı.
Castaner, gelecekte bu gibi vakaların tek tek çözüme kavuşturulması yerine, Avrupa çapında önceden belirlenmiş bir mekanizma ile çözülebilmesi için uzlaşı çağrısı da yaptı.
Bu tür bir anlaşmanın ilk sinyalleri, İtalya'da yeni hükümetin kurulmasının hemen ertesinde ortaya çıkmaya başladı.
Almanya İçişleri Bakanı Horst Seehofer geçen Cuma günü yaptığı bir açıklamada, İtalya'ya denizden ulaşan göçmenlerin yüzde 25'ini Almanya'nın kabul etmeye hazır olduğunu söyledi.
İtalyan basınında yer alan bazı haberlerde de, deniz yoluyla Avrupa kıyılarına ulaşan göçmenlerin AB ülkeleri arasında dağıtılmasını sağlayacak bir mekanizma kurulması için görüşmelerin yapıldığını yazdı. Böyle bir mekanizmanın, her bir göçmen gemisi vakasının günlerce gündem olmasının önüne geçeceği ve dolayısıyla göç karşıtlığıyla yükselen aşırı sağın güç kazanmasının önlenebileceği vurgulanıyor.
Bu anlaşma girişimi, AB'nin İtalya'nın yeni hükümetine destek hamlesi olarak da değerlendiriliyor.
İtalya'da geçen aya kadar koalisyon ortağı olan aşırı sağcı Lig partisi lideri Matteo Salvini, göç karşıtlığını öncelikli politikası haline getirerek bir yılda oylarını yaklaşık 2 katına çıkarmıştı.
Ancak Salvini, analistlerin "siyasi hesap hatası" olarak değerlendirdiği bir hamleyle geçen ay koalisyon hükümetinin sonunu getirmişti.
Salvini'nin koalisyon ortağı popülist 5 Yıldız Hareketi, merkez soldaki Demokratik Parti ile yeni bir koalisyon hükümeti kurunca Salvini kendisini muhalefet sıralarında bulmuştu.
Demokratik Parti, Salvini'nin eski ortağı 5 Yıldız Hareketi'yle koalisyon kurmak için göç politikalarında değişikliğe gidilmesini talep etmişti. Bu iki partinin soldaki Özgürler ve Eşitler partisinin de desteğiyle kurduğu yeni koalisyon hükümeti geçen hafta içinde parlamentodan güvenoyu alarak resmen göreve başlamasının ardından göç politikasında değişikliğe gidileceğinin ilk somut işaretini Ocean Viking vakası ile gösterdi.
Ocean Viking'deki 82 göçmenin İtalya'da karaya çıkmasına izin verilmesi İtalyan basınında "rüzgar değişti" yorumlarıyla duyuruldu.
Salvini'nin göç karşıtı politikalarına destek veren sağ çizgideki Il Giornale gazetesinin haberinde "Rüzgar değişti bile: Hükümet adayı (Lampedusa) güvenli liman olarak verdi" denildi.
Salvini ve göç karşıtı politikalarına karşı çıkan La Repubblica gazetesi ise bugün "Göçmenler konusunda dönüş. İtalya'da duvar çöktü" manşetiyle çıktı.
https://twitter.com/MSF_ITALIA/status/1172833271861927936?s=20
Katolik Kilisesi lideri Papa Francesco'nun "göçmenlere kucak açılması" çağrısını destekler yayınlar yapan Katolik Avvenire gazetesi de "Yardım etmek artık suç değil" başlığını kullandı.
İtalya'da Haziran 2018-Ağustos 2019 arasında iktidarda kalan aşırı sağcı, milliyetçi, popülist 5 Yıldız Hareketi-Lig hükümeti, Akdeniz'de göçmenleri kurtaran sivil toplum kuruluşlarının gemilerine liman açmayı reddediyordu. 5 Yıldız-Lig hükümeti, Başbakan Yardımcısı ve İçişleri Bakanı Matteo Salvini'nin öncülüğünde, denizden göçmenleri kurtararak İtalya'ya getiren gemilere yaptırımlar öngören yasalar hazırlamıştı.
Bu dönemde çok sayıda yardım gemisi, İtalya'nın limanlarını kapaması nedeniyle günlerce denizde bekletilmişti.
Son olarak yine Ocean Viking gemisi geçen ay 350'den fazla göçmenle 2 hafta denizde güvenli liman açılmasını beklemiş, sonunda 6 AB ülkesinin kabul anlaşmasına varmasıyla bu göçmenler Malta'da karaya çıkabilmişti.