İtalya Parlamentosu'nun alt kanadı olan Temsilciler Meclisi’nin Başkanı Laura Boldrini, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası Türkiye’de yaşananlara ilişkin açıklamalarda bulundu. Boldrini, hükümete seslenerek, “Türk yetkilileri, muhalifler de dahil herkesin haklarına saygı duyarak normale dönmeye davet ediyorum” çağrısı yaptı.
Laura Boldrini, Roma’daki Yabancı Basın Derneği’nde katıldığı bir toplantının ardından aralarında Doğan Haber Ajansı İtalya Temsilcisi Esma Çakır'ın da bulunduğu Türk gazetecilerin sorularını yanıtladı.
İtalya devlet protokolünün üç numaralı ismi, darbe girişiminin ardından Avrupa ülkelerinin, "Türkiye’yi yalnız bıraktıklarına dair öz eleştiriler yapmaya başladığının" hatırlatılması üzerine, “Türkiye’yi kesinlikle yalnız bırakmadık. Askeri darbe girişimini kınadık, şu çok açık ki bu tür metotlar asla kabul edilemez” diye konuştu.
"Şimdi ise Türkiye’de, demokratik metotlarla ve kararlılıkla hukukun üstünlüğü üzerinde durarak normale dönülmesinin çok önemli olduğunu" dile getiren Boldrini, “Ancak şu an Türkiye’de uygulanan metotlar konusundaki endişemi de gizleyemeyeceğim; açık suçlamalar olmadan insanlar tutuklandı, yargıçlar ve üniversite profesörleri görevlerinden alındı, basının üzerinde büyük hükümet baskısı olduğu bize söyleniyor. Tüm bunlar kesinlikle bizi çok endişelendiriyor” ifadelerini kullandı.
Türk yetkilileri, muhalifler de dahil herkesin haklarına saygı duyarak normale dönmeye davet ettiğini söyleyen Laura Boldrini, “Demokrasi, herkesin haklarına saygı duyulduğunda, her koşulda uygulandığında demokrasidir” dedi.
Sol Ekoloji ve Özgürlük Partisi (SEL) kökenli Laura Boldrini, Türkiye'de 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında yaşananların 'sivil darbe' izlenimi verdiği iddiasında bulunmuştu.
"Hukukun üstünlüğünden de uzaklaşıldığını" öne süren Boldrini ayrıca, "Avrupa’nın neredeyse Türk sığınmacıların gelişine hazır olması gerektiğini" de söyleyerek, “Cenevre Sözleşmesi’ne göre bireysel özgürlüklere saygı duyulmaması halinde kaçan mültecileri kabul etmeliyiz. Ne yazık ki şimdi Türkiye’de olan da budur” demişti.