İtalya Dışişleri Bakanı Angelino Alfano, anayasa değişikliği referandumuyla ilgili değerlendirmede bulunurken, Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) üyeliğinin şu an masada olmadığını söyledi. Alfano, Rusya ve Türkiye'nin izole edilmesi çağrıları duyduğunu da ekledi.
Doğan Haber Ajansı (DHA) İtalya Temsilcisi Esma Çakır'ın haberine göre, Corriere della Sera gazetesine bir söyleşi veren Bakan Angelino Alfano, Türkiye'de pazar günü düzenlenen ve Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçişin oylandığı anayasa değişikliği referandumunu ve bunun etkilerini değerlendirdi.
Alfano'nun, 20 yıldan fazla süredir adeta İtalya'nın devlet politikası haline gelmiş olan Türkiye'nin AB üyeliğine desteğe ilişkin bir söylem değişikliğine gitmesi dikkat çekti.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, referandumda istediği sonucu elde ettikten sonra idam cezasını yeniden gündeme getirdiği hatırlatılan ve bunun, AB üyeliğini tamamen reddetmek anlamına gelip gelmediği sorulan Alfano, "Türkiye'nin AB üyeliği şu an masada değil. İdam cezası yeniden getirilirse bundan daha da fazla uzaklaşılır" diye konuştu.
Türkiye'de şu an yaşananların, NATO'da zorluklar yaratıp yaratmayacağı sorulan Alfano, "NATO'nun varlığı, çok boyutlu işbirliği sistemini güçlendirir, bunlar arasında askeri güvenlik, terörle mücadele, ortak çıkarlar vardır. Ancak bu, AB üyeliği ve AGİT'in açıklaması (Türkiye'deki referanduma ilişkin) konularında endişe duymamamız anlamına gelmez" ifadesini kullandı.
AGİT'in, referandum kampanyası boyunca OHAL kapsamında "temel özgürlüklerin kısıtlandığı" yönündeki raporu anımsatılan Alfano, binlerce kişinin tutuklanıp, görevinden uzaklaştırıldığı 15 Temmuz'daki darbe girişiminin ardından Türkiye ile diyalog kurmakta zorlanıp zorlanmadığı sorusuna da, "Türkiye ile işbirliği, özelikle teröre karşı ve NATO'da karşılıklı çıkarlara dayalı işbirliği ayrı bir şey, bazı metodolijileri paylaşmak ayrı bir şey" diye karşılık verdi.
İtalya'nın, yaklaşık 20 yıldır Brüksel ve Ankara arasındaki ilişkiyi teşvik ettiği, şimdi bu görevinin bitip bitmediğine dair bir soruyu ise Alfano şu şekilde yanıtladı:
"Biz, Doğu ve Batı arasında bulunan Türkiye'nin kilit bir rolde olduğunun farkındayız. Türkiye ve Rusya'nın izole edilmesi çağrıları duyuyorum. Asil ilkeler ve ideallere başvurmak istemiyorum. Basit bir dille, bu işimize yaramaz. Gerçekçilik gerekiyor."
Alfano bu noktada, 2015 yılında İçişleri Bakanı olduğu sırada, Türkiye'den yola çıkan ve İtalya'ya yöneltilerek otomatik pilota bağlanan, içerisinde, iç savaştan ve DEAŞ zulmünden kaçan yüzlerce 'umut yolcusu' ile kaderine terk edilen "hayalet gemiler" meselesini hatırlattı.
"Bu gemilerin bazılarının, göçmen değil muhtemel teröristler de taşıdığından şüpheleniyorduk" diyen Alfano, "Türk hükümeti temsilcileri ile görüştüm ve onların yardımıyla bu sorunu hemen çözdük. Bu yöntemle ve bu rotadan bir daha gemi gelmedi. Bu, işbirliği gerekliliğinin bir göstergesidir" diye sözlerini sürdürdü.
Türkiye'nin, önce Rusya ile ardından da AB ile gerilim yaşadığı belirtilen ve bu şekilde nereye varmak istediği sorulan Alfano, şöyle konuştu:
"Onun niyeti açık görünüyor: küresel dinamikte büyüyen bir etki olma girişimi. Uluslararası terörle mücadelede anlamlı bir rol edinmekle başlıyor buna. Geleneksel, aynı zamanda yenilikçi bir bakış açısıyla, büyük güçlerle eşit şekilde tartışır seviyede olmak istiyor."
Alfano, "Erdoğan, AB ve genel olarak Batı tarafından boş bırakılan alanları mı fırsat biliyor? sorusunu ise, "Ne yazık ki evet" diye cevapladı.
Geçen hafta pazartesi günü Hatay'da gözaltına alınan İtalyan gazeteci Gabriele Del Grande'ye ilişkin de konuşan Angelino Alfano, onun neden hâlâ sınır dışı edilmediğini, "Bu konuda, gerek oradaki gerekse de buradaki tüm kanallarımızı açtık. Biz güvence aldık, ailesini de bilgilendirdik ve her şeyin kısa süre içinde sonuçlanmasını talep ettik" sözleriyle değerlendirdi.