Yaklaşık 30 yıldır "Türkiye'de milliyetçilik" üzerine çalışan gazeteci - yazar Kemal Can, İyi Parti'nin Afyonkarahisar'da gerçekleştirdiği çalıştayda alınan olağanüstü kongre kararını değerlendirdi. Can, 24 Haziran'da alınan sonuçların ardından İyi Parti'de 'sarsıntı'nın kaçınılmaz olduğunu kaydetti. Can, "İyi Parti'nin yerel seçimlerde ciddi bir oy oranı düşüşünü göğüslemesi kolay olmayacak" dedi.
Twitter hesabından aday olmayacağını duyuran Akşener, "Parti tüzüğümüzün şahsıma tanıdığı yetki çerçevesinde seçimli kurultay kararı almış bulunuyorum. Kurultayda aday olmayacağım, aday olacak arkadaşlarıma başarılar diliyorum" demişti.
Can'ın "Sarsıntı kaçınılmazdı" başlığıyla (24 Temmuz 2018) Cumhuriyet'te yayımlanan yazısı şöyle:
İyi Parti’nin Afyon’daki kampından, Meral Akşener’in sürpriz kararıyla çıkıldı. Akşener, sosyal medyadan yaptığı açıklamada, yetkisine dayanarak kongre kararı aldığını ve aday olmayacağını yazdı. Ertesi gün parti sözcüsü Aytun Çıray basının karşısına çıkarak, kongre kararının bir çözülmenin değil, demokrasinin göstergesi sayılması gerektiğini söyledi. İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Koray Aydın da katıldığı bir televizyon programında, kongrede bir başkanlık yarışı yaşanmayacağını, Akşener’in tek aday olacağı görüşünü paylaştı. Parti yöneticileri ve milletvekillerinin yaptığı toplantıdan da bu yönde bir karar çıktı.
İyi Parti’de bir süredir parti içinde etkili kanat ve isimlerin, seçim sonuçlarını vesile ederek bir hareketlilik içine girebilecekleri konuşuluyordu. Meclis’in açılış oturumunda Bahçeli ile fotoğraflara yansıyan temaslar, sonuçlarla ilgili yapılan çelişkili açıklamalar ve bazı isimlerin tedirgin edici suskunluğu, örtülü bir gerilimin işaretleri sayılıyordu. MHP’deki bir muhalefet hareketi olarak başlayıp çok kısa sürede aceleyle teşkilat kurup acil seçim atlatan bir partinin, beklentinin altında bir sonuç karşısında bu kadar sarsıntı yaşaması şaşırtıcı bir durum sayılmaz.
MHP’de muhalefet hareketi olduğunda da, ayrılıp parti kurarak merkez sağa yerleşme iddiasını ortaya attığında da, İyi Parti’yi oluşturan kadroların uyumlu ve aynı yöne ilerleme niyetinde bir ekip olduğunu söylemek zordu. Bağlayıcı ve koruyucu sayılmayacak seçim sonuçları, zaten olmayan ekip ruhunu ve siyasi söylem birlikteliğini iyice zorladı. Afyon kampında, bir kısmı siyasi, bir kısmı kişisel eleştiri şeklinde ama zaten konuşulmakta olanların “fazla” ortaya döküldüğü anlaşılıyor. Bazı iddialara göre kamptan önce, bazı iddialara göre orada yaşananlar üzerine Akşener’in bu kararı aldığı söyleniyor. Meral Akşener, yarattığı popülaritenin de nedeni olan ilginç çıkışları olan bir siyasi karakter. Beklenmedik ve anlık tepkiler verebildiğine daha önce de tanık olundu. Bu yüzden, yaptığı açıklamanın hazırlıksız ve kişisel bir çıkış olması ihtimali tamamen yok sayılamaz. Ancak, siyasi hayatta hatta başka seçimli zeminlerde liderlik edenlerin bazen kendi güçlerini yeterli gördükleri, bazen karşısındakileri zayıf buldukları anlarda böyle restlerle sonuç aldıkları görülmüştür. Örneğin, 2003 yılında seçim yenilgisi sonrası aday olmayacağını açıklayan Bahçeli, kongreyi gücünü artırarak kazanmıştı.
İyi Parti’de MHP’lilerin ve özellikle de Bahçeli’nin baştan itibaren “ayrı” bir yere koyarak sıkıntıya sokmaya devam ettiği Koray Aydın, teşkilatları oluşturan ve aday listelerinde etkili bir isim. MHP içinde de liderlik yarışına katılmış önemli isimlerden biri olan Ümit Özdağ bu sürecin dikkat çekici suskunlarından biri. Eski merkez sağ partilerden ve CHP’den kopup gelmişler kendi içinde de karmaşık ama hırslı bir küme. Ancak, Akşener’in liderliğini olmasa bile partideki belirleyiciliğini tartışma konusu yapabilecek bu ekiplerin hiçbiri, bu reste karşılık verebilecek güçte değil. Sonuç için partisinden az oy almış Akşener’i suçlayabileceklerin, Akşener’siz bir gelecek iddiasını yaratmaları çok zor.
Yaşananlardan sonra, aceleci yorumlar dolaşıma girdi. Bu gelişmenin İyi Parti’nin bitişinin işareti olduğunu söyleyenler de, bu sayede partinin kenetlenerek yeni bir güç kazanacağını iddia edenler de oldu. Hadise, İyi Parti’nin AKP için alternatif ittifak ortağı arayışının da, MHP’den kopanların eve döneceğinin de işareti sayıldı. Olayın şimdilik ortaya çıkan boyutları, İyi Parti’nin bundan sonraki yolculuğu üzerine söylenecekleri kesinleştirecek kadar açık değil. Ortada bulunan belirsizliklerin azalması veya artması başka koşullara bağlı.
Elbette, Akşener kararında ısrar eder veya döndürülemezse önemli bir sonuç yaratacağı ortada ama gücünü artırarak, kendi ekibini kurarak kongrenin dertlere çare olup olmayacağının cevabı net değil. Çünkü yakın ve orta vadedeki siyasi konjonktür, daha önce olduğu gibi belirsizliklerle devam etmeyi zorlaştırıyor. İddia edildiği gibi yapıcı muhalefet veya iktidar bloku için alternatif ortaklık da kolay pozisyonlar değil. Ayrıca, yerel seçime, kolay kazanabileceği bir coğrafyası olmayan ve ittifak imkânları sınırlı olarak giren İyi Parti’nin, ciddi bir oy oranı düşüşünü göğüsleyebilmesi kolay olmayacak.