İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Durmuş Yılmaz, Ticaret Bakanlığı bütçesinin görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda; Ticaret Bakanı Mehmet Muş’a “Faiz sebep, enflasyon sonuçtur propagandasını lütfen yapmayın. Gitseniz evinizde yatsanız enflasyon zaten düşecek. Size düşen göre enflasyonu daha aşağıya çekebilmek için hangi dezenflasyon programını uyguluyorsunuz, bunu toplumla paylaşın” dedi.
2023 bütçesi üzerindeki görüşmeler, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda sürüyor. Komisyonda, bugün; Ticaret Bakanlığı, Helal Akreditasyon Kurumu ve Rekabet Kurumu’nun 2021 yılı kesin hesap kanun teklifi, 2023 bütçe teklifi ve Sayıştay raporları görüşülüyor.
Yılmaz, “Kendisini taktir ediyorum. İthalat demeden dış ticaret açığını açıkladı. Ödemeler dengesi, cari açığı açıkladı. Hiç ithalattan söz etmedi. Yine budan önce iki tane torba kanun geçti. O torba kanunda bazı işlemlerden ortaya çıkan faizlerin affıyla ilgili düzenlemeler vardı. Maalesef bu kanunlarda faiz kelimesi de geçmedi. Ama siz sunumuzun bir yerinde faizden söz ettiniz. Onun için sizi bu konularda tebrik ediyorum” dedi.
Yılmaz, değerlendirmelerini şöyle sürdürdü:
“Daha düzgün politikaların olması lazım. Uygulamakta olduğunuz politika, Bakan Muş’un arzu ettiği ekonomik nokta sizi buraya getirmeyecek. Türk lirası bunu hak etmiyor. Dolayısıyla bu işten vazgeçin dedim. Üç gün sonra da KKM ile ilgili birtakım kararlar alındı. İçinden geçmekte olduğumuz uygulama yapılmaya başlandı. Geldiğimiz noktada bu enflasyonun yükselmesi, insanlar politik hata yapabilirler, yanlış yapabilirler ve bu yanlışlar zaman içerisinde düzeltilebilir. Ancak bu ekranda gördüğünüz enflasyonun İkinci Dünya Harbindeki seviyesini bile geçmesi, bilerek, isteyerek, taammüden ve tercih kullanılarak yapılmıştır. Dolayısıyla burada hata yok. Bu bir tercih edilen ekonomik politika uygulamasının sonucu.
Vatandaş şöyle bakıyor. TÜİK’in rakamı hararetin, sıcaklığın gölgedeki ölçümü. İTO güneşteki ölçümü, ENAG da hissedilen ölçü” dedi. Yılmaz, iktidarın ENAG’ın yaptığı ölçümün mahkemeye verildiğini kaydederek, “Burada yapılması gereken şey devletin yaptırım gücünü alıp, bunu kapatıp sıkıntıya sokmaktan ziyade bence siz akademik dünyayı çağırın, bu işi bilenleri, sponsor olun. Bu insanların yaptığı bu işin bilimsel olup olmadığını, nerede hata varsa düzeltilmesini gerektiğini, bilimsel makalelerle bunların üzerine gidebilirsiniz, doğru olan bu. Kamunun yaptırım gücünü alarak bu tür inisiyatiflerin susturulması bu ülkenin ve sizin, ülkenin yönetiminin menfaatine değil.”
Siz Türk lirasının itibarini yerle bir ettikçe, bunun sonucunda da enflasyon kontrolden çıktıkça, vatandaş artık tasarrufunu bankalarda vs. tutmak yerine harcamak istiyor. Harcamak istediği için de paranın dolanım hızı artıyor, hızı arttığı için de enflasyon üzerindeki etkisi açık ve net olarak burada görülüyor.
Türkiye’deki enflasyon ile Kıbrıs’taki enflasyon uzun mühlet korelasyon içinde giderken, sizin aldığınız politikalar sonucunda maalesef kopmuş vaziyette. KKTC’de enflasyon Türkiye’deki enflasyona paralel olarak gidiyor ama TÜİK’in ölçmediğini KKTC ölçüyor. TÜİK’in ölçtüğünde bir ölçüm hatası var.
"Merkez Bankası her defasında sizin aldığınız politikalardan dolayı tahminlerini yükseltmek zorunda kaldı. Fakat buna rağmen tercih nedeniyle faizi düşürdü. Dolayısıyla enflasyon neden çok yüksek sorusunu sormanın bir anlamı yok. Sebep gayet açık”
"Faiz sebep, enflasyon sonuçtur propagandasını lütfen yapmayın. Gitseniz evinizde yatsanız enflasyon zaten düşecek. Size düşen göre enflasyonu daha aşağıya çekebilmek için hangi dezenflasyon programını uyguluyorsunuz, bunu toplumla paylaşın" (ANKA)