'Jacqueline krizi' istifa ettirdi

'Jacqueline krizi' istifa ettirdi

T24- Vatan gazetesi yazarı İclal Aydın, eski eşinin köşesinde "Jacqueline ve ben" başlığını görünce açtı ağzını yumdu gözünü... Gerilim, Tuna Kiremitçi'nin Vatan gazetesinden istifasıyla noktalandı.

 İclal Aydın, eski eşi Tuna Kiremitçi’nin "Jacqueline ve ben" isimli yazısına kendi köşesinden isyan etti. Büyük bir aşkla evlendiği Kiremitçi'nin hayatına her giren yeni kadına köşesinden güzelleme yaptığını iddia eden Aydın, "Müzisyen sevgilisi çello çalarken o da romanını nasıl yazıyormuş. Demek ki romana da geri dönmüş. Biz temelli bıraktı sanıyorduk" ifadelerini kullandı. Oysa ki Kiremitçi’nin bahsettiği kadın 1987 yılında ölen çellist Jacqueline du Pré’den başkası değildi.

İşte Aydın’ın kaleme aldığı o yazı:

Bizim gazetenin (Vatan) arka sayfasını ve dolayısıyla o bölgenin sahibi köşe yazarını uzun zamandır okumuyordum aslında. İtiraf!! Haklı gerekçelerim vardı ama benim. Çünkü okudukça içerliyordum ona. Yahu “niye ayıp ediyor bu kadar” diyordum. İçimdeki sızıyı canlı bir yaratığa dönüştürüyordu. En iyisi hiç ilgilenmemek dedim sonunda bir gün ve oradaki “varlığı” kanıksadım... Ama... Tavandan gazeteye döndüğümde gözüm takıldı o köşeye. Takılınca okudum. Okuyunca duramadım. Duramayınca yazmaya başladım. Biri beni durdurmazsa ben bu yazıyı gazeteye de gönderirim şimdi...Hayatına giren her yeni kadına köşesinden güzelleme yazarken eskileri gömmeden, bir biçimde onları yeni hikâyesinin altyapısı haline getirmeden de bunu başarabileceğini öğretmeli artık biri ona... Tuna’ya yani... “En sevdiğim kadın budur” demenin daha şık, daha yakışıklı yolları vardır mutlaka. Köşesinde müzisyen sevgilisi çello çalarken o da romanını nasıl yazıyormuş onu anlatmış. Demek ki romana da geri dönmüş. Biz temelli bıraktı sanıyorduk. Neyse birkaç kez daha bırakır, geri döner, gider gelir artık...

İclal Aydın'ın kaleme aldığı bu yazının ardından Tuna Kiremitçi de Medyatava'ya aşağıdaki metni gönderdi:

Efsanevi çello sanatçısı Jacqueline du Pré (1945-1987) hakkında kaleme aldığım (ve Çarşamba günü yayımlanan) metne, gazetemizin bir yazarından yanıt geldi. Yanıtın içeriği ve düzeyi, kabul edemeyeceğim bir irtifayı sergiliyor. Üç yıldır kendimi evimde hissetmemi sağlayan Vatan ailesine bu nedenle teşekkür ediyor ve izninizi istiyorum.  Sevgi ve saygılarımla.