3. havalimanı inşaatında çalışan işçilerin kötü çalışma koşulları sebebiyle eylem başlattığı bildirildi. Eylem üzerine şantiyeye giren jandarma işçilere gazla müdahale etti. Gözaltına alınan kimsenin olmadığı bildirildi.
Evrensel’in haberine göre, İstanbul'daki 3. havalimanı inşaatında çalışan işçiler kötü çalışma koşulları sebebiyle bu sabah eylem başlattı.
Yağmur altında uzun süre servis beklediklerini, şantiyedeki yemek ve barınma imkanlarının çok kötü olduğunu vurgulayan işçiler, çalışma koşullarının düzeltilmesini istiyor. Sabah saatlerinde şantiye önünde toplanan çok sayıda işçi, servislerin çıkışına engel olarak tepkilerini dile getirdi.
İşçiler eylem sırasında "İşçiyiz haklıyız söke söke alırız" sloganı attı.
İnşaat-iş sendikasının Twitter hesabından yapılan açıklamada "3. Havalimanı şantiyesinde arka arkaya yaşanan iş cinayetleri ve iş kazalarından dolayı, çalışma koşullarının giderek ağırlaşmasından dolayı üyelerimizin de içinde bulunduğu iş durdurma eylemi gerçekleşmektedir" denildi.
Eylem yapan işçilere jandarma biber gazı ile müdahale etti.
Eylemi görüntüleyen üyelerinin "Video çekimi yapanlar tek tek belirlenip cezalandırılacaktır” denilerek tehdit edildiğini öne süren İnşaat-İş, "Plazaların olduğu yere doğru yürüyüş gerçekleşiyor. Yönetim binasının camları kırıldı. Eyleme katılan işçi sayısı giderek artıyor" paylaşımında bulundu.
Bu arada İnşaat ve Yapı İşçileri Sendikası Genel Başkanı Ali Öztutan, eylem yapan işçilere müdahaleden önce hoparlörlerden 'Eylem yapanlara cezai işlem uygulanacak' şeklinde anons yapıldığını belirterek işçilerin de hoparlörün kablosunu keserek yanıt verdiğini söyledi.
Eyleme katılan işçilerin Cumhuriyet'te yer alan bazı anlatımları şöyle:
- Dün otobüs kazası oldu orada arkadaşımız yaralandı. Ondan önceki gün yine arkadaşlarımız yaralandı. Arkadaşımız çatıdan düştü o yaralandı. Metro göçüğünde arkadaşlarımız içeride kaldı. Söylenmiyor bunlar.
- Yağmurun altında bekletiyorlar. Odalarımız tahtakurusu, pire dolu.
- İşçilerin yarısı sabah işe çıktı. Yarısı burada. Patronlar bizimle muhatap olmuyor, ‘Bir hafta içinde hallolacak’ deyip erteliyorlar.
- Her gün iki ölü çıkıyor. Her gün yaralı arkadaşlarımız var. Şişli Etfal’de yatıyor bir tane arkadaşımız. Bize yoğun bakımda olduğu söylendi fakat bilgi alamıyoruz.
İnşaat-İş Sendikası Twitter hesabından 3'üncü havalimanı inşaat işçilerinin taleplerini sıralayarak, "Çalıştığımız 3. Havalimanı şantiyesini köle kampına çeviremezler" dedi.
Evrensel’den Vedat Yalvaç’ın haberine göre de inşaatın başladığı günden beri şantiyede çalışan bir işçi şunları söyledi:
“Çarşamba akşam saatlerinde servis yolunda bir kaza yaşandı. 17 arkadaşımız yaralandı. Birkaç gün önce de 2 arkadaşımız çatıdan düştü. Biri şu anda ameliyatta. Sorun çok. Kimisi taşerondan parasını alamıyor, yemekhanelerde yemek yenmiyor. Dünya projesi diyorsun, milyon dolarların döndüğü bir sektörde çalışan işçinin boğazını doyuramıyorsun. Böyle bir şey olabilir mi, rezalet yani. Normalde evim burada bayramda servis olmadığı için kampta kalmak zorunda kaldım. Tahtakurusundan uyuyamıyorsun imkanı yok, karınca gibi kaynıyor yani. Sebep çok. Eylemin ana nedeni servisi kazası ama diğer sorunlarla birleşti.”
HDP'de sosyal medya hesabından yaptığı açıklama ile işçilere destek verdiğini belirtti. HDP'nin Twitter hesabından yapılan açıklama şöyle:
"İstanbul 3. Havalimanında iş cinayetlerini ve ağır çalışma koşullarını protesto eden işçilerin mücadelesi haklı ve meşrudur. İşçilere gaz bombaları ile yapılan saldırı, emek sömürüsünün itirafıdır. İşçilerin haklı mücadelelerinin yanındayız."
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Emek Büroları Koordinatörü Veli Ağbaba, 3. Havalimanında iş cinayetlerini, kötü çalışma koşullarını protesto eden işçilerin üzerine biber gazı ve tazyikli su ile müdahale edilmesini sözlerle eleştirdi.
Ağbaba, özetle şunları söyledi:
"İşçilerin bugün iş bırakma sebebi dün işçi servisinin kazası sonrası 2 işçinin hayatını kaybedip 20 işçinin yaralanmasından kaynaklı. İşçiler hergün en az 2 işçinin hayatını kaybettiğini iddia ediyor. Yaralanan işçilerin sayısının bilinmediği belirtiliyor. Bakanlık bile en az 30 işçinin hayatını kaybettiğini açıklamak zorunda kaldı. Tüm Türkiye biliyor ki bu rakam gerçeğin çok altında. İş cinayetlerinin önüne geçilmesi için ortada çalışma yapan kurum da yok. Karşımızda emekten, emekçiden değil, ranttan ve yandaştan yana bir hükümet var."