T24 - Yüzyılın en büyük felaketlerinden biri olan 8.9'luk sarsıntı, son 80 yılda 75 bin insanını depreme kurban veren Türkiye'de büyük endişe yarattı. Uzmanlar, 600 atom bombasına eşdeğerdeki sarsıntının Türkiye'deki etkilerini değerlendirdi. Yoğun siyaset ve yargı gündeminin hemen ardından Türkiye, dün bambaşka bir gündemle güne uyandı. Japonya'da meydana gelen depremin şiddetinin 8.9 olarak açıklanmasının hemen ardından 70 milyon ekrana kilitlendi. 45 bin kişinin hayatına mal olan Marmara Depremi'nin üzerinden 12 yıl geçmesine rağmen, halen afet planlarının hayata geçmemiş olması korkuyu büyüttü. 7.4'le yıkılan Marmara'nın bu büyüklükte bir depremde neler yaşacağını düşünmek bile yetti. Mikrofonların çevrildiği uzmanların yanıtı; 'İstanbul'u yerle bir eder.' oldu. Nilliyet ve Akşam gazetesinde yer alan haberler şöyle: Ancak bu büyüklükteki bir depremin Türkiye'de yaşanmayacağı noktasında uzmanlar görüş birliğine varsa da son felaketin bize etkisi noktasında ayrıldılar.İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Celal Şengör Japonya’da meydana gelen depremin Türkiye’yi tetiklemeyeceğini söyledi. Prof. Şengör ve Yard. Doç. Sinan Özeren’le birlikte Milliyet’e şunları anlattı: 'Mesafe çok uzak mümkün değil' “Dalgaların hızı Boeing 747 uçağı hızında, yani saatte 800 kilometre hızla geldi. Bu bölgede dreprem olması normaldir. Pasifik levhası yılda 6.8 santim Japonya’nın kuzeyinin altına giriyor. Ancak bu bölgede büyük bir sürtünme var. Yani Japonya’nın kuzeyindeki taban levhanın dalmasını bazen engelliyor. Böylece bir kilitlenme meydana geliyor. Pasifik levhası bu sürtünmeden kurtulunca da işte böylesine büyük bir deprem meydana geliyor. Bu deprem Kobe’deki depremin 50 katı, Marmara’da beklenen depremin de 55 katı büyüklüğünde bir deprem. Bu tür bir deprem Girit’in güneyi hariç bizim Türkiye’de pek görülmez. Girit de neden olur? Çünkü Afrika kıtası da Akdeniz’in altına doğru dalıyor. Bunlar dalma batma zonlarıdır. O nedenle burada da büyük bir deprem olma ihtimali üzerinde duruyoruz. Ancak bu depremin Türkiye’ye tetiklemesi mümkün değil. Mesafe çok uzak.
'BİZİ ETKİLEMEZ' 'Tsunami Akdeniz ve Ege'yi tehdit eder' Yrd. Doç. Oğuz Gündoğdu: Bu büyüklükte bir depremin Türkiye'de yapacağı yıkımı düşünmek bile istemiyorum. Ama olmaz. Ancak büyük bir deprem olması halinde Akdeniz ve Ege kıyıları tehlikeli olur. Marmara depremi ile bu deprem arasında çok enerji farkı var. Enerji ve oluşum açısından çok büyük farklar var. Bu kadar enerji biriktirecek fay hattı bizim ülkemizde yok. Türkiye'yi etkileyecek bir durum yok. Japonya bu kadar harcama yaptığı halde hiçbir işe yaramadı. Yapılan bütün hazırlıklar bir yere kadar. 'Bizdeki faylar üzerinde etki yapması beklenemez' Prof. Dr. Haluk Eyidoğan: Türkiye'deki herhangi bir fayı etkilemez. Marmara denizinde büyük bir deprem beklentisi hep var. Japonya ölçeğinde bir deprem Marmara'da olmaz. Ancak yaşanacak büyük bir deprem İstanbul'da büyük bir yıkıma neden olur. İstanbul'a göçü engellememiz ve parçalı planlar yapmaktan vazgeçmemiz gerekiyor. 3 bin yılda kıyılarımızda 90 tsunami yaşanmış Dr. Doğan Kalafat: 17 Ağustos'un 40 katı büyüklükte. Bizde böyle bir deprem riski yok denecek kadar az. Son 3 bin yılda kıyılarımızda 90 yıkıcı tsunami yaşandı. Marmara'ya baktığımızda boyu 150 kilometre, eni 80 kilometre. Bizde bu ölçüde tsunami olamaz. 'BİZİ ETKİLER' 'Yeryuvarlağı zangır zangır titriyor' Prof. Dr. Ahmet Ercan: Gölcük depreminin 40 katı büyüklüğünde bir deprem yaşandı. 600 atom bombasının patlamasına denk bir enerji ortaya çıkardı. Yeryuvarlağı zangır zangır titriyor. İstanbul'da olsa yüzde 60'ı yıkılır. Bizi etkileme olasılığı yüzde 3'tür. En çok korkulacak yerler Kuzey Anadolu kırığı, Batı Anadolu ve Doğu Anadolu. İlle de olacak diye bir şey yok ancak 7 ile 10 gün içinde Afet Dairesi hazır olmalıdır. 'Bu büyüklükte bir enerji mutlak kendini gösterir' Prof. Dr. Orhan Tatar (Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yön. Başk. Danışma Kurulu Üyesi): Plakalar sürekli hareket ediyor. Bu hareketle birlikte ülkemizin de bulunduğu coğrafyada muhakkak bir etkisi olacak. 600 atom bombası büyüklüğünde bir enerji açığa çıkarttı. Doğal olarak yer kabuğunda bir etki yarattı. Bu etki kısa mesafede ya da daha uzun mesafelerde bir şekilde kendisini gösterecek. Türkiye'nin de bulunduğu coğrafyada muhakkak bir etki yaratacak. Hemen bugün bizdeki fayları tetikleyecek anlamına gelmez. Önümüzdeki 8-10 yıllık süreçte Marmara Denizi içinde, Kuzey Anadolu fay zonunun kırılmayan parçaları üzerinde büyük bir deprem beklentimiz var. İstanbul kıyılarında tsunaminin olduğuna dair bir takım veriler bulunuyor. Tsunaminin etkisiyle 2-3 metreye yükselen dalgaların olduğunu biliyoruz. Ama Japonya'da açık denizde yaşananla karşılaştırmak doğru değil. 'Yüzyılın en şiddetli depremleri' Deprem tarihin en büyük 6. depremi olarak kayıtlara geçti. 1900'den beri dünyanın en büyük beşinci, Japonya'nın da en büyük depremi oldu. Japonya'da 1923'te Canto'da meydana gelen depremde 143 bin kişi hayatını kaybetmişti. Japonya'da sol yıllarda en fazla can kaybına neden olan deprem ise 1996'da 5 bin 500 kişinin öldüğü Kobe depremi olmuştu. Yüzyılın başından beri dünyada meydana gelen en şiddetli depremler, büyüklüklerine göre şöyle: 1960: Şili - 9,5 büyüklüğündeki depremde 5 bin 700 kişi hayatını kaybetti. Depremin ardından oluşan tsunami, Pasifik kıyısındaki ülkeleri tehdit etti ve Hawaii'de 61, Japonya'da 130 kişinin ölümüne yol açtı. 1964: Alaska - Prens William Boğazı yakınlarındaki 9,2 büyüklüğündeki deprem ve ardından gelen tsunami, yüzden fazla kişinin ölümüne yol açtı. 2004: Asya - Endonezya'ya bağlı Sumatra adası açıklarında 9,1 büyüklüğündeki deprem ve ardından gelen tsunami, 10 kadar komşu ülkeyi etkiledi, 270 bin kişi öldü ya da kayboldu. 1952: SSCB- Kamçatka Yarımadasında 9 büyüklüğünde meydana gelen deprem ve sonrasındaki tsunami, Şili ve Peru'yu da etkiledi. Deprem 2 bin 300 kişinin ölümüne yol açtı. 1906: Ekvador - Kolombiya ve Ekvador kıyıları açıklarında 8,8 büyüklüğündeki depremin ardından oluşan tsunami bin kadar kişinin ölümüne yol açtı. Japonlar çatıya çıktı, Türk camdan atladı Sendai Havaalanı sular altında kalırken, havaalanında bulunanlar, çatıya çıkıp kurtarılmayı bekledi. Depremi yaşayan Türklerden Selimhan Kılıç ise sarsıntı başlayınca kendini camdan dışarı attığını söyledi. Kılıç, 'Biraz sakinleşince eve girdim. İkinci sarsıntıda da yine camdan atladım' dedi. Japonya'da meydana gelen 8,9 büyüklüğündeki deprem sırasında ülkede bulunan Türklerden İbrahim Selimhan Kılıç, NTV televizyon kanalının canlı yayınına telefonla bağlandı. Kılıç, deprem sırasında yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: 'Ben Tokyo'ya 20 kilometre uzaklıktaki Tayitama eyaletinin Toka şehrinde oturuyorum. İlk sarsıntıda kendimi camdan dışarı attım. Fakat uzun sürdü, hemen kesilmedi. Biraz sakinleşir gibi olunca tekrar eve girdim. İkinci kez bir sarsıntı oldu, ben yine camdan atladım. ' Milli judocular çok korktu JAPONYA'da sabah saatlerinde yaşanan 8,9 büyüklüğündeki deprem, Tokyo'da bulunan Judo Milli takım kafilesinde de heyecan yarattı Japonya milli takımıyla ortak kamp yapmak üzere başkent Tokyo'da bulunan Judo Milli Takımı kafilesinde yer alan sporcu ve antrenörler, şiddetli depremi en yakından hissetti. Depremi yaşayan kafile, sarsıntı sonrasında kamp yaptıkları tesisin bahçesinde bir araya toplandı. Judo Federasyonu Başkanı Fatih Uysal, ''Bulundukları yer deprem bölgesine çok yakın değil. Ancak bizim sporcularımız da sarsıntıyı hissetmişler ve korkmuşlar' dedi.