Kademeli normalleşme için açıklanan yeni kararlarda Covid-19 salgınından ekonomik olarak olumsuz etkilenen tiyatro sektörü hakkında herhangi bir düzenleme yer almadı.
Tiyatro Kooperatifi, pandemi öncesinde bünyesinde 25 sahneli tiyatronun bulunduğunu ancak bugün bu sayının 21'e düştüğünü söylerken, Batman'da yaşayan bir tiyatro oyuncusu ise işsiz kaldığı için inşaatlarda çalışmaya başladı.
Kooperatif tarafından yayımlanan yazılı açıklamada Covid-19 önlemleri kapsamında yapılacak tüm düzenlemelerde özel tiyatroların ve bu kurumlarda görev yapan binlerce emekçinin de gözetilmesini talep etti. İlgili kamu kurumlarını sorumlu davranmaya çağıran kooperatif, kalıcı ve adil çözümler üretilmesini istedi.
https://twitter.com/TiyatroKoop/status/1399726152441384960
BBC Türkçe'ye konuşan Tiyatro Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Iraz Yöntem, sektörde binlerce insanın ve bu insanlara bağlı olarak da ailelerinin maddi ve manevi olumsuz etkilendiğini söylüyor.
İlk tam kapanma açıklandığında da onun öncesinde de akıbetlerinin ne olacağına değinilmediğini ifade eden Yöntem, durumun şimdi de değişmediğini ve bununla birlikte de sektörün yokmuş gibi bir algısının oluşmaya başladığını dile getiriyor.
Yöntem'e göre sürecin en acı verici boyutu bu: "Çünkü bu alanda çalışan binlerce insanlar var."
Bu insanlardan birisi de eşiyle birlikte Batman'da tiyatro oyuncusu olan Kenan Demir.
Demir, bir süre öncesine kadar Batman Şehir Tiyatrosu'nda görev aldığını ancak il belediyesine atanan kayyumun ardından işinden kovulduğunu ifade ediyor.
Bunun ardından şehirde faaliyet gösteren Yenisahne'de rol almaya başlayan Demir, bu kez de pandemi sebebiyle işsiz kaldığını ve bir süre ailesiyle birlikte maddi zorluklar yaşamasının ardından baba mesleğini, yani inşaat işçiliği yapmaya başladığını aktarıyor:
"1 senedir inşaatçıyım. Bu durum olağanüstü kötü hissettiriyor. Şu an sahneleri unutmuş durumdayım. Tiyatro benim yaşamımda nefes alabildiğim tek yerdi, bir yaşam alanıydı."
Kenan Demirİnşaat işçiliğini günlük yevmiye ile haftanın 7 günü yaptığını belirten Demir sözlerine şöyle devam ediyor:
"Herhangi başka bir aktivite yapamıyorum. İnşaat dediğin şey, tuğla, taş ve briket. Bunları taşımaktan eve gelince bir şey yapacak halim kalmıyor. Kitap bile okuyamıyorum. 'Tiyatroyu bırakırım, kitap okumayı bırakmam' diyordum. Ama şimdi kitap okumak bile çok zor."
İnşaat işleri öncesinde Kürtçe öyküler kaleme aldığını ancak şimdi yazdıklarını dahi bitiremediğini belirten Demir, eşinin de işsiz kaldığını ve şu anda evde sınavlara hazırlandığını, başka bir iş yapmadığını vurguluyor:
"Tüm bunların sonunda inşaatta çalışınca ekonomik olarak bir refaha kavuşmuyorsun da. Var olan koşullarda günlük yaşamını idare ediyorsun sadece. Annem tandır ekmeği yapıp gönderiyor. En azından ekmeğe para vermiyoruz. Kitap satın almak mesela gerçekten elzem bir şey, ekmek gibi, su gibi. Ama kitap alırken bile 2 kere düşünüyorum. O para kolay kazanılmıyor. Yönümüzü nereye çevireceğimizi bilmiyoruz."
Türkiye'de tiyatro salonlarının resmi olarak kapalı olmamasına rağmen hafta içi akşamları ve hafta sonu tüm gün uygulanan sokağa çıkma kısıtlamaları, salonları fiilen iş yapamaz duruma getiriyor.
Peki, talepler ve somut öneriler neler? Pandemiden sonrası için de tiyatro sektörünün iyileşmesi için ne gibi adımlar atılmalı? Tiyatro Kooperatifi önerilerini şöyle sıralıyor:
Tiyatro Kooperatifi'nden Iraz Yöntem, tiyatronun ve sanatın toplumu bir arada tutan en temel tutkal olduğu görüşünde.
Yöntem, pandemide süreci kişisel olarak hafifletmek için insanların hep sanata sarıldığına değinerek, "Çünkü kendimizi iyileştirmemiz gerekiyordu" diyor.
"Ola ki pandemi bitti bütün sağlık koşulları yerine geldi, ruhumuzu ve zihnimizi sağlıklı kılmak için yine sanata sarılmak isteyeceğiz. Ama bir bakacağız ki, ne o sanat kurumları var ne de o kurumlar içerisindeki emekçiler var."
Kültür ve Turizm Bakanlığı, 12 Haziran'da özel tiyatrolara yönelik turne desteği vereceğini açıkladı.
Bakanlık açıklamasına göre, özel tiyatrolara 1 Temmuz - 30 Eylül tarihleri arasında Devlet Tiyatrolarının sahnelerinde turne yapabilme imkanı sunulacak.
Proje başvuruları ise https://guzelsanatlar.ktb.gov.tr adresinden yapılabilecek.
Bu özel tiyatrolara verilen ilk destek değildi. Bakanlık, geçen yılın Nisan ayından bu zamana dek "Özel Tiyatroların Projelerine Yapılan Yardımlar", "Dijital Tiyatro", "Tiyatrolarımız DT Sahnelerinde" ve "Dijital Tiyatro Arşivi" kapsamında bin 267 tiyatro projesine toplam 36 milyon 500 bin lira destek verdi.
https://twitter.com/TCKulturTurizm/status/1400054964290998274
Yöntem tüm bu desteklerin çok değerli olduğunu ancak kesinlikle yetersiz kaldığı görüşünde:
"Desteklerin hiçbiri karşılıksız destek değil. Biz hiç hibe almadık. Sizden istenen şartları yerine getirmek için bir kere bazı maliyetleri karşılamanız gerekiyor. Aynı zamanda bütün giderleriniz ve vergi yükümlülükleriniz devam ediyor. Desteği aldığınız zamanda da o destekler içinde de vergiler ödüyorsunuz. KDV'sini ve stopajını ödüyorsunuz. Gelir verginizi artırıyor. Giderler söz konusu ve bunu karşılayacak hiçbir gelir elde edemiyorsunuz."
12 yıl önce kurulan ve 7 yıl önce de Kadıköy'de bir salon açan KarmaDrama tiyatro ekibinin kurucuları Damla Özen ve Togay Kılıçoğlu çifti, yaşadıkları maddi zorluklar sebebiyle evlerini kapatıp aile evlerine taşındılar.
Ülkedeki siyasi ve ekonomik kırılganlıkların sanat ortamlarını da olumsuz etkilediğini belirten Özen, "Bir sanatçı olarak öngörüde bulunarak, nasıl bir kafe dükkanına malzeme alıyorsa satışı için, biz de ona göre hazırlığımızı yapıyoruz. Saçma bir yere geldi mevzu. Bunun saygı duyulacak bir yanı yok" diye konuşuyor.
Özen, "Bu eleştirimi hibe alsaydık dahi dile getirirdim. Ama bir de üzerimize maddi yükler yüklendi" diyerek şöyle devam ediyor:
"Mal sahibimiz de, ilk önce 'İş yapınca verirsiniz kiranızı' dedi. Ama biz de onun gelir kaynağıyız. Biz bir trenin vagonlarıyız. Lokomotif savrularak gittiği için hep beraber sallandık."
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un çözüm odaklı çalıştığını söyleyen Özen, bu durumdan duyduğu memnuniyeti "Bu siyasetin bakanı değilmiş gibi sanki. İş insanı olduğu için böyle diye tahmin ediyorum ama sonuç ve çözüm odaklı çalışıyor. Sonuç için yollar arıyor" sözleriyle dile getiriyor.
Özen'in altını çizdiği sıkıntılardan yaptığı bir de olumlu sonuç var. O da "örgütlenebilmek".
Burdur Sanat Tiyatrosu'ndan Aytaç Topuz da benzer görüşü savunuyor. Topuz, Tiyatromuz Yaşasın İnisiyatifi'nin bugün 7 bölgede ve 81 ilde tiyatro salonlarından bir araya gelme sürecini şu sözlerle anlatıyor:
"Sorunlarımız pandemiyle ortaya çıkmadı. Pandemi sadece bunu derinleştirdi. Ancak bununla beraber Kadıköy Tiyatroları Platformu'nun başlattığı bir imza kampanyası üzerinden 500'den fazal tiyatro bir araya gelmiş oldu. Kendiliğinden gelişen bir süreçti bu.
https://www.instagram.com/p/CM2aNSnglNx/
İstanbul Bilgi Üniversitesi Kültür Politikaları ve Yönetimi Araştırma Merkezi ile Tiyatro Kooperatifi'nin hazırladığı ortak rapora göre,
Özel tiyatroların yüzde 10'u özel sektörden destek alabildi.
Pandemide özel tiyatroların yüzde 63'ünün toplam bilet geliri 500 TL'nin altına düştü.
Özel tiyatroların yüzde 60'ı borçlanmak zorunda kaldı. Borçlanan tiyatroların üçte ikisi ise 2019-20 sezonunda herhangi bir kamu fonundan faydalanamazken, destek alanların ise borçlarının ancak yüzde 23'ü karşılanabildi.