KA.DER: Eşitsizlik gelenekselleşti, 2011 notu da sıfır

KA.DER: Eşitsizlik gelenekselleşti, 2011 notu da sıfır
T24 - Bugün dünya kadınlar günü, Kadın Adayları Destekleme ve Eğitme Derneği (KA.DER), 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde “Türkiye’nin Temsilde Kadın-Erkek Eşitsizliği Karnesi”nin dördüncüsünü açıkladı. KA.DER'in yaptığı araştırmaya göre; 2011’de de durum değişmedi, “sürdürülebilir eşitsizlik” sağlandı! Türkiye’nin notu, 2011’de de “sıfır”ın üstüne çıkamadı.  KA.DER tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde açıklanan “Türkiye’nin Temsilde Kadın-Erkek Eşitsizliği Karnesi”nde dördüncü yılda da değişiklik olmadı. Türkiye’de, yerel yönetimlerden parlamentoya, hükümetten kamu kuruluşlarına, meslek odalarından sendikalara ve siyasi partilerin karar alma kurullarına kadar her alanda “geleneksel eşitsizlik görüntüsü” devam ettiği dile getirildi. KA.DER, 2011’de de Türkiye’ye “0”dan başka verecek not bulamadığını açıkladı.  12 Haziran 2011’de yapılacak genel seçim öncesinde, TBMM’de kadınların erkeklerle eşit temsil edilmesi için “275 KADIN” kampanyası başlatan KA.DER’in Türkiye’ye verdiği karne, kampanya söyleminin haklılığını da ortaya koyuyor. Türkiye’de nüfusun yarısını oluşturan kadınlar, karar alma mekanizmalarında neredeyse hiç temsil edilmiyor, kendi kaderlerini belirleyemiyor. İşte Türkiye’nin karar alma mekanizmalarında 2011 manzaraları: -      2007 Genel Seçimi’nden sonra TBMM’de kadın temsili oranı yüzde 8,87!-          2009 Yerel Seçimleri’nden sonra kadın belediye başkanı oranı yüzde 0,90!-          81 ilde bir tane kadın vali yok!-          Yargıtay ve Sayıştay’da kadın üye yok, Danıştay’da “1” tane var!-          TBMM’de temsil edilen partiler arasında AKP ve MHP’de hiç kadın il başkanı yok, BDP’de 22, CHP’de 2 tane var! -          DİSK, HAK-İŞ, TÜRK-İŞ, KAMU-SEN, MEMUR-SEN’de yönetim kurullarında kadın yok!-          MÜSİAD, TOBB, TZOB ve TESK’in yönetim kurullarında kadın yok!  '275 kadın milletvekili olmalı'“İşte bu yüzden TBMM’de 275 kadın milletvekili olmalı” diyen KA.DER, “tüm bu tablonun değişmesinin, Türkiye’nin kadınların haklarının korunduğu bir yer olabilmesinin, siyasette kadın temsilinin sağlanması ile mümkün olacağını; aksi takdirde Türkiye’nin kadına yönelik şiddet, eğitimsizlik, yoksulluk, işsizlik ve ağır bakım hizmetleri altında ezilen kadınların ülkesi olmaya devam edeceğini” söylüyor.