Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Eylül ayında 45 kadının erkekler tarafından öldürüldüğünü açıkladı. Kadın cinayetlerindeki artışın en önemli nedeninin cezasızlık olduğunu söyleyen avukat Sibel Önder, cinayetlere ilişkin koruyucu önlemler alınması gerektiğini söyledi.
Kadın cinayetlerini takip eden avukat Sibel Önder, kadınların kim tarafından, neden ve nasıl öldürüldüğünün araştırılmadığını, şüpheli ve sanıklara caydırıcı cezalar verilmediğini ifade etti. Mezapotamya Ajansı'nda yer alan habere göre Avukat Önder takip ettiği kadın cinayeti davalarında yaşananları şöyle sıraladı:
"Rüya Polat, cezaevinden izinli çıkan eşi tarafından öldürüldü. Görülen davada sanık için beraat kararı verildi. Sanık suç delillerini denize atmıştı ve vapurun kamerasında bu durum sabit olmasına rağmen bu karar verildi. Dosyayı Yargıtay'a taşıdık. Balıkesir'de öldürülen Esra Güven cinayetinde ise, boşandığı eşi çocuğunu görmek bahanesiyle sürekli olarak eve geliyor. Her geldiğinde problem çıkarttığı için Güven'in annesi de yaşananları cep telefonuyla kayıt altına alıyor. Eşi en son geldiğinde de onu darp ederek öldürüyor. Davada sanığa ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. Dosya istinafta."
Yaşanan kadın cinayetlerinin basın tarafından magazinleştirildiğini söyleyen Önder, bu haberlerin de bültenlerde 15 saniye yer tuttuğunu dile getirerek, “Kadın cinayetlerin önüne geçilebilmesi için gündemde tutulmalı. Kadın cinayeti diye yazdığımız zaman önümüze çıkan tabloda kadınların öldürülme şekli yazılıyor. Bunun yerine işlenilen suçlar karşısında sanıklar cezalardan caydırabilecek pozisyona getiren haberler yapılmalı. Kadın cinayeti ve çocuğa yönelik istismarların artmasındaki tek neden cezasızlıktır. Koruyucu önlemler adına hiçbir işlemler yapılmıyor" ifadesinde bulundu.
Şiddetin sadece fiziksel olarak algılanmaması gerektiğini söyleyen Önder, şiddetin cinsel, psikolojik ve ekonomik de olabileceğini belirterek, kadınların maruz kaldıkları bu durumları hemen adli makamlara iletmesi gerektiğini vurguladı. Emniyette kimi zaman vazgeçirici tutumların sergilendiğini söyleyen Önder, bu engellenme halinde kadınların fiziksel darba ilişkin hem sağlık raporu hem de fotoğraflarla bu durumu belgeleyecek şekilde savcılıklara başvurması gerektiğini ifade etti.