İstanbul Emniyet Müdürlüğü Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Müdürlüğü'ne Kıymet Bilir Değerli atandı. Bir ay önce bu göreve atanan 35 yaşındaki Değerli, önceden eğitilmiş çoğu kadın 300 personele amirlik yapıyor. Hürriyet'ten Gülden Aydın'a konuşan Kıymet Bilir Değerli, "Bu işte herkese görev düşüyor, sadece polisiye tedbirlerle kadına şiddetle mücadelenin yetersiz kalınacağının bilinmesi gerekiyor" dedi.
Gülden Aydın'ın Hürriyet gazetesinin bugünkü (9 Şubat 2016) nüshasında yayımlanan haberi şöyle:
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı işbirliği yaparak şiddete maruz kalan kadın ve çocuklar için önemli bir adım attı.
81 ildeki Emniyet Müdürlükleri’nin Asayiş Şube Müdürlükleri bünyesinde Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Büro Amirlikleri kuruldu. 2011 Mart’ında Türkiye’nin ilk imzacısı olduğu İstanbul Sözleşmesi uyarınca Cinayet büroları bünyesinde yürütülen görevi, 2016 Ocak ayı itibariyle şiddet mağdurlarına özel olarak kurulan amirlikler üstlendi.
İstanbul’da bu amirliğin başına bir kadın getirildi: Kıymet Bilir Değerli. 39 ilçe ve iki havaalanında polis, Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Büro Amirliği’nden destek alıyor. Şiddeti Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM) de mağdurun kalacak yer, psikolojik destek, çocuğun okuluyla ilgili temel meselelerde Değerli’nin başında olduğu amirlikle eşgüdüm halinde çalışıyor.
Değerli, “Daha önce kadına yönelik şiddete Cinayet Büro Amirliği’nin içinde bakıyorduk. Şiddet mağduru kadında ‘Ben ölecek miyim, neden sorunuma cinayet adı altında yaklaşılıyor’ şeklinde kötü bir algı yaratıyordu” diyor ve Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Büro Amirliği’nin ne anlama geldiğini anlatıyor: “Emniyet teşkilatının, aile içi ya da kadına yönelik şiddete müdahale, tutum ve davranış şeklinin, mağdur ve şüpheliyle iletişiminin tek çatı altında toplanması.” Birimlerde önceden eğitilmiş çoğu kadın 300 personel çalışıyor. Her ilçede, olayların yoğunluğuna göre personel sayısı artırılıyor.
Değerli, “Hayatı tehlikede olan kadına ve çocuğa yönelik mahkeme kararlarında koruyucu ve önleyici tedbirleri “Eş, erkek arkadaş, ısrarlı takip mağdurlarına karşı gecikmesinde sakınca bulunan hallerde karar verip derhal uyguluyoruz” diyor. Medya ve dizilerdeki şiddeti normalleştiren üsluba dikkat çekiyor. Şiddetin tüm ayrıntılarıyla öğretildiğini söylüyor. Aile içinde işlenen şiddetin aslında çocuğa karşı işlendiğine inanıyor. “Çünkü şiddetten en çok çocuk etkileniyor. Çocuk, şiddeti normalleştiriyor. Öğrendiği şiddeti, yetişkinleştikçe karşısındaki ‘zayıfa’ uyguluyor.”
İhbarın alındığı andan itibaren polis, kadını ilçedeki Aile İçi Şiddet Birimi’ne getirip özel bir odaya alıyor. 10 dakika kadar oturup sakinleşmesi sağlanıyor. Daha sonra hakları konusunda bilgilendiriliyor. Gerektiğinde psikolog desteği alınıyor. Birimdeki amir, hâkim ya da kaymakamın yetkisini kullanabiliyor. Kadına koruma kararı veriyor, sığınma evine yerleştiriyor.
Kıymet Bilir Değerli, şunları söylüyor:
- Mağdur, mutlaka polise başvurmalı. Aradığı yasal, sosyal ve psikolojik cevabı alacaktır.
- Kendisini korumakla görevlendirilen polisle mutlaka ortak çalışmalı.
- Şiddet uygulayan erkekle yeniden kurulan diyaloğu, yaklaşma yasağı bulunan erkeğin buluşma talebini mutlaka polise bildirmeli.
- Her ilçemizde psikolog, sosyolog, tercüman, işitme engelli,sağır ve dilsizlere tercümanlık yapabilecek gönüllülerin desteğine ihtiyacımız var.
- Bilgi paylaştıkça çoğalır ve değeri artar.
- Bu işte herkese görev düşüyor, sadece polisiye tedbirlerle kadına şiddetle mücadelenin yetersiz kalınacağının bilinmesi gerekiyor.