"Sınırlarımız kevgire dönmüş durumda, yol geçen hanı gibi. Sınır güvenliği kalmamış. Halka yalan söyleniyor. Gizli kapaklı anlaşmalarla devletin ciddiyeti, inanılırlığı ve güvenilirliği zedelendi.
Böylesi bir dönemde karşı çıkılması gereken ve hepimize sorumluluk yükleyen şeylerden biri de “namus”u büründürüldüğü cinsiyetçi kılıfından çıkarıp yeniden özüne döndürmek, tam da kavramın gerçek anlamıyla kullanılmasını sağlamak olmalıdır.
Bu bağlamda bakıldığında “sınır namustur” vurgusu cinsiyetçi bir ifade olmaktan ziyade, sınırlarımızın güvenli hale getirilmesiyle ilgili bir siyasi anlayışın dışavurumudur. Yukarıda da anlatmaya çalıştığım üzere cinsiyet cenderesinin dışına çıkarmaya, özüne geri döndürmeye yönelik bir ifade olarak da düşünülebilir. Bu açıdan eleştirenlerin bir kez daha düşünmelerini isterim.
Yazının muradı namus kelimesi üzerinden bir polemik yaratmak değil, toplumun, insanlar arası ilişkinin ve elbette siyaset kurumunun namuslu, güvenilir hale getirilmesine katkı sunma çabasıdır.
Küçücük de olsa zihinlerde oluşmuş ezberlere yönelik bir soru işareti yaratabilirsem ne mutlu bana.
Kadın denilince namus, namus denilince kadın kelimesinin akla gelmediği, kelimenin etimolojik kökenine uygun kullanıldığı bir gelecek mümkün. Çoğu zaman mücadeleyle, kimi zaman ise birbirimizin zihinlerinde uyandıracağımız soru işaretleriyle bunu hep birlikte başaracağız."
TIKLAYIN - CHP Genel Merkezi, il ve ilçe binalarına "Sınır namustur" pankartı asıldı